"Aya çıkıyor, üst kattaki komşuya çıkamıyor” diyor Ali Rıza Temel Hoca. 

Avrupalılaşmayı değerlendirirken “Bir sitede beş yüz kişi aşıyor, kimse kimseyi tanımıyor. Herkes birbirinin gözünün önünde yalnız yaşıyor. Medeniyet bu değil. Medeniyet teknoloji değildir. Medeniyet, gönüldür, gönül yapmadır, yardımlaşmadır, hayvanlara bile merhamettir..” tespitini ve değerlendirmesini yapıyor.

Yapımcısı olduğum, pazar günleri Ülke Tv ekranlarında yayımlanan “Yaşadığımız Günler” programında, Ali Rıza Temel Hoca yedi haftadır hayat hikayesini anlatıyor. 

TÜRKİYE'NİN YAŞAYAN İLİM HAZİNELERİ: ALİ RIZA TEMEL

1946 yılında Manisa/Demirci'de doğdu. 1967'de Balıkesir İmam-Hatip Okulu'nu (1060 - 1967) ve İzmir Yüksek İslam Enstitüsünü (1971) bitirdi. 1967-1975 yılları arasında vaizlik yaptı. 1976'da Haseki Eğitim Merkezi'ne kursiyer olarak katıldı. Kurs sonunda aynı merkezde asistan olarak görevlendirildi.

1982-1987 yılları arasında Brüksel İslam Kültür Merkezinde Türk temsilcisi olarak görev yaptı. Aynı merkezdeki İslam Enstitüsü'nde Ulumu'l-Kur'an dersleri okuttu.

Emekliye ayrıldı (25.05.2011) ama hizmetlere devam ediyor. Hocamız  Halen Haseki Dini Yüksek İhtisas Merkezinde Arapça ve tefsir dersleri okutmaktadır. 30 senedir her cuma, PERPA Mescidi’nde gönüllü olarak ders vermektedir; Kur'an-ı Kerim'i baştan sona, hiçbir ayet atlamadan tefsir ederek tamamladı. Hoca verdiği eğitimlerle, kitaplarıyla birçok hoca ve talebe yetiştirdi. Türkiye'nin yaşayan ilim hazinesi olarak adlandırılmaktadır. Evli ve iki çocuk babasıdır.     

BRÜKSEL İSLAM KÜLTÜR MERKEZİ’NDE

Bu hafta yayınlanacak sekizinci bölümde, ‘Brüksel İslam Kültür Merkezinde’ bulunduğu 1980’li yıllarında Avrupa’daki Müslümanları; Türklerin 1960’lı yıllarda Avrupa’ya gelişini ve yarım asırdan fazla süredir gösterdiği direnişini anlatacak..

Ali Rıza Temel Hoca “60'lı yıllarda... Gitmişler.. Sahip yok, cami yok, hoca yok. ‘Köyden biz’ diyor, ‘hocam kepeneği bıraktık buraya geldik’ diyor. Daha şehir görmemiş adam Bürüksel’e gidince bir sıkıntı oldu. Oysa Avrupalılar Osmanlı torunu olarak bakıyordu onlara” diyor.

Ali Rıza Temel Hoca makul, samimi ve cesur bir şekilde analiz ediyor Avrupa’daki Müslümanların direnişini: “Avrupa’yı zamanla tanıdılar. Bir oluşum safhası, lisan bilmiyorlardı öğrendiler; İslam'ı kamil manada temsil edemediler ama müthiş bir direniş gösterdiler. İşte biraz bilgili olanlar imam olmuş onlara. Bazen kiliselerde bayram namazı kılmışlar.

Avrupalılar, asimilasyon politikası uygulamış onlara. Türkleri nasıl olsa Almanlaştırırız, Frenkleştiririz, Belçikalaştırırız falan.. ‘İki dönem sonra Avrupa’daki Türkler Müslümanlığı da kaybederler’ diyorlarmış.. Fakat Avrupa’daki Müslümanlar birbirlerine kenetlenmiş, cami yapmışlar, kurslar açmışlar, dinlerini öğrenip yaşamışlar. Türkiye’den destek gelmiş, hocalar görevlendirmiş.. İrşad seferberliği başlamış.. O camiler, o çalışmalar sebebiyle o nesil muhafaza edildi. Elhamdülillah.” 

AVRUPA’DA AYDIN SEFERBERLİĞİ LAZIM

Ali Rıza Temel Hoca iyimser yaklaşıyor ve gelinen noktayı sevindirici buluyor: “Şimdi ilk nesil kurtarılıp ikinci nesil yetişince, bir de bizim, bakın cahil olmamıza rağmen güzel ahlakımız, dürüstlüğümüz, yardımseverliğimiz, dayanışmamız, ramazan iftarlarımız, bazı Müslümanca davranışlarımız onların hoşuna gitti. Mesela benim oradan hacca götürdüğüm bir Belçikalı vardı. Birkaç lisan bilir, okumuş bir insan. Orada tanıdığım hakimler falan var, Müslüman olmuş. Bana nasıl Müslüman olduklarını anlattılar..”

Fakat Ali Rıza Temel Hoca İslam’ı temsil probleminin devam ettiğini söylerken çözümü ifade etmeyi de ihmal etmiyor: “Bak şimdi orada yetişen Müslüman Türkler, orada milletvekili oldu, Türkiye'de milletvekili oldu, bakan oldu. Entelektüel kadronun yetişmesi lazım temsil açısından. Avrupa’da aydın seferberliği lazım; bir aydın kadronun planlı, disiplinli çalışması lazım.”

Bu Pazar Ülke Tv’de “Yaşadığımız Günler” programında, Ali Rıza Temel Hoca’yı izlemenizi tavsiye ederim. Avrupa medeniyeti, Batılılaşma ve Avrupa’daki Müslümanlara dair müthiş gözlemleri var hocanın.. Çözümlemeleri ve değerlendirmeleri de çok değerli.. 

Mustafa Yürekli / Haber7