10 Kasım: Atatürk'ü anarken
- GİRİŞ10.11.2011 08:54
- GÜNCELLEME10.11.2011 08:54
En hızlı Atatürkçü öğretmenlerimiz en şekilci, en anlayışsız ve en despot hocalarımızdı. Aklımda, öğrettikleri tek bir şey bile yok. En hızlı Atatürkçü akademisyenler evrensel bilim bir kenara, bu ülkeye bile toplu iğne ucu kadar katkıda bulunamamış, sadece unvanlarıyla geçinen adamlardı. En yiğitleri, benim talebeliğimde sadece Türkçeyi bozmakla uğraşır, uydurdukları yeni Öztürkçe kelimelerle bilim adamlığı taslarlardı.
Geride bir dogma bırakmadığını söyleyen, sadece aklın ve bilimin rehber alınmasını vasiyet eden büyük bir devlet adamının sözlerini eğip bükerek ilkel bir ideoloji icat etmek ve ne olduğu bir türlü anlaşılamayan bu ideoloji ile devletin bütün imkânlarını kullanarak körpe beyinleri yıkamak mutlaka bir art niyete dayanmalı. Atatürkçülük, silahla desteklenen bir oligarşinin yönetme hakkını meşrulaştırmak adına seferber edilen bir ideolojiydi. Ne Atatürk'le, ne Atatürk'ün bizlere çizdiği ufukla ve bıraktığı mirasla yakından uzaktan alâkası yoktu.
Birileri Atatürk'ün çatık kaşlı, asık suratlı büstlerinin arkasına saklanarak halka karşı kendi yönetme ayrıcalıklarını sürdürmeye çalıştılar. Birbirinden farklı yığınla Atatürkçülük vardır. Hepsinin ortak paydası demokrasi hazımsızlığıdır.
Bu sığ ve ilkel ideoloji, bütünüyle geçekliğin çarpıtılmasına dayandığı için ülkemizin ilmen ve fikren gelişmesine engel oldu. Bu zorba azınlığın iktidarını sürdürebilmesi için herkesin Atatürkçü olması gerekiyordu. Atatürkçü olması için de çocukça yalanlara, çarpıtmalara herkesin inanması gerekiyordu. Gerçeklik duygusu ters yüz edilmiş bir toplumdan hangi başarıyı, hangi performansı bekleyebilirsiniz? Allah'tan Atatürkçülük metazori, dar ve sıradan beyinler tarafından üretildiği için akıl ve izan sahiplerinin idrak duvarını geçemedi. Bu yüzden arkasında kanunlar ve yönetmelikler olan devlet törenleri ile sınırlı kaldı. Bugün söylediği sözü ciddiye alabileceğiniz, bir önceki cümlesi ile bir sonraki arasında mantık bağı kurabileceğiniz tanıdığınız Atatürkçü bir bilim adamı var mı? Ya bizleri ihtiyacımız olan gerçeklerle buluşturan Cemil Koçak, Mustafa Armağan, Şükrü Hanioğlu gibi tarihçilere bir bakın.
Yazının devamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
Mümtaz'er Türköne - Zaman
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol