Kendi ülkesinin insanlarına karşı yapmış olduğu beddua ve 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, ihanetinin karşılığı olarak dünyanın her tarafında kaçacak delik arayan FETO’nun, bedduası kendi başına döndü. 

Bir Müslüman’a kâfir ve Firavun diyen, eğer söylediği insan mümin ve Müslüman ise, söylediği söz kendi başına döner, kendisi kâfir ve Firavun olur. Kendi ülkesine ihanet eden FETÖ’cüler, bombaladıkları insanların bedduaları ve lanetleriyle, şehitlerin kanının tutmasıyla darmadağın olup, dünyanın değişik ülkelerine kaçmak mecburiyetinde ve Vatansız Haymatlos (sığıntı olarak)yaşamaya mecbur kaldılar. Her ne kadar hicret ve irşad deyip kendilerini kandırsalar da.

En son darbecileri Türkiye’ye iade etmeyen Yunanistan, Türkiye’nin başına gelen bu darbe hareketinden çok mutlu olduğu gibi, darbeci hainleri koruması altına alarak, daha önceki PKK hainlerini de himaye ettiği gibi, FETÖ’nün bedduasından nasibini almak üzere, ilahi tokada, bela ve musibete davetiye çıkardılar. Ocaklarına ateş düşsün, ateş salsın dediği beddua, 9 darbeciyi Türkiye’ye iade etmediği için san ki Allah o darbecilerin başına gelecek ateşi, Yunanistan’ın başına saldı. 

Aniden çıkanorman yangınında 100’e yakın insanın yanarak ölmesi, 1000 taneden fazla evin yanması, yaralı sayısının da belli olmaması felaketiyle, Yunanistan’ın derinden bir sarsıntı geçirmesine sebep oldu. 1,5 saat süren yangında, rüzgârın saatte 100-120 km hızla eserek, 5-6 saatte ancak tahliye edilebilecek bir duruma fırsat vermedi. Kamu Güvenliği Sivil Savunma Bakan Vekili Nikos Toskas “Kundaklama ve cezai suçları işaret eden ciddi bulgular var” dedi. 

Bu arada nerede olduğu belli olmayan, saklanan darbeci hain askerlerin yangın esnasında kurtarılması ve askeri bir karargâhta oldukları ortaya çıktı.Türkiye’deki darbeye çanak tutan, FETÖ’cülere yardım ve yataklık yapan Yunanistan’a, FETÖ’nün ocaklarına ateş düşsün bedduası, döndü dolaştı ve kendi müntesiplerine ve FETÖ’ye destek olan Yunanistan’a da düştü. 

Yüzlerce sivil Yunan vatandaşı, şehitlerin laneti ve FETO’nun bedduası ile ilahi tokada çarpıldı. Daha önce Yunanistan’a sığınmak üzere giden pek çok mültecinin botlarını acımadan patlatan Yunanistan, Türkiye›ye ihanet eden, vatanını, milletini bombalayan hain askerleri korudu ve onları sakladı. 

FETÖ’nün beddua meselesiyle ilgili eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in HaberTürk kanalında, kendisinin anlattığına göre, FETÖ’nün imamı hain ve kaçak Şerif Ali Tekalan’ın kendisine gelip bu beddua meselesiyle ilgili, FETÖ’nün devlet ile karşı karşıya gelmesini önlemek üzere, FETO’nun bu derece saygısız beddualarına ve ihanetlerine rağmen, Diyanet’ten açıkça devletin geri adım atmasını, bu beddua meselesinin üzerinin kapatılması ve yumuşatılması hususunda arabuluculuk yapmasını, Mehmet Görmez’den istediklerini, canlı yayında HaberTürk kanalında açık açık kendisi söyledi. 

Şerif Ali Tekalan, FETO’nun verdiği talimatla, bedduasını laf cambazlığı yaparak kafaları karıştırmak üzere (mülaane veya mübahele) diyerek, yumuşatalım FETO’yu aklayalım teklifinde bulunabildi. Mehmet Görmez ise; “Bu teklif karşısında hayretle, bana bunu nasıl teklif edebilirsiniz. Fethullah Gülen bu hususta milletten, devletten ve Allah’tan özür dilesin, ben de bu hususta ona göre bir izah getirmeye çalışırım” dedi. 

Hâlbuki FETO için arabuluculuk yapan bu hain Şerif Ali Tekalan’ın, o anda yakalanması, tutuklanması ve örgüt arabuluculuğu yapmaktan cezalandırılması gerekirdi. Aynı teklifi Mustafa Özcan da yapmıştı. 

Mülaane ve mübahale Peygamberimizin, Yahudilerle Asr-ı Saadet’te yapılan karşılıklı lanetleşme ve yeminleşmenin adıdır.FETÖ’nün yaptığı ise, Türkiye’nin Müslüman milletine ve devletine yaptığı % 100 bedduadır. 

Müşrikler Peygamber (AS)’dan, İslam›ı anlatacak 70 sahabenin kendilerine gelmesini isterler, Efendimizin gönderdiği en seçkin sahabeler, İslam ve Kur’an’ı anlatmak üzere yola çıkarlar. Bir-i Maune Vakası denilen (kuyunun başında) konakladıkları bu yerde, tuzağa düşürülüp öldürülmesi olayında, Peygamber Efendimiz bu olayın haberini alınca, gözlerinden yaşlar boşalır ve ciğeri yanar, hayatı boyunca ilk kez müşriklere bu sözlerle beddua ettiği kaydedilir. 70 arkadaşının şehit edildiği bu hususta söylenen sözleri, FETO aynen kendi devletine, kendi askerine, kendi milletine karşı rahatlıkla yapıyor ve buna mülaane diyerek yumuşatmaya, kafa karıştırmaya ve üzerini örtmeye çalışıyor. Gurur ve enaniyetinden dolayı geri adım atamıyor. 

Beddualar Müslümanlara karşı yapılırsa, bumerang gibi sahibine geri döner. Pek çok iyi niyetli insanın kandırılarak, sonunda mafyalaşmış uluslararası terör örgütü haline dönmesi, açıkça bedduanın akıbetinin ne olduğunu açıkça gösteriyor.