Çatallı yolağzında şaşırıp kaldım derviş / Söyle hangi patika gül dağına gidermiş? Diye inci gibi mısralar dizip kâinatın gözbebeği insanın yüreğine seslenerek aramızdan ayrılan Trabzon- Sürmeneli rahmetli şairimiz Olcay Yazıcı, bir sohbet esnasında bendenize şöyle bir tavsiyede bulunmuştu;

- Mürselciğim. Bir şairin yazdığı şiir eğer Anadolu insanının yüreğinde yankı buluyorsa işte o zaman gerçek bir şiir olmuş demektir.

Bu sözün üstüne uzun bir süre düşünme şansım olmuş ve her tefekkür ettiğimde de rahmetli Olcay Yazıcı ağabeye hayranlığım kat be kat artmıştı. Gerçekten de şiir olsun, hikâye ve roman olsun, müzik ve sinema olsun Anadolu insanının yüreğinde yankı bulmayan hiçbir sanat eserinin başarılı olma şansı yoktur. Bütün bunların yanında öyle bir alan daha var ki bu alanda siz eğer Anadolu insanının gönlüne dokunamazsanız başarılı olmanız asla mümkün değildir. İşte o alan da siyasettir.

Anadolu insanının yüreğini heyecanlandırmayan, onları büyük ideallere kanatlandırmayan, sofra ve sohbetlerine konuk olmayan, bağ-bahçelerini şenlendirmeyen bir siyasi hareketin başarılı olma şansı var mıdır?

Elbette yoktur. Olmamıştır ve olmayacaktır da.

Siyasi partilerin Anadolu coğrafyasına uzanan elleri, Anadolu insanının gönüllerini bu partilerin kuruluş ilke ve amaçlarıyla mayalayan neferleri şüphesiz il başkanlarıdır. İl başkanları, parti genel başkanlarının mesajlarını, hedeflerini ve heyecanlarını Anadolu’nun dört bir tarafına ulaştıran hassas vericiler gibidir. Onlar adeta partilerin uç beyleridir ve bu işi ne kadar büyük bir maharetle yaparlarsa partilerinin yürüttükleri politikalar Anadolu’nun bağrında o kadar yankı bulur, yayılır ve kökleşir. Dolayısıyla görev aldıkları partilerin başarılı ya da başarısız oluşlarına il başkanlarının doğrudan etkileri vardır.

Siyasi partilerin illerdeki vitrinleri de şüphesiz il başkanlarıdır.

İl Başkanı, mensubu olduğu partinin il, ilçe, belde, köy ve mahalle teşkilatlarından sandık yönetim kurullarına kadar il düzeyindeki teşkilatlanmasını tamamlayıp partisini bütün özel ve resmî kurum ve kuruluşlar ile gerçek ve tüzel kişiler nezdinde temsil etmenin yanında partisinin üst makam ve kurullarının belirlediği politika ve ilkelerin yürütülmesini, koordinasyon ve denetimini sağlamak gibi oldukça ağır iş ve sorumlulukları da vardır. Bu nedenle il başkanlığı makamı, parti politikalarının Anadolu sathına yayılabilmesi için hayati önem arz eder.

İstanbul ve Ankara başta olmak üzere ülkemizde parti il başkanlığı yapmanın oldukça zor ve kritik olduğu iller vardır. Bunun yanında bazı vilayetlerimiz vardır ki nüfus olarak çok kalabalık olmasa da nüfuz açısından buraları aratmayacak özelliğe sahiptir. Trabzon vilayetimiz bunların başında gelir.

Bölgeye adını veren Karadeniz’in hırçın dalgalarının bütün karakteristik özelliklerini bünyesinde barındıracak yapıda hemşerilerimizin yaşadığı şirin bir ilimizdir Trabzon. Yöre insanının hayatından hiç eksik etmediği iki önemli konudan biri futbol diğeri de siyasettir.

Trabzon insanı özünde, yaylaların el değmemiş sükunetini barındırsa da sözünde, yaylalara uzanan yollar gibi sarp, sert ve zor tabiatlıdır. Karadeniz’in geneline yansıyan bu fıtrat nedeniyledir ki sözgelimi iki Karadenizli konuşurken dışardan bakanlar onları sanki birbiriyle kavga ediyor zanneder. Yine Trabzon insanının en karakteristik özelliklerinden bir diğeri, sevdiklerini göklere çıkarıp adeta bayraklaştırırken, sevmediklerini ise yerin dibine batırıp gönül defterinden ebediyen silmektir. Trabzon’da köylüsünden kentlisine, çiftçisinden esnafına hemen herkesin ülke gündemine ve siyasete dair her konuda mutlaka bir fikri vardır. O yüzden Trabzon’da siyaset yapmak ateş üzerinde yürümek gibi maharet gerektiren bir durumdur.

Ülkenin son yirmi yılına damgasını vuran Ak Parti’nin siyasetteki büyük başarısının altında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın karizmasının payı elbette tartışılmaz. O’nun gelişen ve değişen şartlara göre partinin ana eksenine yerleştirdiği değişim olgusu, merkezi yönetimden il teşkilatlarına kadar Ak Parti’de siyasi dinamizmi sağlamış ve girdiği bütün seçimlerden zaferle ayrılmanın yolunu açmıştır.

Kamuoyu araştırmalarında ve siyasi kulislerde sıklıkla dile getirildiği üzere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oyu Ak Parti’nin oylarından her zaman daha fazla olmuştur. Ak Parti’nin amblemi olan ampulün ışığının tabana yeterince yayılamadığı görüşü, Anadolu’nun pek çok yerinde epey zamandır dillendirilen bir husustu. Ak Parti, bu görüşleri nazar-ı dikkate almış olacak ki kendisini 2023 seçimlerine taşıyacak il başkanı seçimlerinde oldukça ince eleyip sık dokumuşa benziyor. Zira yaptığı son kongrelerde seçtiği il başkanları bunu açıkça ele veriyor.

Ak Parti’nin Trabzon için seçtiği İl Başkanı Dr. Sezgin Mumcu da Trabzon Ömer’ini buldu dedirtecek kadar isabetli bir seçim olmuş.

Trabzon Akçaabat doğumlu olan Dr. Sezgin Mumcu, Trabzon lisesi mezunu ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesinde yüksek öğrenimini tamamlayan bir doktor.  Ağrı ve Rize devlet hastanelerinde görevde bulunduktan sonra Trabzon’da kurucusu olduğu özel bir hastanede halen genel cerrahi uzmanı olarak çalışıyor. Üniversite yıllarında Yavuz Selim ve akabinde Milli Gençlik Vakfı ile tanışması onun adeta hayata bakışını pekiştiriyor. Bu kapı onu Rahmetli Nuri Pakdil Hocanın bilgelik harmanlayan sahiline taşıyarak orada anti emperyalist, anti kapitalist, anti komünist ve anti faşist milli bir şuur kazanmasına vesile oluyor. Dr. Sezgin Mumcu o yıllardan itibaren ülke gündemini takip etmeye başlıyor. Siyasete aktif olarak 2018 yılında Ak Parti Trabzon il yönetimine girerek başlıyor. Üç yıl il başkan yardımcılığı görevini yürüttükten sonra yeni dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleriyle il başkanı oldu.

Dr. Sezgin Mumcu’nun samimiyeti, sade ve gösterişten uzak yaşantısı, çalışkanlığı, disiplini, tevazuu ve kendisini idealine adadığı davasına karşı üst düzeyde sorumluluk bilinciyle hareket etme gibi üstün özellikleriyle Trabzon ve ülke siyasetine önemli katkılar sunacağına inanıyorum.

Siyaset yoluyla halka hizmeti Hakk’a ibadet olarak algılayan bir yaklaşımla bu yola çıktığını dile getiren Dr. Sezgin Mumcu, her işte olduğu gibi siyaset yolunda da asıl amaç ve niyetinin sadece Allah rızasını kazanabilmek olduğunu ifade ediyor. Bu niyetten taviz vermeden çok çalışarak, stratejik akıl üreterek, siyasette sahaya inip halkın gönlüne dokunarak 2023 hedeflerine yönelik teslim aldığı bayrağı yoğun bir gayretle daha üst seviyelere çıkarmanın en büyük amacı olduğunu sıklıkla yineliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük Türkiye ideali yolunda hayatını ortaya koymasının Ak Parti’yi sadece Türkiye’nin değil dünya mazlumlarının ümidi haline getirdiğini söyleyen Dr. Sezgin Mumcu, siyasetteki amacını Cumhurbaşkanı’nın uhdesindeki bu ağır yüke omuz vermek olduğunu bunu da dağıtarak, kırarak, bölerek değil toparlayarak, birleştirerek, bütünleştirerek ve kucaklayarak yapacağını söylüyor.

Siyasetin güçlü yarınların kapısını araladığı böyle bir dönemde Dr. Sezgin Mumcu’nun birikim ve idealleriyle Trabzon siyasetine önemli katkılar sunacağına inanıyor ve kendisine başarılar diliyorum.

Kalın sağlıcakla efendim.

Mürsel GÜNDOĞDU

murselgundogdu@gmail.com

@MrslGndgdu

mursel.gundogdu1@facebook.com