Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi Batı medyasının kara propaganda yayınları arttı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti iktidarını hedef alan Avrupa merkezli medya kuruluşları, Batı kamuoyunu ve Türkiye’deki seçmeni manipüle etmeye çalışmaktadır.

Başkan Erdoğan karşıtı Millet İttifakı ve Kemal Kılıçdaroğlu’na destek veren Reuters, Economist, Wall Street Journal gibi siyonizm sermayeli medya kuruluşları, hemen her gün Türkiye yayınlarıyla siyasi mühendislik operasyonları yürütüyor..  

Reuters’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtı “düşmanlık” içeren iş ilanının akabinde başlayan süreç kısaca şöyle özetlenebilir.

REUTERS’IN ‘DÜŞMAN’ İLANI 

İngiliz haber ajansı Reuters tarafından, Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan skandal ilanıyla Batı medyasındaki 'Erdoğan düşmanı' yaklaşım dünya gündemine geldi.

“Türkiye’de Büro Şefi Yardımcısı” ilanında "Tayyip Erdoğan, yirmi yıllık iktidarında Türkiye'yi modern laik geleneklerden uzaklaştırarak Güney Kafkasya'dan Kuzey Afrika'ya uzanan bölgelerde iddialı bir diplomatik ve askeri varlığa dönüştürdü. Erdoğan'ın önümüzdeki aylarda yeniden seçilme hedefini tehdit eden yüksek enflasyon ve TL'nin sert darbeler aldığı kritik bir kavşakta, derinlemesine kurumsal hikayeler sunabilecek güçlü yazma ve raporlama becerilerine sahip birine ihtiyacımız var." ifadeleri yer aldı.

Reuters 'Erdoğan düşmanı' aradığı iş ilanını savunamadı! Sessizliğe gömüldüler!

Türkiye’de seçim tarihi 14 Mayıs olarak açıklandı... Amerikan WSJ ve İngiliz Reuters saldırıya geçti.

Amerikan Wall Street Journal gazetesinin “Erdoğan Siyasi Rakibini Hedef Alıyor” başlıklı haberinde, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 20 yıllık iktidarının en zorlu yarışıyla karşı karşıya." denildi. NATO'nun Finlandiya ve İsveç'i savunma ittifakına yeni üyeler olarak kabul etmek için Türkiye'nin oyuna ihtiyacı olduğu hatırlatıldı.

The Economist'te yayınlanan "Kritik bir seçimin önündeki ülke" başlıklı haberde, “100. yılını görecek Türkiye'nin bir demokrasi olarak geleceğini belirleyecek bir seçim” ifadeleri kullanıldı.

Türkiye'yi tekrar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yönetmesinin istenmediğinin açıkça belirtildiği haberde, “Bir beş yıl daha 'Erdoğancılık' ülkesi daha açık bir şekilde otokrasiye doğru olacaktır.” tespitine yer verildi. 

Burada hangi ülkenin hangi basın kuruluşu nasıl bir haber yaptığını sıralayacak olsam kitaplık çapta büyük bir dosya çıkacaktır. Şunu belirtmem yeterli olacaktır ki 30’a yakın Avrupa ülkesinde Türkiye’deki 14 Mayıs seçimleri takip edildi ve hepsi de Türkiye ve 'Erdoğan düşmanı' yaklaşımla haber yaptılar..

14 MAYIS SEÇİM SONUÇLARIYLA YIKILDILAR

Dünya basını, Türkiye'de düzenlenen 14 Mayıs Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimlerini çoğunlukla manşetlerine taşırken, seçimlere ve sonuçlarına geniş yer verdi. ABD ve Avrupa’nın önde gelen gazeteleri ve haber kuruluşları, Türkiye'deki seçimleri manşetten gördü. 

Haberlerde Cumhur İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun oy oranlarına yer verilerek, Türkiye’deki 14 Mayıs seçimlerinin ilk tur sonuçlarını yorumlayan Batı basını, anketlerin hayal kırıklığı yarattığını yazdı.

New York Times gazetesi de seçimleri manşetine taşıyarak, “Çoğunluk Erdoğan’dan kaçarken, gerginlikle beklenen Türkiye seçimlerinde ikinci tura gidiliyor” başlığını attı. Gazetenin sürmanşetinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halkı ikna etmek için önünde 2 hafta olduğu belirtilerek, “Seçimin sonuçları, 28 Mayıs’ta Türkiye’nin siyasi dokusunu yeniden şekillendirebilecek ikinci turda zafer kazanmak için Erdoğan ve Kılıçdaroğlu arasında 2 haftalık bir mücadele için zemin oluşturdu.” ifadesine yer verildi.

İngiliz kamu yayın kuruluşu BBC seçim haberlerini, “Gergin gecenin ardından üstünlük Erdoğan’da gözüküyor” başlığıyla verdi. Haberde Cumhur İttifakı’nın Meclis çoğunluğunu aldığı, Erdoğan’ın da ipi önde göğüslediği belirtildi. Seçim öncesi Türkiye’yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan yayınlarıyla dikkati çeken The Economist ise seçimlere ilişkin haberinde, Erdoğan’ın otoriter bir lider olduğunu iddia ederek “Erdoğan’ın kesin zaferi dışında bu, ülkedeki muhalefetin hayal edebileceği en kötü sonuç. Rakipler, 14 Mayıs’taki seçimlere güçlü bir ivmeyle giriyor gibi görünüyordu.” ifadeleri kullanıldı. Erdoğan’ın da yüzde 49,5 almasıyla seçimin ikinci tura kaldığı belirtilen haberde, yine de bu oranların hem Kemal Kılıçdaroğlu hem de anketçiler tarafından tahmin edilemediği vurgulandı.

Almanya’da Der Spiegel dergisi seçimlerle ilgili haberinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın beklenenden daha iyi bir performans sergilediğini vurguladı. Haberde, Erdoğan’ın birçok anketin öngördüğünden daha iyi oy oranına ulaştığı ve ikinci tura açık bir şekilde favori olarak girdiği belirtildi. Erdoğan’ın ikinci turda psikolojik üstünlüğe sahip olabileceğine işaret edildi.

De Telegraaf gazetesi de ikinci turda Erdoğan’ın, seçilme ihtimali en yüksek aday olduğu değerlendirmesinde bulundu. “Türkiye, ikinci tur seçimlere gidiyor” başlığıyla okuyucularıyla paylaştı. Haberde, yaklaşık 20 yıldır iktidarda olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk defa ikinci tura kaldığı ancak Meclis’te Cumhur İttifakı’nın çoğunluğu elde etmeyi başardığı ifade edildi.

La Stampa gazetesi ikinci tur için, “Recep Tayyip Erdoğan, rakibi Kılıçdaroğlu’na göre telafisi mümkün görünmeyen bir avantajla ikinci tura gidiyor. Yüzde 50’ye çok yakın, diğeri yüzde 44’ün biraz üzerinde.” değerlendirmesini yaptı.

İsviçre’nin NZZ gazetesi, “Erdoğan’ın seçmenleri, ekonomik krizde bile Erdoğan’ın yanında” başlığıyla haberini verdi. Haberde, Erdoğan’ın seçimleri ilk turda kazanma şansını küçük bir farkla kaçırdığını ancak ikinci tur seçimlerinin açık ara favorisi olduğu bildirildi. Belçika’nın yüksek tirajlı Fransızca yayın yapan gazetesi Le Soir, Erdoğan’ın önemli bir psikolojik üstünlük elde ettiğini yazdı.

Kısaca ABD ve Avrupa basını, 14 Mayıs seçim sonuçlarıyla hayal kırıklığına uğradı. Cumhur İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’nın önde olmasının ve 28 Mayıs ikinci tur seçiminin en güçlü adayı olmasının da payı büyük Batı’nın yaşadığı hayal kırıklığında.

BATI’DAKİ TÜRKİYE VE ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI

Batı’daki Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı seçimle bir kez daha ortaya çıktı ve tarihe geçti.. Hatta ABD ve Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye dönük olumsuz politikaları doğrultusunda basınlarının yaptığı yayınlar belge olarak kayıtlara geçti. Batı’daki Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı seçmeni de etkiledi.

Dünya basını, Türkiye'de düzenlenen 14 Mayıs Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimlerini çoğunlukla manşetlerine taşırken, seçimlere ve sonuçlarına ilişkin oldukça geniş yer verdiği yorumlarla ülkelerinin politikalarını açık ettiler.

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a 14 Mayıs seçimlerindeki başarısından dolayı tebriklerini iletti. İran resmi ajansı İrna, "Erdoğan ve onu destekleyen partiler seçimi önde bitirdi" başlığını kullanırken, yarı resmi İsna ajansı, "Erdoğan'ın Cumhur İttifakı, parlamento seçimlerini kazandı" manşetini tercih etti. Cezayir'in el Şuruk gazetesi, Erdoğan'ın, rakiplerinden yüksek oy olmasına rağmen yüzde 50'yi aşamadığını kaydederek, "Türkiye, tarihinde ilk kez ikinci tura gidiyor." diye yazdı.

28 Mayıs seçiminin öngörülen sonucu, yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanması dünyada dost ve kardeş ülkeleri sevindirirken Batı ülkelerini kaygılandırıyor, huzurlarını kaçırıyor.

Batı’daki Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı 28 Mayıs seçimini de olumlu ya da olumsuz mutlaka etkileyecek görünüyor.