Üniversiteler geleceği inşa edebilir mi? II. Bölüm

  • GİRİŞ16.08.2025 09:45
  • GÜNCELLEME17.08.2025 10:31

Bir önceki ‘’ 1  Baykal 200 üniversite ‘’ yazımızda bahsettiğimiz üniversite Baykar karşılaştırmasında amacımız üniversitelerimizi konuşmak ve yeni yöntemin nasıl hazırlanacağına dair düşüncelerimizi anlatmaktı.

Yazımıza gösterilen ilgi ve çok sayıdaki yorum nedeniyle ikinci bölümü daha kapsamlı ve detaylı verilerle birlikte sizlere sunmaya gayret göstereceğiz. Bu konuda akademisyen ve okuyucularımızın da görüşlerini ve yorumlarını kıymetli buluyoruz. 

Üniversitelerimizi yurtdışı benzerleriyle mukayese etmenin üniversitelerimize, ülkemize, gelecek nesillerin refah ve mutluluğuna ışık olacağını umuyoruz. 

Doğruyu bulmak en basit şekliyle mukayese ile daha kolay ve anlaşılır olacağını biliyoruz. Bu nedenle yazımızda birçok kaynaktan elde ettiğimiz verilerle onların (yurtdışı) ve bizim üniversitelerimizi en az yorumla mukayese etmeye çalışacağız.

Elbette bu kadar ciddi bir konu bu dar alanda tam olarak anlatmak mümkün olmasa da düşünenlere yol gösterici bilgileri sunmak isteriz. Üniversitelerimizi ve yurt dışı özellikle ABD’nin başarılı üniversiteleri ile ilgili bilgileri bu tabloda göstermeye çalışacağız.

Yüzyıllardır bilgi güçtü. Ancak 21. yüzyılda bu güç, ekonomik kalkınmanın, teknoloji üstünlüğünün ve jeopolitik etkinliğin temel kaynağına dönüştü. Bugün artık sadece bilgi üretmek değil, bu bilgiyi katma değere, patente, ürüne ve refaha dönüştürmek hayati önemde. 

“Türkiye, sadece bilgi mi üretiyor, yoksa bilgiyi ekonomik güce çevirebiliyor mu?”

Patentler ve Bilginin Ekonomikleşmesi

Patentler, bilginin somut çıktısıdır. Ancak sadece sayı değil, “faydalı patent” yani ekonomiye etki eden, piyasada ürüne dönüşen patentler önemlidir. Çin yılda 1,5 milyon patent başvurusu yapıyor, ama en değerli patentlerin %70’i hâlâ ABD, Japonya ve Almanya gibi ülkelerde. Zira mesele sadece başvuru değil, ticarileşme oranı.

Türkiye, 2023’te yaklaşık 9.000 yerli patent başvurusu yaptı.

⦁ Ticarileşen patent oranı yalnızca %7–10 civarında.
⦁ OECD ortalaması ise %40’ın üzerinde.
⦁ Ar-Ge harcamaları GSYH’nin sadece %1,3’ü iken, Güney Kore’de %4,7, İsrail’de %5 civarındadır.

Yani Türkiye’de patent çıkıyor, ama büyük çoğunluğu Raf ürünü olarak kalıyor.

Bilgi Üretiminde Nerede Duruyoruz?

Bilimsel yayın sayısı açısından Türkiye son yıllarda ciddi bir artış yakaladı. 2023 itibariyle:

⦁ Türkiye Scopus verilerine göre dünyada 17. sırada.
⦁ Ancak bu yayınların atıf sayısı az ve etki faktörü zayıf.
⦁ “Sanayiye etkisi olan yayın oranı” oldukça düşük.

Yani nicelik var, nitelik ve dönüşüm eksik.

Bilgi Nasıl Ekonomiye Dönüşür?

Bilginin ekonomik değere dönüşmesi için 4 temel yöntem

⦁ Patentleşme ve ticarileşme (ürünleşme)

⦁ Yüksek teknoloji ihracatı

⦁ Bilgi tabanlı START_UP ve UNİCORN oluşumu

⦁ Sanayi-Akademi iş birliği

Türkiye bu dört alanda da potansiyelin altında. 2023’te

⦁ Türkiye’nin yüksek teknoloji ihracatı toplam ihracatın %3’ünü geçemedi. (Almanya’da %18, Çin’de %26)

1 Unicorn çıkarabildik (Peak Games), sürdürülebilir bir ekosistem henüz yok.

⦁ Üniversite-sanayi iş birliği çoğunlukla kâğıt üzerinde kalıyor.

Peki Türkiye Ne Yapmalı?

Türkiye’nin bilgi üretimini ekonomik güce çevirmesi için:

⦁ Patent destekleri yalnızca başvuruya değil, ticarileşmeye yönelik olmalı.
⦁ Teknoparklar gerçek teknoloji üretim merkezleri haline gelmeli.
⦁ Yüksek teknoloji ihracatı için hedefli sektör politikaları oluşturulmalı.
⦁ Yerli girişimlerin yatırım almasını kolaylaştıran fonlar ve risk sermayeleri artırılmalı.
⦁ Üniversiteler, sadece yayın değil, çözüm ortağı olmalı.



Bilgi Tabanlı Kalkınma: Türkiye'nin Önündeki Tek Yol

Enerji, tarım, savunma, finans, sağlık… Dünya, her alanda artık bilgiyle rekabet ediyor. Gelişmiş ülkeler kaynaklara değil, yenilikçi bilgiye ve teknolojik üstünlüğe yatırım yapıyor. Bilgi tabanlı kalkınma, artık sadece bir tercih değil, zorunluluk haline geldi.

Türkiye, eğer bilgiyi raflarda değil, piyasada görebilirse, sadece tüketici değil, üretici olabilir. Bu, zenginleşmenin, bağımsızlaşmanın ve küresel güç olmanın ön şartıdır.

Bilgi üretmek yetmez. Türkiye artık, bilginin ekonomik değere, toplumsal faydaya, ulusal güce dönüşmesini sağlayacak yeni bir zihniyet ve altyapı kurmak zorundadır. Aksi halde sadece fikirleri değil, geleceğimizi de başkaları patente bağlamış olur.

Ekonomik Değere Dönüşen Bilgi, Türkiye’nin Konumu ve MIT ile Kıyas

Yüzyıllardır bilgi, bireylerin ve toplumların en stratejik kaynağıydı. Ancak dijital çağda bilgi artık askeri güçten daha caydırıcı, petrolden daha kıymetli hale geldi. Bugünün dünyasında sadece bilgi üretmek değil, onu teknolojiye, patente, markaya ve ekonomik değere dönüştürmek başarı ölçüsüdür.

Bunların cevaplarını bulmalıyız. Türkiye, sadece akademik bilgi mi üretiyor, yoksa bu bilgiyi ekonomiye dönüştürebiliyor mu? Türkiye, Dünya devleriyle, örneğin MIT gibi kurumlarla yarışabilir mi?

Türkiye Bilgi Üretiminde Nerede?

Türkiye son 15 yılda bilimsel yayın sayısında ciddi artış sağladı:

⦁ 2023'te Scopus verilerine göre Türkiye, yayın sayısında dünya 17.'si.
⦁ Yayın kalitesi (atıf, etki faktörü) ise hâlâ gelişmekte.
⦁ Türkiye'deki akademik üretimin büyük kısmı neden ekonomik değere dönüşmüyor.?

Ancak bu tabloya karamsar bakmakta eksik olur. Çünkü:

ODTÜ, İTÜ, Bilkent ve Boğaziçi gibi üniversiteler, özellikle mühendislik, yapay zekâ, malzeme bilimi gibi alanlarda dünya çapında akademik yayın üretmektedir.

TÜBİTAK ve bazı teknoparklar üniversite-sanayi iş birliği konusunda model projeler üretmektedir.

Özellikle savunma sanayiinde (Baykar, ASELSAN, TUSAŞ vb.) üniversite kaynaklı bilgi, doğrudan ürüne dönüşebilmektedir.

Bilgi-Patent-Teknoloji Zinciri, Türkiye’nin Açmazı G.Kore İsrail mukayesesi:

Türkiye 2023’te:

8.921 yerli patent başvurusu yaptı (TÜRKPATENT verisi).
⦁ Ancak ticarileşen patent oranı yalnızca %7–10 
⦁ Ar-Ge harcamaları GSYH'nin %1,3'ü civarında.
⦁ Üniversitelerin döner sermaye gelirlerinde fikri mülkiyet payı çok az.

Buna karşılık örneğin Güney Kore ve İsrail’de:

⦁ Ar-Ge/GSMH oranı sırasıyla %4,7 ve %5.
⦁ Ticarileşen patent oranı %40’ların üzerinde

MIT ve Türk Üniversiteleri Mukayese

“Yüksek Teknoloji İhracatının Toplam İhracat İçindeki Payı”

Ülke  / Pay (%)
Güney Kore  27%
Çin  26%
Almanya 18%
ABD  15%
İsrail  13%
Türkiye  3%

Neden Fark Var?

⦁ MIT’de bilgi doğrudan ticarileşme ve girişimcilik kültürüne entegre
⦁ Türk üniversitelerinde hâlâ bilgi, büyük oranda teorik üretim düzeyinde
⦁ Fikri mülkiyet yönetimi, yatırımcı çekme, fonlara erişim, akademisyen-girişimci modeli gelişmemiş durumda.

Türkiye'nin Güçlü Yönleri ve Umut Veren Alanlar

Her şeye rağmen Türkiye'de bazı alanlar örnek teşkil ediyor

Savunma sanayiinde bilgi doğrudan ürüne dönüşüyor.   (Bayraktar, Hisar, Gökbey)
ODTÜ Teknokent ve İTÜ ARI Teknokent gibi merkezler ciddi bir ekosistem yaratıyor.
Bilkent UNAM, malzeme bilimi ve nanoteknolojide dünyayla yarışan çıktılar üretiyor.
Yüksek teknoloji ihracatında artış potansiyeli taşıyan sektörler oluşmaya başladı.

Türkiye'nin sahip olduğu genç nüfus, yazılım yetenekleri ve stratejik sektörlerdeki bilgi birikimi doğru yönlendirilirse, MIT modeline yaklaşmak mümkün olacaktır.

Günümüzde, Başarı ve kalkınma, bilgiyi üretmekle ve onu ekonomiye kazandırmakla mümkün, bilginin üretildiği yer ise şüphesiz Üniversitelerdir. .

Kaynakça : 

Türk Üniversiteleri İçin Kaynaklar:
⦁ YÖK Atlas ve Yükseköğretim Kurulu Resmi Verileri

Kaynak: https://yokatlas.yok.gov.tr
⦁ TÜBİTAK - Bilimsel Yayın ve Patent Performansı Raporları
Kaynak: ⦁ https://www.tubitak.gov.tr
⦁ Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Patent Veritabanı
Kaynak: ⦁ https://www.turkpatent.gov.tr
⦁ Boğaziçi, ODTÜ, İTÜ, Koç, Sabancı Üniversiteleri - Stratejik Planlar ve Faaliyet Raporları
Kaynaklar:
   

Yabancı Üniversiteler İçin Kaynaklar:
⦁ QS World University Rankings 2025

Kaynak: ⦁ https://www.topuniversities.com
⦁ MIT Office of Innovation – Annual Reports
Kaynak: ⦁ https://innovation.mit.edu
⦁ Stanford University – Office of Technology Licensing (OTL)
Kaynak: ⦁ https://otl.stanford.edu
⦁ Tsinghua University – Research & Development Statistics 2023
Kaynak: ⦁ http://www.tsinghua.edu.cn
⦁ Duke University – Annual Research Summary
Kaynak: https://research.duke.edu
⦁ University of Oxford – Innovation and IP Annual Report
Kaynak: https://innovation.ox.ac.uk
⦁ OECD Education at a Glance – Tertiary Education Data 2024
Kaynak: https://www.oecd.org/education

Muzaffer Şafak / Haber7

Yorumlar2

  • Esra 2 gün önce Şikayet Et
    Bu gençlikten birşey olmazzzz beeeeee
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • İmam 2 gün önce Şikayet Et
    Türkiye'de ki üniversiteler düşman ülkelerin hain devşirme merkezi resmen. Acil çözüm bulunmalı, ülke elden gidiyor. Dinsiz imansız vatan sevgisinden yoksun milyonlarca zombi gibi ülkeyi istila ediyorlar.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat