Alçaklıkta son nokta!

  • GİRİŞ03.07.2025 09:08
  • GÜNCELLEME03.07.2025 09:08

2017 yılının şubat ayı idi.

45 yıllık mazisi olan Gırgır dergisinde Hz. Musa ile ilgili iğrenç bir karikatür yayınlanınca yönetim dergiyi anında kapattı.

Oysa bahsi edilen mevkute o 45 yıllık süreç içerisinde İslâm’a ve Müslümanlara yönelik yüzlerce aşağılık karikatürler yayınlamış binlerce sapkın sözde espri üretmişti. 

Dün gibi hatırlıyorum, yapılan şerefsizce saldırı sonrasında özellikle de bu ahlaksız dergi ile ilgili tavrımızı koymuş ve kapatılmasını istemiştik.

Zira Hz Musa (as) Yahudilerden çok bizim peygamberimizdir ve diğer peygamberler gibi Müslümanların onurudur, şerefidir.

Lakin Türkiye’de laikliğin arkasına saklanarak İslâm düşmanlığı yapan sermayenin biz istedik diye dergiyi kapatmayacağını düşünüyor ve fakat Allah düşmanlarına öfkemizi ve düşmanlığımızı göstermek sadedinde böyle bir talepte bulunuyorduk.

17 Şubat 2017 tarihinde Sözcü gazetesinin de sahibi olan yayın grubu Gırgır’ı kapattığını ilan etti.

Herkes gibi biz de şaşkındık.

İslâm’a düşmanlığı müseccel bir grup, nasıl olur da böyle isabetli bir karar alırdı?
Kazın ayağının öyle olmadığı kısa sürede anlaşıldı.

İslâm düşmanları, bizden korktukları yahut Hz Musa efendimize yapılan saldırıdan üzüntü duydukları için değil, Yahudi sermayesinden ve Yahudi lobilerden korktuğu için apar topar dergiyi kapattılar.

Kapatırken de suç kendi üzerlerinde kalmasın diye karikatüristi ve dergi çalışanlarını ihanetle, komplo düzenlemekle itham etmeyi de ihmal etmediler elbette. 

Yıl olmuş 2025

Leman isimli, fosseptik çukurundan farksız olan sözde mizah dergisinde Hz. Muhammed (sav) ve Hz Musa (as) efendilerimizi resmeden aşağılık bir karikatür yayınlanıyor. 
Müslümanlar, olması gerektiği gibi bu mel’un saldırıya hak ettikleri tepkiyi gösteriyorlar ve başta sosyal medya olmak üzere tüm platformlarda bu sapkınlığı tel’in ediyorlar. 

Gayret-i imaniyeleri nedeniyle bu İslâm düşmanı derginin merkezine kadar gidip protesto eden insan sayısı da hamdolsun az değildi. 

Hükumet erkânı ve yetkili merciler de pozisyon almakta gecikmedi doğrusu.
Mücrimlerin gözaltına alınması da dâhil yapılması gerekenler vakit geçirilmeden yapıldı ve alçak saldırının failleri kısa sürede derdest edildi.

Kutsi değerleri saldırıya uğrayan Müslümanlar tabii olarak bu şer yuvasının kapatılması talebinde bulunurlarken, maalesef ne yapacağını, daha doğrusu ne yapmayacağını tahmin ettiğimiz kitle de bu alçakça fiilin faillerine destek çıkmakta gecikmedi…

Bu azgın kitle, yapılanı olduğu gibi savunurlarken, yükselen tepkinin büyüklüğünü gören dergi yönetimi hemen savunmaya geçerek hakaret kastı taşımadıklarını beyan eden bir açıklama yaptı.

Açıklamada peygamberlerden söz ederken ‘hazreti’ ve ‘sav’ demeyi ihmal etmeyen küfür odağının bu beyanları, şüphesiz ki bir aldatmacadan ve tabir caiz ise toplumun gazını alma çabasından başka bir şey değildi zira aynı fosseptik çukurunun, geçmişte buna benzer nice İslâm düşmanı karikatürleri vardı ve birçok saldırıda bulundukları bilinen bir gerçekti. 

Bu hususla ilgili yüzlerce delil var.

Bununla birlikte o aşağılık karikatürü çizen şahsın İslâm’a olan düşmanlığı da ispatlı.
Hatta bu alçağa katmerli kâfir desek yeridir.

Düşünün, Filistin’e ve Filistinlilere açıktan küfrettiği, kendi paylaşımlarıyla sabit ve “İslâm dini Türklere zorla sokulan bir kazıktır” gibi alçakça bir beyanı da var. 

Şimdi biz, bütün bu gerçekler ortada dururken bunun bir saldırı olmadığına ve iyi niyetle çizilmiş bir karikatür olduğuna inanacağız öyle mi?

Hadi be oradan!..

Tepkilerin yükseldiği gece boyunca CHP yönetiminde çıt çıkmadı.

Gerçi açıkça CHP’li olduğunu beyan edenler çoktan bu mülevves yapının yanında yer almışlardı fakat kurumsal kişilik, bu İslâm düşmanı yapıyla can ciğer kuzu sarması bir pozisyonda olduklarını gösteren belgeler ortaya çıktığı halde henüz bir şey demiyordu.

Çok geçmedi ve ertesi gün Özgür Özel durdukları yeri deklere etti.

Evet, saldırının tertip edildiği fosseptik çukurunun, yani İslâm düşmanı derginin yanında yer almıştı. 

Özgür Özel, milyonlarca insanın zekâsına ve aklına hakaret edercesine ve serdettiği sözde argümanlarla yapılan alçaklığı mazur gösterdi ve tereddütsüz sahiplendi bu iğrençlik yuvasını…

Açık söylüyorum, riyakârlık yapıp orta bir yer bulmaya çalışacağını düşünüyordum lakin tutarlı davranıp düşündüklerini ve gerçek kimliklerini gizleme ihtiyacı duymadan kim olduklarını göstermekten çekinmedi…

Ardından Saraçhane mitinginde kökü dışarıda bir el tarafından yerleştirildiği apaçık belli olan provokatörler marifetiyle hem İslâm’a küfrettirdi hem de Sayın Cumhurbaşkanına ağıza alınmayacak hakaretlerin yapılmasını sağladı.

CHP ve kitlesi, battığı pislik çukurundan bu yolla kurtulmak istiyor ve başka çarelerinin kalmadığının farkındalar. 

Hiç kuşkunuz olmasın ki o mel’un dergi, miting öncesinde Müslümanlarla bu azgın azınlığı karşı karşıya getirme amaçlı o aşağılık karikatürü yayınladı.

Evet, bunlarla ilgili kanaatlerimiz öteden beri bellidir ve elbette ki İslâm düşmanları ve Türkiye karşıtları hesabına çalıştıklarından zerre kadar şüphemiz yoktur. 

Asıl acı olan ne biliyor musunuz?

Bu gelişmeler yaşanırken, dinine, mukaddesatına, en ulvi değerlerine yönelik saldırılar ve hakaretler karşısında hiçbir şey söylemeye yanaşmayan sözde Müslümanların tavrı...
Müslüman diyorum zira kendilerini öyle tanımlıyorlar ve alenen küfrü savunmadıkları sürece biz de böyle bakmak zorundayız ne yazık ki.

Bunlardan başka olarak susmayıp açıkça bu İslâm düşmanlarından sadır olan alçaklığı ve ahlaksızlığı tıpkı Özgür Özel gibi mazur ve sorunsuz görenler de vardı ki, onlar için bir çift söz söylemezsem içimde ukde kalır. 

Gayret-i imaniyelerini kaybeden bu güruh, karakterlerini belirleyen bu gevşekliklerini "hoşgörü" ve "özgürlük" yaveleriyle kamufle ederlerken zerre kadar olsun utanma emaresi göstermediler.

İnsanın; “madem böyle düşünüyorsunuz o halde neden onların yanına gitmiyorsunuz?” diyesi geliyor doğrusu.

Öyle ya, gidin ve mutlu olduğunuz yerde zevk edin!

Onursuzluğu böylesine içselleştirdiğinize göre en doğrusu bu!

Yanlış anlaşılmasın, kimseyi Allah’ın dininden çıkarmaya çalışmıyoruz.
Böyle bir yaklaşım ne haddimize! 

Bilakis Allah düşmanları karşında gösterdikleri zelil tavrın gereğini yapmalarını istiyoruz.  
O işbirlikçi tıynetlerini bizden uzak tutsunlar, başka ihsan istemeyiz. 

Kur’anî ifadeyle de; “Lekum dinukum veliyedin…”

Biz, peygamberin canımızdan aziz olduğunu beyan buyuran Kur’an’ın emri gereği, tepkimizi en sert ve olması gereken şekilde gösterirken, onlar da efendilerinin yanında hiç utanmadan ve sıkılmadan saf tutabilirler! 

Esasen onlara yakışan tam da budur!

Not: 

Ardı ardına gerçekleştirilen bu şerefsizlik, namussuzluk ve alçaklık karşısında öfkemizi diri tutmalıyız elbet lakin kurulan tezgâhı da görüp, güvenlik güçlerinin yapması gereken müdahalelerden kesinlikle uzak durmalıyız!

Şuna emin olunuz ki, tutunacakları tek dal olarak bu müstekreh ve iç savaşa varacak denli tehlikeli provokasyon kaldı. 

Agâh olalım ve bu tuzağa düşmeyelim.

Yoksa onların da işbirlikçilerinin de hep birlikte canları cehenneme!

Nihat NASIR / Haber7

Yorumlar26

  • Yaşasın hamas 2 saat önce Şikayet Et
    Nihat abi ayakta alkışlıyorum RABBİM bizleri yolundan ayırmasın bu alçak din düşmanı chp ve avanesi de yerin dibine soksun
    Cevapla
  • Kızıl elma. 13 saat önce Şikayet Et
    Güzel bir yazı olmuş,Allah celle razı olsun.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Kızıl elma. 13 saat önce Şikayet Et
    Güzel bir yazı olmuş,Allah celle razı olsun.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Kaan 16 saat önce Şikayet Et
    Ellerinize sağlık
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Muhammed 22 saat önce Şikayet Et
    Kahrolsun peygamber düşmanları
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat