Geçmişimizi uğurlarken

  • GİRİŞ01.03.2011 10:35
  • GÜNCELLEME01.03.2011 10:35

Birlikte yaşadıklarımıza, birlikte tükettiklerimize, birlikte aradıklarımıza, onun bir yerde dururken açtığımız yeni sayfalarımıza bir yekûn çizgisi çekeceğiz. Onu uğurlarken kalın bir defterde yüklü bir hesaptan geriye kalanları göreceğiz.

Yaş ne kadar ilerlese de, son nefes verilmeden bu hesap yapılamıyor. Üstelik Erbakan, musalla taşına bir siyasî partinin başında oturan bir lider olarak kaldırılıyor.

Bu dünyadan bir Necmettin Erbakan geçmemiş olsaydı, geçmişte bıraktıklarımız ve önümüzde gördüklerimiz bugünkü gibi olmayacaktı. Her zaman bir kişi bir ülkenin kaderini değiştirebilir. Kimi kelebeğin kanat çırpması ile fırtınalara yol açarak, kimi de elindeki çekiçle granit gibi sert taşlara biçim vererek. Şayet bizim, bugün ayaklanan Arap halklarından farklı bir tarihimiz, farklı bir siyasî tecrübemiz oldu ise Erbakan bu binanın ana mimarlarından biri olduğu içindir.

Türkiye'nin Erbakan üzerinden tecrübe ettiği yanlışları bile, bugünün doğrularının varlık sebebidir. O yanlışlar yapılmasaydı ve tüketilmeseydi doğru yolu nasıl bulabilirdik? İddia sahibi olmadan, o iddialardan çıkan umutların peşine düşmeden, cesaret edip öne atılmadan, deneyip boyunu ve ağırlığını ölçmeden nasıl ilerleyebilirdik?

Türkiye tıpkı diğer İslâm toplumları gibi radikalleşebilir; ütopyalarla acımasız dikta rejimleri arasında nefesini tüketebilirdi. Tek partinin saygısız ve kibirli diktasından çıktıktan sonra her şey mümkündü. Bediüzzaman Said Nursi, toplumun enerjisini siyasî kavgalarda tüketmek yerine biriktirip geliştirmenin yolunu yöntemini gösterdi. Erbakan ise inatla demokrasi içinde, ezilenlerin kendisine bir hayat kurabileceğini söyledi. Kurabildiler mi? Çok zayiat verildi. Ama Erbakan'ın ısrarı, suyun damlaya damlaya taşı delmesi gibi jakoben rejimin duvarlarında gedikler açtı. Kabına zarar verecek gibi yerinde duramayan keskin enerjilerden faydalı işler devşirdi. Sınırları, çareleri demokrasi çerçevesine uydurdu. Bugün hükmünü icra eden halk iradesinin gelişip serpilmesine, ülke yönetecek bilgi ve beceri kazanmasına hizmet etti.

Yazının devamını okumak için bu linki tıklayınız

Yorumlar1

  • turgut acer 14 yıl önce Şikayet Et
    ölenin ardindan kötülükleri zikredilmez.. Öncelikle ALLAHdan ona onun icin magfiret dilerim. Bu bizim gelenegimizdir. Ben onun ne siyasetini nede dünya görü$ünü benimsemeyen biriyim. Kimileri onu oldugunun di$inda gösterme cabasinda olmu$tur. Kimine göre Hoca, kimisine göre ise daha üstün manevi anlamda bir yetki sahibi. Bana göre yanli$lariyle dogrulariyla bir siyasi liderdi. Siyasi hayatinda neleri dogru veya neleri yanli$ yaptigi tarih sayfalarinda okuncaktir yeri ve zamani geldiginde. kimlerin nasil anilacagina gelecek nesil karar verecektir
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat