Türkiye’yi 21. asra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan taşıdı dense, yanlış olmaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı en büyük değişiklik, 21 Ekim  2007 Türkiye referandumuyla cumhurbaşkanını halkın seçmesine ve 16 Nisan 2017 Türkiye referandumuyla da parlamenter sistemi kaldırıp Başkanlık Sistemi’ni benimseyerek partili cumhurbaşkanına yürütme yetkisi vermesini sağlamasıdır. 

            Türkiye Başbakanlığa son vererek cumhurbaşkanı ile onun atayacağı cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlardan oluşan bir hükûmet sistemi benimsendi.. Hem cumhurbaşkanına hem meclise seçimleri yenileme yetkisi verdi. Milletvekili sayısını da 550’den 600’e çıkardı. Bu milli iradenin güçlü iktidarla temsili demekti..

            Kır Kareyle Erdoğan Belgeseli yazı dizisine girecek bu  metinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın demokrasi mitingi fotoğrafını yorumlayacağım.. Türkiye’de miting denince 15 Temmuz’a cevap olarak düzenlenen ‘Demokrasi ve Şehitleri Anma Mitingi’ akla gelir.. Ayrıca bu miting, 2017 Başkanlık Referandumu’na da hazırlıktır.

            DEMOKRASİ VE ŞAHİTLERİ ANMA MİTİNGİ

            15 Temmuz 2016 başarısız darbe girişimi sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla 7 Ağustos 2016’da Yenikapı’da düzenlenen Demokrasi ve Şahitleri Anma Mitingi’ne TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli katıldı. Tabii bu davet, hem isimleri zikredilerek bizzat kendilerine, hem de partilerine yapıldı. Başkan Erdoğan, yine aynı üç partinin liderlerini Cumhurbaşkanlığı makamına da davet etti.

            Keza siyasi partiler dışında eski Cumhurbaşkanı, eski Başbakanlar, eski Bakanlar, politikacılar, Genel Kurmay Başkanı, Diyanet İşleri Başkanı, pek çok değişik kurum, çeşitli sivil toplum kuruluşları, pek çok çevre ve şahsiyet de Yenikapı Demokrasi ve Şahitleri Anma Mitingi davetlileri arasındaydılar.  

            Böylece Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğünde darbe karşıtı, demokrasi isteyen, temel haklar ve özgürlükler ekseninde kurulu bulunan bütün partiler ve sivil toplum kuruluşları Yenikapı’da düzenlenen Demokrasi ve Şahitleri Anma Mitingi’nde bir araya geldi, bütünleşti..

            Miting görüntülerine göre, meydanında Mehter Takımı gösterilerinin yanı sıra, ağırlıklı olarak milli mitinglerin değişmez müzik parçaları dinletiliyordu. “Tek Millet, Tek Vatan, Tek Devlet, Tek Bayrak” gibi Anadolu ruhunu öne çıkaran ve dini yönleri oldukça etkili / ağır basan slogan ve temaların öne çıktığı, özellikle sağ kitle için mükemmel bir atmosfer söz konusuydu. Keza mitinge hâkim olan genel havaya baktığımızda da, demokrasi, haklar ve özgürlükler, insan hakları, farklılıklarımız gibi bizi geleceğe taşıyabilecek temel kavramlar, Başbakan’ın, Bahçelin’in ve Kılıçdaroğlu’nun da konuşmalarıyla mitinge damgasını vurdu.

            Yenikapı Demokrasi ve Şahitleri Anma Mitingi, tarihe bir not düşerek ‘bütün bu suçlamalar, dışlamalar, yaratılan mağduriyetler ve siyasi gerilimlere rağmen sonunda dönüp dolaşıp varacağımız yer, bugün aşılmaz gibi görünen meselelerimizi konuşup müzakere edeceğimiz bir masanın etrafı olacaktır’ dedi.

            Bu itibarla bu demokratikleşme sürecini mümkün olan en kısa yoldan kat etmek için beraberce yürünecek bir yolun taşlarını o günden başlayarak döşemenin, kızgınlıklardan ve öfkelerden daha önemli olduğunu görmenin ve o noktaya varmadan yeni sıkıntılar ve gerilimlerden uzak durmanın bir o kadar önemli olduğunu da ifade ediyordu..

            MEYDANLAR VE SANDIKLAR MİLLETİNDİR

            16 Nisan 2017 Cumhurbaşkanı Sistemi referandumunda CHP Konya Milletvekili Mustafa Hüsnü Bozkurt, Halk TV televizyon kanalındaki Halk Arenası adlı programa katıldı.

            Konuşmasının sonlarında izleyicileri ayağa kalkmaya davet edip, "16 Nisan'da %60-65 Hayır çıkacak. Ama evet çıksa bile kimse heveslenmesin, yine Samsun'dan çıkarız ve sizi de yedi sülalenizi de İzmir'den denize dökeriz. Ortalığı yıkarız ama yine de devleti yönetmenize izin vermeyiz!" diyerek tehdit edici ifadeler kullandı.. Bu sözler, Batı’nın turuva atı, Batıcılığın kalesi CHP’nin ülke yönetimini millete bırakmama misyonunu ifade ediyordu..

            Müzmin muhalefet CHP’nin sol siyaset dili, sokak siyasetini ve şiddeti de kapsamaktadır. İktidarı yıldırmak ve başarısız göstermek için politik şiddeti yakın siyasi tarih boyunca sık sık kullanmıştır. Sosyalist hareketler ve PKK, CHP’nin gayri meşru çocuğudur. Bütün bu Batıcı kadro da Batının ülkemizi yönlendirirken kullandığı kırbaç olmuştur; darbeler de kırbacın şaklaması, yani devlet kademelerinde temizlik..

            Nisan 2017'den itibaren referandumda 'evet' oyu için çalışma yürüten kişilere yönelik uzun namlulu silahlarla saldırılar, fiziki saldırılar ve tehdit edici ifadeler kayıtlara geçti. AK Parti Muradiye İlçe Başkanı İbrahim Vanlı'nın içerisinde bulunduğu iki araçlı konvoya terör örgütü PKK tarafından uzun namlulu silahlarla saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda bir güvenlik görevlisi hayatını kaybetti, bir kişi de yaralandı. Değişimi referanduma götüren AK Parti’ye karşı CHP ve PKK birlikte statükoyu, sistemi savundu..

            Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya'nın Kuzey Ren-Vestfalya (KRV) eyaletinde referandum mitingi planladığına ilişkin haberler üzerine, Alman siyasetçiler büyük tepki gösterdi, Almanya’da kıyamet koptu.

            Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Almanya'daki olası mitingine Göç ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz da tepki gösterdi. Sosyal Demokrat Partili Bakan Özoğuz, Ruhr Nachrichten gazetesine yaptığı açıklamada, "Bu tür toplantılar Almanya'daki havayı zehirleyerek, barışçıl bir şekilde bir arada yaşamamıza zarar veriyor” şeklinde konuştu. ABD, İngiltere, Fransa ve İsrail de Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişe karşıydı ve Batıcı muhalefeti destekliyordu..

            Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş, dünya güçlerini ve işbirlikçileri harekete geçirdi ama engel olamadılar.. Ülkesini yönetmek isteyen, demokrasi isteyen milletimizi İzmir’den denize dökemediler. Millet, CHP’nin blöfünü yutmadı.

            Cumhurbaşkanı Erdoğan, her seçimde olduğu gibi 2017 referandumunda da, yedi bölgenin yedisinde de şehir şehir demokrasi mitingleri düzenledi.. Demokrasi mitingleriyle meydanlar ve seçim sandıkları, milli iradenin tecelligahı oldu.