Recep Tayyip Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kurucu genel başkanı, Türkiye'nin 12. ve günümüzdeki cumhurbaşkanıdır.

2003-2014 yılları arasında on bir yıl Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı yapan Erdoğan, iki dönemdir Türkiye Cumhurbaşkanlığı görevini sürdürmektedir.

Cumhurbaşkanını halkın seçmesini onaylayan anayasa değişikliği referandumu sonrasında 2014 yılında gerçekleştirilen seçimle Recep Tayyip Erdoğan  doğrudan halk oyuyla seçilen ilk cumhurbaşkanı olmuştur. 2018 yılında gerçekleştirilen seçimle de ikinci defa cumhurbaşkanı seçildi.  

12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2014 yılında gerçekleştirilen  Çankaya Köşkü'ndeki devir teslim töreniyle görevi 11. Cumhurbaşkanı Gül'den devralmıştı.

Kırk Karede Erdoğan yazı dizisinin bir parçası olan bu yazıda, kısaca 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimi, Çankaya Köşkü'ndeki devir teslim töreni ve Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığının yakın siyasi tarihteki yerini, yeniliklerini, anlamını anlatacağım.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanını belirlemek için 10 Ağustos 2014 tarihinde cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. 

Cumhuriyet Halk Partisi ile  Milliyetçi Hareket Partisi Ekmeleddin İhsanoğlu’nu çatı aday olarak gösterdi. Halkların Demokratik Partisi de Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ım adayları olduğunu açıklamıştı. Adalet ve Kalkınma Partisi de adayının Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu açıkladı.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde cumhurbaşkanının doğrudan halk oyuyla seçildiği o ilk seçimde aldığı 21.000.143 oyla geçerli oyların %52’sini elde eden Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı oldu. Diğer adaylardan Ekmeleddin İhsanoğlu 15.587.720 oyla %38,44, Selahattin Demirtaş ise 3.958.048 oyla %9,76 oranında oy aldı.

Dolayısıyla seçim, Recep Tayyip Erdoğan'ın, ilk turda cumhurbaşkanı seçilmesiyle sonlandı.. 

ÇANKAYA’DAKİ DEVİR TESLİM TÖRENİ

12. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkü'ndeki törende görevi 11. Cumhurbaşkanı Gül'den devraldı. Tören sırasında, Erdoğan'a eşi Emine Erdoğan, Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül de eşlik etti. 

Büyük Şeref kapısının önünde Cumhurbaşkanları ve eşleri basın mensuplarına poz verdi. Abdullah Gül, devir teslim törenine katılmak üzere Çankaya Köşkü'ne gelen devlet başkanlarını da Şeref Kapısı'nda karşıladı.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Erdoğan'a Cumhurbaşkanlığı mazbatasını takdim etti.

12. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 11. Cumhurbaşkanı Gül'den görevi teslim aldığı töreni, aralarında 15 ülkenin devlet başkanının da bulunduğu çok sayıda yerli ve yabancı konuk izledi.

ERDOĞANIN TARİHE GEÇEN KONUŞMASI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise törende yaptığı tarihi konuşmada, katılımcıları selamlayarak, "Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı olarak göreve başladığım bu ilk saatlerde öncelikle ekranları başında bizi izleyen aziz milletime sonsuz şükranlarımı sunuyorum" ifadesini kullandı. 

91 yıllık cumhuriyet tarihinde ve 2 bin yıllık Türk tarihinde ilk kez devletin başındaki ismin, milletin sandık başına gidip tercih yapması ile belirlendiğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı olmanın mutluluğunu hissettiğim bu ilk saatlerde aynı zamanda halkın oyları ile seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olmanın da iftiharını yaşadığımı özellikle ifade etmek istiyorum. Tabii bu vesile ile sorumluluğun çok daha fazlasıyla arttığının bilinci içerisindeyim.

Gerek 2007'deki Anayasa değişikliğine yüzde 69 oy oranı ile 'evet' diyen, gerek 10 Ağustos'ta ilk turda yüzde 52 oranında oy vererek şahsıma bu kutlu vazifeyi tevdi eden milletime teşekkür ediyor, nefes alıp verdiğim müddetçe emanetlerine sımsıkı sahip çıkacağımı özellikle vurgulamak istiyorum."

Yapılan her değişikliğin daha büyük değişimlerin yolunu açtığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanının doğrudan doğruya halk tarafından seçilmesi teknik bir değişikliğin ötesinde aslında bir dönemin kapatılması meselesidir. Bugün kapanan dönem eski Türkiye dönemidir.

Kapıları ardına kadar açılan yeni dönem ise cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki öz ve ruhu taşıyan yeni Türkiye, büyük Türkiye dönemidir.

Eski Türkiye'de çeteler vardı, vesayet vardı, eski Türkiye'de siyasetin üzerinde engeller, tehditler vardı. Eski Türkiye'de istikrarsızlık, şüphe ve tereddüt vardı. Adım adım ve sabırla gerçekleştirdiğimiz her bir reformla bu sorunları hamd olsun geride bıraktık.

En son cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle milli iradenin ve demokrasinin mutlak zaferini de dünyaya böylece ilan etmiş olduk.

Bugünden itibaren Türkiye eski tartışmalarla vakit kaybetmeden, enerjisini heba etmeden kamplaşma ve kutuplaşmaya fırsat vermeden cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl dönümü olan 2023 hedeflerine odaklanacaktır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e teşekkür ederek, bundan sonraki çalışmalarında kendisine ve ailesine mutluluk ve başarı dileklerini iletti.

ÇANKAYA RESEPSİYONU

Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın, görevi Abdullah Gül'den devraldığı törende, dünyanın muhtelif yerlerinden 90'ı aşkın ülkenin üst düzey temsilcileri de hazır bulundu. 

Törende, 15 ülkenin cumhurbaşkanı /devlet başkanı, 6 ülkenin meclis başkanı, 12 ülkenin başbakanı, 3 ülkenin cumhurbaşkanı yardımcısı, 7 ülkenin başbakan yardımcısı, 40 civarında ülkenin bakanları, 9 uluslararası örgüt temsilcisi hazır bulundu. 

Çankaya Köşkü'ndeki devir teslim töreninin ardından bahçede resepsiyon düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yabancı devlet başkanları ve hükümet temsilcileri ile sohbet etti ve anı fotoğrafı çektirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, resepsiyonun ardından tören için Türkiye'ye gelen devlet ve hükümet başkanları onuruna akşam yemeği verdi. 

CUMHUBAŞKANLIĞI SİSTEMİ

12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Çankaya Köşkü’ndeki görevi teslim aldığı törenini kısa ve öz anlatmaya çalıştım. Bu tören gerçekten de bir dönüm noktası oldu. Türkiye, Cumhurbaşkanlığı sistemine geçti.

On iki cumhurbaşkanını tasnif etmek gerekirse, ben şöyle yapıyorum..

1923’ten 1960’kadar süren 37 yıllık ilk dönem cumhurbaşkanları, Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve Celal Bayar’den oluşuyor.

1961’den 1992’ye kadar süren 31 yıllık darbeler dönemi cumhurbaşkanları generallerden müteşekkil: Cemal Gürsel, Cevdet Sunay, Fahri Korutürk ve Kenan Evren..

1992’den 2014’te kadar süren sivil cumhurbaşkanları dönemi de 22 yıllık dördüncü dönem oldu: Turgut Özal, Süleyman Demirel, Ahmet Necdet Sezer ve Abdullah Gül görev yaptılar..

Halkın seçtiği, özde başkanlık sistemi olan Cumhurbaşkanlığı sistemiyle de taçlanan ve 2014’ten beri devam eden beşinci dönemin başkanı da Recep Tayyip Erdoğan.

Başkan Erdoğan, fakir düşürülmüş, teşkilatlanamamış, darbelerle ezilmiş, batının sömürgesi haline getirilmiş, sesi çıkmayan bir milleti; hali vakti yerinde, teşkilatlanmış, aydınlanmış, özgüvenli, çok sesli, hakkını arayan, aktif bir uluslararası aktör, vaziyet ve istikametini belirleyebilecek güçte, Türk ve İslam dünyasını hareketlendiren, umutlu, bağımsız bir toplum haline getirdi..

Koalisyon yönetimleriyle milletimizi bezdiren dağınık siyaset sürecinden kurtaran Cumhurbaşkanlığı sistemi, partilere sağladığı ittifaklar oluşturarak birlikte politika yapma yeniliğiyle gelecek vadediyor. Siyaset hakikatine uygun yapılabilirse Türkiye’nin geleceği daha da parlak olabilir.

Türkiye, krizlerle boğuşan dünyada 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 2023’e daha güçlü giriyor.