Bizans oyunları
- GİRİŞ30.07.2011 09:43
- GÜNCELLEME30.07.2011 09:43
Dünden beri aynı şeyi düşünüyorum. 'Neden' diye soruyorum kendi kendime, 'neden Türkiye'de soru sormanın altında hep kişisel sebepler aranıyor? Neden şahsi mesele değil, duruşlar üzerinden tartışma yapılabileceği bir türlü anlaşılmak istenmiyor?'
- - -
Bir yazarın 180 derece tersine dönen duruşu, başka yazarların dikkatini çekmeli. Onlara 'ne oluyor?' diye sordurtmalı. Bu soru değişen yazar ile kişisel bir hesap görmek olarak algılanmamalı. Hilal Kaplan ve ben tam da bunu yaptık geçtiğimiz günlerde. Ece Temelkuran'ın dönüşümünü sorguladık.
- - -
Ama... Şimdi gelinen noktaya bakıyorum da... Gördüklerime, aldığım yanıta, yaratılmaya çalışılan havaya... Şaşırmıyorum ama çok üzülüyorum! Bir Ece Temelkuran vardı eskiden. Milliyet'te yazardı. Hatırlıyorum, bir grup öğrenci kendi kanları ile bir Türk bayrağı boyamışlar, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt da bunu gururla göstermişti. Bunun üzerine Ece bu, kandan beslenen, ırkçı tavra karşı güzel bir eleştiri kaleme almıştı. O eleştiri nedeniyle Tercüman gazetesi Ece'yi 'Bayrak düşmanı' ilan etmiş ve sürmanşetten hedef göstermişti. Ödüm kopmuştu. Gerçi laiklik konusunda TSK çizgisindeydi. TSK'nın örgütlediği darbeci mitingleri heyecanla alkışlıyordu ama Kürt meselesinde militarist bakışa ve kandan beslenen etnik ayrımcılığa kafa da tutuyordu.
(Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz)
Nagehan Alçı - Akşam
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol