Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın şike olaylarından dolayı Avrupa'dan men cezası alması…

Milli Takımın Abdullah Avcı döneminde tepetaklak olması ve dünya sırlamasında gerilere düşmesi…

Özellikle Beşiktaş'ın borç krizine girmesi sonucu “Feda” dönemine geçmesi…

Milli Takımdaki krizden ötürü Galatasaray ile Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) arasındaki Fatih Terim krizinin patlak vermesi…

HEPSİNDE AYNI ADAM…

Öncelikle Yıldırım Demirören'in Başkanlığındaki TFF, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın aldığı cezalar ortadayken halen hiçbir şey olmamış gibi süreci çaresizce izlemeye devam ediyor.

Demirören ve kurmaylarının olayları sıradan bir vatandaş gibi takibe (daha doğrusu takipsizliğe) devam etmesi, Türk Milli Takımına ve Avrupa'ya katılacak takımlarımıza adeta darbe ortamı hazırlar nitelikte.

MİLLİ TAKIM KRİZİ

Futbol Milli Takımımız, Yıldırım Demirören'in başkanlığında 1980'lere döndü.

Yani onun patronluğunda Sepp Piontek öncesi dönemleri yaşar olduk. Sahada takımı oynatacak kişi elbette Yıldırım Demirören değil. Ancak bir söz vardır ya aynen Demirören'i ifade ediyor: “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.”

BEŞİKTAŞ'A TARİHİNİN EN KÖTÜ DÖNEMİNİ YAŞATTI

Demirören için yukarıda bahsedilen “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” sözünü en güzel ifade edebilecek dönem Beşiktaş başkanlığı yıllarıdır.

Yapılan pahalı transferler, takıma yığılan yabancı oyuncular, 1 milyon TL dahi etmeyecek futbolcular için verilen 8-10 milyon avroluk bonservisler sadece Beşiktaşlıları değil, yurdunun heba olan bir kuruşuna dahi yüreği yanan herkesi üzdü.

Zaten kendisi de yaptıklarının faturasının ağır olacağına inanmış olacak ki Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanlığını apar topar bırakarak TFF Başkanlığına koştu.

Beşiktaş'taki kriz de zaten o gittikten sonra ayyuka çıktı. Bu kriz için Beşiktaşlılar, Fikret Orman döneminde “Feda” yılı ilan etti.

FATİH TERİM'İN MİLLİ TAKIM-GALATASARAY KRİZİ

Demirören, Milli Takımın yaşadığı krizi Fatih Terim'le aşmak istedi. Ancak Galatasaray'da zaten var olan krizi de büyütmüş oldu. Yani kendini kurtarmak için Galatasaray'ı da teknik anlamda ateşe atmaktan geri kalmadı.

“Avrupa'da ve Türkiye'de başarıya oynayan Galatasaray'ı çok karıştırmayalım” deme olgunluğunu gösteremedi.

Sözün özü Yıldırım Demirören Türk sporuna girdiği günden bu yana elle tutulur bir başarı elde edemedi. Elde edemediği gibi el attığı her yeri de tabiri caizse kuruttu. TFF, Beşiktaş, Milli Takım, Fatih Terim ve Galatasaray yukarıda da zikredildiği gibi bunun en bariz örnekleridir.

Selametle kalın…

Müslüm Işıklar - Haber 7

muslumisiklar@gmail.com