Kimi Türk asker, kimi Türk bedelli doğar!

  • GİRİŞ23.11.2011 09:28
  • GÜNCELLEME23.11.2011 09:28

Bir tuhaf ülke bizim ülkemiz. Hayatın gerçekliklerinin bir tsunami dalgası gibi hayalî ideolojik yapıları yıkıp önüne kattığı ama buna rağmen hiçbir şey olmuyormuş gibi rol yaptığımız yüzbinlerce kilometrekarelik koca bir tiyatro sahnesi gibi.

Önce deprem konusunu düşünelim. Baştan başa fay hatlarının kaynadığı bir coğrafyada yaşadığımızı biliyoruz. Hem de yüzyıllardan beri, bu fay hatları bize nasıl binalar kurmamız ya da kurmamamız gerektiğini haykırıyor. Ama biz inatla çürük binalar dikmekten vazgeçmiyoruz. Köydeki kerpiç evlerin bahanesi yoksulluk olabilir, ama her depremlerde en fazla zarar gören kamu binaları hayata cahilce meydan okumanın bizde bir siyaset olduğunu gösteriyor.

Yine, 1999 depreminden sonra neredeyse her kalem mala konan verginin bu siyasetin bir sonucu olarak başka yerlere harcandığını öğrendiğimizde umursamazca davranabiliyoruz. Çünkü tek tek bireyler olarak da farklı davranmıyoruz. Zahiren “Hayatımızı yaşayalım. Etliye-sütlüye karışmayalım” diyoruz. Ama hayatı bile adam gibi yaşayamıyoruz. Dünyevîliği bile beceremiyoruz. Rol yapmaya devam ediyoruz.

Benzer şekilde, askerî-bürokratik-elit bir ideolojiyi nicedir deli gömleği gibi taşıyoruz üzerimizde. Zaten meyyal olduğumuz milliyetçilik hassasiyetlerimizi kaşıyan bu ideoloji bize askerliği bir şeref ve iftihar vasıtası gibi sunageldi. Biz de kabul edip başımızın üzerine koyduk.

Gelgelelim, hayatın pratik gerçekleri ve zorunlulukları ideoloji tanımıyor. İş, evlilik, hayat planları yaparken askerlik aradan çıkarılması gereken bir engel hep. Bir tarafımız “Biz asker milletiz,” “Her Türk asker doğar,” “Vatan için canım feda” diyor, diğer yanımız “Bir an önce gidip gelsem,” “Keşke kısa dönem yapabilsem,” “Mümkün olsa hiç yapmasam” diyor.

İşte bedelli askerlik denilen uygulama militarist ideoloji gömleğinin dikişlerinin patlamasıdır. Hayatın ideolojilere galip geleceğinin habercisidir. Zorunlu askerliğin bir an önce kaldırılıp uzman bir ordunun kurulmasının, askerliği ideolojik bir telkin aracı olarak görmekten vazgeçmek gerektiğinin işaretidir.

Ama olan adalet ve hakkaniyet duygumuza oluyor. Vicdanlarımız yaralanıyor. Adını koymamız lazım. Bu geçiş döneminde, hâlâ devlet ve militer ideoloji üstün el konumunda. MHP Genel Başkanına bile bu konuda kendi tabanından gelen talep ve baskılar gazetelere yansıdı. Toplumda madem askerlik konusunda böyle yaygın bir talep ve ihtiyaç var. Neden sadece 30 bin lira ödeyebilenler bu haktan yararlanabiliyor? Eğer aslolan toplumun ve milletin ihtiyacı ise neden para dışında başka bedel ödeme yolları aranmıyor? Ve madem zorunlu askerler terörle mücadelede istihdam edilmiyor, neden sadece 30 yaş ve üzeri?

PKK’yı kendi ayrıcalıklı konumu, bütçesi ve faaliyetleri için bir varlık sebebi olarak görüp kayıkçı kavgasına giren bu askerî ideolojinin gömleğini üzerimizden çıkarıp atmanın zamanı gelmedi mi? Hiç yerinde durmayıp sürekli değişen bir topluma takvimi 1930’lara sabitlenmiş bir zihin yapısıyla daha nereye kadar muamele edilecek?

Bedelli askerlik bazı insanlar için bir şans ve fırsat. Onlar adına sevinelim. Ama sayıca onlardan kat kat fazla olan ve bedeli ödemeye güç yetiremeyenler için hazin bir durum. Rol yapmaya, bu tuhaf uygulama hayatın doğal bir parçasıymış gibi davranmaya eden toplumuz için ise trajikomik bir hal.

Güçten düşmüş, hatta bunamaya başlamış yaşlı bir babanın, iş güç sahibi evlâtlarına ayar vermek için onları sürekli talime çağırmasına, talim sırasında dayakla ve bıktıran nasihatlerle onları “adam” edeceğini düşünmesine, kimi zaman da gücü yetenlerden talim dışı bırakmak için rüşvet alıp parayı hınzırca cebine atmasına ne de çok benziyor bizde askerlik.

Unutmayalım, hayata meydan okuyan, hayatın dayağını yer. Askerliği kutsal ve istisnasız bir görev olarak gösterip sonra onu parayla satmak izahı imkânsız bir çelişki doğurur. Bedelin paraya indirgenmesi ise adalet ve hakkaniyet duygularını onulmazcasına yaralar.

Murat Çiftkaya - Haber 7
Çiftkaya@yahoo.

Yorumlar7

  • hasangulten 14 yıl önce Şikayet Et
    herşey para demek,demek. insan hayatının parayla eşdeğer olduğu bir ülkede yaşıyoruz. paran varsa askere gidip ölmessin paran varsa acil bir durum halinde hastane hastane geri çevrilip ölmessin paran varsa depreme dayanıklı evde oturur,depremde ölme tehlikesini en aza indirirsin paran varsa özel üretilmiş gıdalarla beslenir,hormonlu,ilaçlı kansorejen gıdaları yemessin,ömrün uzun olur. paran varsa kot taşlama,gemi tersaneleri gibi yerde ölümüne çalışmassın. paran varsa böbrek,kalp yetmezliği gibi hastalığa yakalandınmı orğan sırası beklemez,bastırır parayı bulursun. böyle bir ülkede yaşıyoruz işte,zenginlerin yaşayabildiği,fakirin işinin şansa kaldığı bir ülkede.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • hasan karafil 14 yıl önce Şikayet Et
    bey efendi tespitleriniz doğru. fakat yorum yazan kardeşlerim hemen bir kutuplaşmaya girmişler.sevgili dostla bu meselenin çaresi profosyenel askerlik,nasıl subaylar,astsubaylar var,hatta genarallerimiz var.o zaman maaşlı belli standartları olan er ve erbaşlarımız da tıpkı komutanları gibi profosyenel olur bu tartışmalar da biter.işin özünü ıskalayıp birbirinizle uğraşmayın bu meselenin başka çaresi yok.adeleti ve eşitliği sağlayamazsınız.profosyenel olduğunda adamdan isteneni yapacak,yapamazsa gider yapabilen gelir.bu kadar...
    Cevapla
  • M/Y 14 yıl önce Şikayet Et
    Allah Bağışlarsa,. Bir kızım var, Onu istemeye gelecek adam eğer bedel karşılığı askerlikten kaçmış ise.. Ona kızımı kesinlikle vermem.. Askerlik gibi şerefli vatan hizmetini yapmaktan kaçan, karateri tartışmaya açık bir adam, benim kızıma kocalığı hiç yapmaz.. yarı yolda bırakır.. Hiç birine hakkımı helal etmiyorum.. istisnasız hepsini Allaha havale ediyorum..
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Umit Erdal 14 yıl önce Şikayet Et
    Sonuna kadar duygu sömürüsü. Bedelli dedin mi, herkeste bir adalet, vicdan arayışı başladı. Kendi hayatlarında başkalarına adaletin a'sını göstermeyenler, şikayetler ediyor. Hep hamaset, hep gösteriş.
    Cevapla
  • mermus 14 yıl önce Şikayet Et
    Kimi Türk asker, kimi Türk bedelli doğar!. Yanlış.her Türk erkeği 30 bin tl. borçlu doğar, parası olan öder parası olmayan bedava askerlik yaparak, bazen de ölerek öder.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat