Keynes ismi mayıstan beri Emniyet’in elindeydi

  • GİRİŞ30.10.2016 10:43
  • GÜNCELLEME30.10.2016 10:43

Tartışma giderek büyüyor. Ben o tartışmaya girmeyeceğim. Onun yerine devletin elinde ByLock başlığı altında hangi bilgilerin olduğu ve David Keynes ile ilgili istihbarat birimlerinin ne gibi çalışmalar yaptığını anlatacağım ve Keynes’in verdiği bilgilerle devletin elindeki bilgiler arasındaki farkları sıralayacağım...

1) FETÖ soruşturmalarındaki en somut delil ByLock. Devlet bu programı kullananların Keynes’in söylediği gibi yüzde 90 değil yüzde 100’ünün bu örgütle bağlantılı olduğunu düşünüyor. Yani örgütle bir illiyet bağı kurulması için bu programın yüklenmiş olması çok kuvvetli bir delil kabul ediliyor. Ancak daha önce de yazdığım gibi ByLock kullanıcıları da kullanım sıklığına göre kırmızı-turuncu-mavi olarak üç grupta listeleniyor.

2) Bu programın Keynes’in söylediği gibi İranve Suudi Arabistan’da kullanıcısı yok. Yüzde 98 Türkiye, geri kalan yüzde 2 kullanıcı ise ABD, İngiltere, Almanya ve Kırgızistan. Bunların da örgütün dış ayakları olduklarına şüphe yok.

3) Kullanıcı sayısı iddia edildiği gibi 600 bin değil, mükerrer kullanıcılarla birlikte 230, onları çıkarınca da 215 bin.

4) Program yazışmalarının yüzde 99’u Türkçe, yüzde 1’den azı İngilizce, bir kısım da Arapça dualar.

Yukarıdaki bilgiler özetlemek ve hatırlamak için önemli. Gelelim Keynes isminin üzerine ortaya atılan iddialara. Bu isim zaten açık kaynakta olan bir isimdi. Nasıl Facebook’un sahibinin ismi, sitenin kime kayıtlı olduğu açıksa ByLock’unki de öyle. Yani Guardian’ın David Keynes ismini zikrettiği haberi zor ulaşılacak bir gizli bilgi içermiyordu, hatta duyduğum kadarıyla zaten bu bilgi Guardian’a bizim devletin içinden gitmişti.

Mayıs ayında, yani darbe girişiminden önce ByLock bilgisi MİT tarafından Emniyet’le paylaşıldı. O sırada bu ismin bir FETÖ’cünün sahte ismi olduğu düşünülüyordu. MİT, ismi kullananı tespit etmeye çalışıyordu. Bu çalışmalar 3 hafta önce sonuçlandı. David Keynes’in gerçek birine tekabül ettiğini MİT 3 hafta önce tespit etti. Keynes’in bahsettiği ‘tilki’ lakaplı kişi de ABD’de bulundu ancak şu aşamada ismini açıklamayı uygun görmüyorlar.

Öte yandan, her ne kadar Keynes ismi sahte isim zannedilse de Emniyet’in elinde vardı, dolayısıyla bu isimle -ki araştırdığım kadarıyla hakikaten David Keynes olarak Türkiye’ye giriş-çıkış yapmış- pasaporttan geçmesi ya büyük bir aptallık ya da açıkça FETÖ’nün bir operasyonu.

 

Nagehan Alçı - Milliyet

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat