Cumhuriyet ne zaman herkesin olacak?

  • GİRİŞ30.10.2008 06:31
  • GÜNCELLEME30.10.2008 06:31

Dün Cumhuriyet'in 85. yıl kutlamalarını bir okulda izledim. 40 yıl önce bizim dinlediklerimize, öğrendiklerimize eklenen yeni bir tek şey var. Eskiden "Muasır medeniyet seviyesine ulaşmak" Cumhuriyet'in hedefi idi; şimdi ise "Çağdaş uygarlık düzeyini aşmak"tan bahsediliyor. Geri kalanlar kalıp olarak aynı: Cumhuriyet, Atatürk'ün bize armağanı idi. Uğrunda çok kan dökülmüştü. Büyük fedakârlıklara katlanılmıştı. Bu yüzden coşkumuz büyüktü, sevincimiz sonsuzdu. Öyle olmalıydı. Bu yoğun Cumhuriyet duyguları arasında eskiden olduğu gibi cevaplanmayan bir soru hâlâ duruyor: Cumhuriyet neydi ve ne işe yarıyordu?

10. Yıl Marşı'nın anlamsız ve amaçsız, üstelik Türkçe dilbilgisi kurallarına aykırı sözleri gibi tekrarlanan klişeleri hepimiz ezbere biliyoruz. Cumhuriyet fazilet (veya erdem) demekti. Öyleyse Cumhuriyet, sadece erdem sahiplerine göreydi. Cumhuriyet muasır medeniyet seviyesine ulaşmak veya aşmak demekti. Öyleyse bu toplumun medenileşmesi gerekiyordu. Bunun için yol göstericilere, medeniyet aydınlığını etrafa yayan Cumhuriyetçi kadrolara ihtiyaç vardı. 85 yıl, birilerinin aydınlatması, toplumun da aydınlanması için yeterli olmadı mı? 85 yıl sonra Cumhuriyet, neden hâlâ silahla korunacak kadar zayıf? Üstelik kimden koruyorsunuz? Cumhuriyet'i korurken silahın namlusunu kime çeviriyorsunuz?

Dünkü törenden ve benim bütün eğitim hayatım boyunca ezberlediklerimden anladığım bir cumhuriyet var. Bu cumhuriyet çok değerli, hatta paha biçilmez bir mücevhere benziyor. Ona sahip olduğumuz için zengin, asil, medenî ve erdemli oluyoruz. Öyleyse ona sahip çıkmamız, onu korumamız gerekiyor. Bir ülkenin altın stokunu kasaya kitleyip, başına muhafızlar dikmek gibi. Öyle bir değer ki, her şeyimiz. Ama ne? Bir vaadi, bir projesi yok mu? Bu kadar önemli ve değerli olan Cumhuriyet ne işe yarıyor?

Neden bu soruları sormuyor ve cevaplarını aramıyoruz?

Toplumda daha fazla barış ve huzur için Cumhuriyet ne vaat ediyor? İstikrarlı, işini bilen bir yönetime Cumhuriyet'in katkısı ne? Uluslararası alanda daha itibarlı ve onurlu bir ülke olmak için çaba harcarken Cumhuriyet ne yapıyor? Bütün vatandaşlarının göğsünü gere gere bu ülkenin eşit ve onurlu paydaşları olarak kendilerini ifade etmelerine Cumhuriyet nasıl bir imkân sunuyor? 85 yıllık Cumhuriyet tecrübemizden, belimizi büken Kürt sorununun çözümüne dair neler çıkartabiliyoruz? Cumhuriyet, Kürt sorunu için önümüze nasıl bir ufuk koyuyor? Cumhuriyet neden bizi hâlâ kendi kendini yönetme olgunluğu ve sorumluluğuna ulaştıramadı?

Bu sorduğum soruların muhatabı, temeli fazilet olan Cumhuriyet değil mi? Neden aldığımız cevapların hepsi olumsuz?

Neden coşkumuzun ve sevincimizin içine bu anlamlı ve hayatî soruların cevaplarını yerleştiremiyoruz?

Cevap tek. Çünkü Cumhuriyet'in hepimize ait olmasına birileri tahammül edemiyor. Elindeki silahtan, salt kaba güçten iktidar hakkı çıkartanların tekeline aldığı bir cumhuriyet herkesin olabilir mi? Herkesin olursa Cumhuriyet'in koruyuculara ihtiyacı olur mu? Sorun çözen, önümüze zengin ufuklar açan ve gücünü kanıtlayan Cumhuriyet'in silahla korunmasına gerek kalır mı? Anayasa Mahkemesi'nin anayasa değişikliklerinin iptaline dair kararının gerekçesini, "cumhuriyet kimin?" sorusunu sorarak okuyun. Sadece huzuru bozulacak, rahatı kaçacak birilerini, cumhuriyetin sahipleri olarak bulacaksınız.

Cumhuriyet hepimizin. İnsan onuru diyorsak, erdemli bir toplum arıyorsak, doğru: Cumhuriyet'in yerine hiçbir şey koyamayız. 85 yıl sonra Cumhuriyet'in esaslı bir sorunu var: Dar mahkeme koridorlarına kilitlenmesi; dikenli tellerin, nöbetçilerin arkasında korunma bahanesiyle halktan uzak tutulması. Cumhuriyet'in seçkin bir azınlık tarafından bir iktidar ayrıcalığı ve gerekçesi olarak çiğnenmesi, paspasa çevrilmesi. İçinin boşaltılması ve anlamsız bir klişeye dönüştürülmesi.

Cumhuriyet tek tek hepimizin. Cumhuriyet'in erdemi hepimize ait. Öyleyse Cumhuriyet'in sahibi biziz.

MÜMTAZ'ER TÜRKÖNE - ZAMAN

m.turkone@zaman.com.tr

Yorumlar8

  • Ali Haydar 17 yıl önce Şikayet Et
    Cumhuriyet. Rejim olarak arkasında durduğumuz ortak paydamız.Çağdaş uygarlık düzeyi demeyi hala marifet zanneden bir anlayışın geçmişiyle barışacağı günleri bekliyoruz.Son günlerde kötü gelişmeler yaşamış olmanın haklı tepkilerini şu milli bayram günümüzde vermek zorunda bırakıldık.Sanki bağımsız değil de esir alınmış bir ülkeymişiz gibi karamsar bir hava var.Güneşli günler,diyen yanlış yolun yolcularının lafı puslu havaların dağımasını sağlamalı.Pişman olması gerekenlerin kulakları çınlamalı...
    Cevapla
  • ZEKİ AĞAÇDAN 17 yıl önce Şikayet Et
    cumhur biz isek cumhuriyet te bizim. Mumtazer hocam önce sizi saygılar bir de resepsiyonu protoste edenlere bir çift sözümüz var siz sadece patinin adını taşıyorsunuz chp nin kuruluş ilkelerine AKPARTİ hizmet ediyor halk da taktir ediyor bunu siz ise git gide jakobon ve marjinelleşiyorsunuz chp halk tan iyice uzaklaşıyor çünkü üretmeden yiyenlerin partisi oldu çıktı işi gücü gece gündüz çalışanlara çamur atmak ben 800 tl maaşla çalışan ve daha önceleri de chp oy veren biriydim artık asla. onlar sahillere gitsin hoç antalyada da silindiler y
    Cevapla
  • Mustafa B. 17 yıl önce Şikayet Et
    Oligarşik bir ülke türkiye. Türkiyenin sadece adı cumhuriyet ve demokrasi.Gerçek ise 3-5 general ve bürakratın yönettigi oligarşik bir ülke türkiye,bunu görmemek için kör olmak gerekiyor,cumhuriyeti kuranlar böyle istemişti,onlar dahalka güvenmemişti.
    Cevapla
  • lejkar 17 yıl önce Şikayet Et
    MÜMTAZ'ER TÜRKÖNE. sni tebrik ediyorumbi ancak bu konuya bu kadar güzel yaklaşilir kanal7 haber gibi gizleyerek değil.gonderdiğim yorumları yayımlamıyorlar demokrat adam boyle olur
    Cevapla
  • Tiger Tiger 17 yıl önce Şikayet Et
    Cumhuriyet ve Demokrasi.... İki kavram üzerinde biraz araştırma yapalım, ne olduklarını idrak edelim. Sonra, dönelim, Osmanlı Devleti ne ve Türkiye Cumhuriyeti ne; ve bugün ülkemizde gelişen olaylara bir bakalım. Nerede olduğumuzu anlarız...
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat