Mandacı CHP işbirlikçi İmamoğlu

  • GİRİŞ14.10.2025 08:33
  • GÜNCELLEME14.10.2025 08:33

Yaşanan son süreçler nedeniyle Türkiye’nin uluslararası arenada itibarı bir hayli artınca bu yükselişten rahatsız olan şer güçler de karşı atağa geçti.

Türkiye’nin ateşkes anlaşmasında oynadığı dominant rol, her vesile ile Erdoğan düşmanlığı yapan İsrail hükumetini illegal yollara itti.

ABD başkanı Trump’ın, “Türkiye olmadan bu ateşkes gerçekleşemez” dayatması nedeniyle Türkiye’nin müzakerelere katılmasına mecburen boyun eğen Netanyahu ve şürekâsı, Türkiye’nin kazandığı bu prestiji zayıflatmak ve hatta aleyhte propagandaya dönüştürmek maksadıyla MOSSAD’ın kullanışlı aparatlarını sahaya sürdü.

 

Manipülasyonda, zahiren birbirinden farklı yapılar kullanıldı.

Bunlardan birisi, Müslüman görünümlü aparatlar iken diğeri Türkiye düşmanlığında gemi azıya almaktan çekinmeyen CHP ve bu anlayışa bağlı, legal-illegal tüm yapılanmalardı elbette.

Her iki aparat da üzerine düşeni büyük bir gayretkeşlikle icra etti geçtiğimiz günlerde…

Özellikle de CHP ve bu partiyi tam 2 yıldır babasının çiftliği gibi kullanan İmamoğlu, kendilerine ihale edilen şer operasyonundaki görevlerini yerine getirmek için ellerinden geleni artlarına koymadılar.

 

Aslında şu an “CHP demek İmamoğlu demek, İmamoğlu demek CHP demek” önermesinin ete kemiğe büründüğü bir zaman dilimi zira CHP’nin görünür idarecileri İmamoğlu’nun en saçma emirlerini bile gözlerini kırpmadan gerçekleştiriyorlar.

İşte size son 2 örnek…

 

Birincisi, geçen hafta verilen Nobel Ödülleri sonrasında özgür dünyanın ittifak halinde ayıpladığı bir ödülün sahibine İmamoğlu tarafında yapılan akla zarar güzellemelerdi…

Bilindiği üzere Nobel komitesi, sözde barış ödülü için Venezuelalı muhalif lider Maria Corina Machado’yu uygun gördü…

Peki, marifeti nedir bu hatun kişinin?

Venezuela devlet başkanı Madura’ya düşman olmakla kalmayıp iktidarın değişmesi için Amerika’yı ve İsrail’i açık açık ülkesine müdahale etmeye çağırmak…

Yani tam bir vatan haini…

Başka?

İflah olmaz bir İsrail hayranı…

Ülkesine darbe yapmasını istemesinden anlaşılıyor zaten fakat bunun dışında aşağılık Siyonistlerin işledikleri tüm insanlık suçlarını da kayıtsız şartsız destekliyor.

 

İşte İmamoğlu bu sünepe şahsiyeti aldığı ödülden sonra öyle bir övdü ki, tescilli Erdoğan düşmanları bile “hadi oradan” demek zorunda kaldı…

Mesajının ilk bölümünde, “Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Maria Corina Machado’yu en içten duygularımla kutluyorum. Venezuela’da demokrasi ve özgürlük mücadelesi verenlerin bu onurlu başarısı, sadece Latin Amerika için değil, otoriter rejimlerin gölgesinde yaşayan tüm halklar için ilham vericidir” sözleriyle aslında nasıl bir tıynete sahip olduğunu bir kez daha tüm Türkiye’ye gösteren İmamoğlu, kalan kısmında da rezilliğin dibini bulmuş tabir caiz ise…

 

Sorsan CHP kendini ‘sol’ olarak tanımlar ve antiemperyalist olduğunu söyler.

CHP’ye göbeğinden bağlı laikçi kesimler de ‘sol’ dendiğinde mangalda kül bırakmaz!

İmamoğlu’nun bu yüz karası mesajından sonra ‘sol’ ve ‘antiemperyalizm’ diskuruna görünüşte de olsa itibar edenler mecburen ses çıkarmak zorunda kaldılar.  

Amerika’nın amansızca düşman olduğu Maduro’nun ‘solcu’ kimliğini bilmeyen bir cahilin, sözde solcu bir partinin patronu olarak yaptığı bu rezil açıklamadan azıcık da olsa vicdan sahibi herkes rahatsız olurdu elbette.

 

Peki, İmamoğlu, yere göğe sığdıramadığı bu hatun kişinin İsrail ve ABD işbirlikçisi olduğunu bilmiyor muydu?

Elbette ki biliyordu!

Bahse konu mesajı da zaten özellikle yazdı.

Maksadı da, “ben de onun gibi işbirlikçiyim, ben de, gerekirse Türkiye’ye müdahale etmeniz için sizi seve seve davet ederim” demekten başka bir şey değildi.

Bu aşağılık mesajı verebilmek için sol bir iktidara işbirlikçilik pahasına muhalefet eden mezkûr kadına destek vermekten imtina etmedi.

 

Sırf kendi işbirlikçiliğini tüm batılılara anlatabilmek gayesiyle bu mesajı yayınlayan İmamoğlu, bununla yetinmeyerek CHP’yi ve emir eri konumundaki Özgür Özel’i Brüksel’de bir miting yapmaya icbar etti.

Bu, o kadar böyle idi ki, CHP ve yönetimi, aleni bir biçimde ‘mandacı’ görüleceği böylesi bir mitinge rıza göstermek zorunda kaldılar…

Hırsızlığı ve yağmayı savunabilmek için yanlarına aldıkları Türkiye düşmanı örgütlerle birlikte, Türkiye’nin kazandığı itibara resmen suikast tertiplediler bir anlamda.

 

CHP, 300-500 kişinin katıldığıbu mitingle, girdiği yoldan asla dönmeyeceğini ve bu saatten sonra dönmek istese bile artık dönemeyeceğini apaçık bir şekilde göstermiştir.

Bütünüyle İmamoğlu’nun esiri haline gelen bu parti ve lideri, Brüksel mitingiyle, Türkiye’de başaramadığı provokasyonu Avrupalı dostları marifetiyle batıda elde etmek istiyor.

Bunun tartışmasız bir biçimde mandacılık olduğunu bilerek hem de…

Öyle olmasa eğer, bağımsız yargının derdest ettiği hırsızlık zanlılarını desteklemek için Türkiye düşmanlığı yapmayı göze alabilir miydiler?

Şu bir gerçektir ki, Erdoğan’ı ve Türkiye’yi yabancı başkentlere şikâyet etmek, kelimenin tam manasıyla bir zihniyet krizidir.

İçeride milleti kazanamayan ve fakat dışarıda Türkiye’yi hedef gösteren fasit bir zihniyetin yaşadığı acınılası bir kriz…

 

Bütünüyle Erdoğan’ı hedefe koyan Özgür Özel, öylesine zavallı bir derekeye indi ki, artık komikliğin de altına düşecek şu sözleri sarf etmekten kendini alamadı.

“Erdoğan, Gazze için parmağını bile kıpırdatmadı…”

Ahmaklığın üzerine tüy diken bu hezeyana bakar mısınız Allah aşkına!

Düşünün bunu, Türkiye’nin ateşkes görüşmelerindeki başarısı nedeniyle adeta tüm dünyanın tebrik mesajları yayınladığı bir dönemde söylüyor iyi mi?

İmamoğlu’nun emir eri Özgür Özel’in, Sayın Cumhurbaşkanının ifadesiyle, “Gazze’nin, tüm dünyada sesi, nefesi olmuş” bir ülkeye ve liderine layık gördüğü yaklaşım maalesef ki bu!..

Mandacılığını gizleme ihtiyacı bile duymayan bir partiye ve onun hırsızlık zanlısı birisi tarafından esir alınmış sözde liderine yakışan da esasen bu...

Öyle ya, zırva tevil götürmez…

 

Nihat Nasır / Haber7

Yorumlar24

  • Davut Kara 45 dakika önce Şikayet Et
    Süper yorum
    Cevapla
  • Abdulbaki Yesil 59 dakika önce Şikayet Et
    Gafile nasihat Nafile nasihat. Bunların aslı zaten oralı sayın hocam biri Selanik kırması biri pontius kırması bu millet ne cekiyorsa kendinden sandığı soyadı kanunu kacgunlarindan cekiyor Osmanlıyıda icten yıkan bu hain yapıydı. Bunlara,mandacı demek bile azdır. İngiliz elçileri FETÖ MOSSAD adamları bunlar ama Gazze tüm maskeleri düşürdü. Devekuşu gibi kimse görmüyor sanıyor lar.
    Cevapla
  • Murat gözükara 2 saat önce Şikayet Et
    CHP bitik parti...yeni bir parti doğmalı...hiç mi Atatürkçü kalmadı yahu bu partide..cesur olun kardeşim...kim oldukları belli olmayanlara bu Atamın partisini kaptırmak bu kadar ucuz mu...
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Musa 3 saat önce Şikayet Et
    Mariya Corina kendi ülkesini Amerikaya şikayet eden bi Mandacı Hain.. Onu kutlayan içimizdeki Hırsız mandacı.. ABD ve işbirlikçi Siyonistlere şirin gözükmek için.."Bende Mariya Corna gibi ülkemi size peşkeş çekebilir bi elemanım.." demeye getiriyor. Yuh Yuh olsun soyanlara, soysuz hailere yuh yuh olsun ecnebi sözcülerine
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • Beyaz gül 4 saat önce Şikayet Et
    Harika bir yazıolmuş. Adete tam üstüne bastın dercesine
    Cevapla Toplam 6 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat