Ne zaman yola çıktınız ki?

  • GİRİŞ01.05.2015 09:21
  • GÜNCELLEME02.05.2015 07:48

İmralı Heyeti adına kameraları toplayıp bir açıklama ihtiyacı hissetti, Sırrı Süreyya Önder.

“Yolun sonuna geliyoruz” dedi. 

Önce “illegal işler”den ne kast ediliyor bakmakta fayda var.

Siz değil miydiniz, “Oslo Görüşmeleri” sızdığında üzerine alınmayan, cemaate toz kondurmayan, “MİT yapmıştır” yalanına sarılan?

Siz değil miydiniz o görüşmelerden sonra “Habur olayı”yla sürece bir başka darbe vuran?

Devletle görüşürken devletleşmeye çalışan, süreci gerdikçe geren, yollar kesip kimlik soran, “vergiden pay istiyorum” deyip bir başka şımarıklık gösteren yine siz değil miydiniz?

Seçilmiş sivil siyaset “çözüm süreci”nin devamı, kan akmasının önlenmesi için sabırla hareket edip, bazı olayları görmezden gelirken, ipleri iyice germek “illegal” değil dene?

Hadi o zamana kadar ufak tefek sayılabilecek, en azından kanın akmadığı olaylar, “illegal” tutumlar göz ardı edildi. Peki “serhıldan” çağrısının neresi legaldi Sayın Önder?

Partinizin “görünen” Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, devrim çağrısıyla insanları sokağa döktü. Sizin nazarınızda “Berkin Elvan” kadar değeri olmayan Yasin Börü ve 50’ye yakın ismi katletti, öldürdü, ölmelerine neden oldu. Ardından boncuk boncuk terleyerek düzenlediği basın toplantısında sanki bir başkası sokağa çağırmış gibi “Böyle olacağını nereden bilirdim?” anlamına gelecek birkaç cümle sarf etti.

Ne siz ne de yandaşlarınız “selhından”ın neden olduğu ölümleri görmediniz, göremediniz.

Bunun neresi legaldi ki “illegal” dendiğinde bozuluyorsunuz.

Ya Ağrı Diyadin’de yaşananlar. Provokasyon demekten başka bir şey diyemediniz. Bu nasıl provokasyon ki sırtınızı dayadığınız “dağ” kadrolarınız 10 saat süren çatışmaya girebiliyor, mühimmatı önceden getirebiliyor, adına bahar şenliği dedikleri toplantıya katılıp, silahlarıyla oy pusulasının yönünü gösterebiliyorlar. 

Bunun neresi legal?

Üstelik bu konuda da açıklamanız “Orada PKK’lıların olduğu bilindiği halde neden asker gönderiliyor?”dan öteye gidemiyor.

Pardon asker tedbir almayacaktı da sizin adamlarınız silahlı zorbalığa devam mı etmeliydi?

Batıya (Nişantaşı ve Cihangir’e) namlunun ucunu gizleyerek “silahla işimiz yok” yalanını sunuyorsunuz, Doğu’ya silah gösterip tehdit ediyorsunuz, Avrupa’ya demokras hak ve özgürlüklerden bahsediyorsunuz. Yalan olsa da legal olan bu.

Ama esas soru şu.

Sırrı Süreyya Önder  “bu anlayışla gidilecek yolun sonuna geliyoruz” diyor ya. Pardon siz ne zaman o yola girdiniz ki sonuna geldiğinizi düşünüyorsunuz?

En konforlu siyaset daha öncekilerin yaptığı gibi “kürt sorunu”nu görmeden ya da öteleyerek siyaset yapmaktı.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...

 

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat