Sibel Turnagöl'ün sigara yasağı ihlali
- GİRİŞ17.03.2010 08:15
- GÜNCELLEME17.03.2010 08:15
Bu mevzu ilginçten öte önemli bir mevzu. Cuma günü akşam program ekibimle birlikte Nişantaşı’nda Ahmet’in deyimiyle kalburüstü bir mekâna yemeğe gittik. Mekan harika, yemekler mükemmel, müzik kulağı mest ediyordu. Anlayacağınız ambiyans süperdi. Mekân popüler olunca müşteriler de popülerdi.
Mekânda en çok hoşuma giden yemek servislerinin marijinal sunumu. Her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş. Hatta sigara içenler için de çok şık bir mekan yapmışlar. Bol sobalı olduğu için üşüme hissini duymuyorsunuz. Arkadaşlardan birine iştirak etmek için sigara bölümüne geçtik.
Büyük bir masanın etrafında birçok ünlü isim hem yemek yiyip hem de sigaralarını içiyordu. Kimler mi vardı; Kenan Erçetingöz, Elif Güvendik ve yine 4-5kişi daha… Yani yasağa uyup yemeklerini bu bölümde yemeği tercih etmişlerdi. Ben de arkadaşı beklerken bir limonlu soda içtim. Bir yandan da etrafı gözlemliyordum.İnsanlar sigaralarını içip yemeklerine devam ediyorlardı. Biz de arkadaşın sigara molasından sonra masamıza geçtik.
Masamız da, mekanın ortalarında bir yerde idi. Her tarafa hakim bir konumdaydık. Önce bir duman gördüm. Dikkatimi çekti. Daha dikkatli baktım. Büyük ve oldukça da kalabalık bir masadan geliyordu duman. Kim içiyor diye daha da dikkatli baktım. Gerçekten saygı duyduğum ve çok beğendiğim oyuncu ve sunucu Sibel Turnagöl’ün elindeydi sigara.
Yanındaki beyefendiler de ona eşlik ediyorlardı. Şaşırmadım değil. Herhalde dedim mekanda sigara içmek serbest. Ya da özel bir izin aldılar. Ya da kendileri cezayı ödeyerek yasağı çiğnediler. İster istemez gece boyunca kendilerini takip ettim. Gayet rahat sigaralarını içiyorlardı.
Gayri ihtiyari ağzımdan “bu saygısızlık” lafı çıktı. Arkadaşlar da kime diyorum diye bana döndüler. Masadakilere dumanın yükseldiği yeri gösterdim. Herkes doğrusu bozuldu.
”Sigara bölümüne gidenler, orada bulunanlar akılsız, bunlar çok akıllılar herhalde” diye tepkiler geldi. İşte kavga çıkmasına ramak kalmıştı.
Garsonu çağırdık. ”Bunların bir ayrıcalığı mı var“ dedik. Garson mahcup bir edayla “biz uyarıyoruz ama onlar yine de devam ediyorlar. Aslında onlar içince diğer masalar da içmeye kalkıyor” diye cevap verdi. Yani mekan çalışanları da hoşnut değildi bu durumdan. Ama beyefendiler ve hanımefendi kendilerini ayrıcalıklı görüp sigara içmeyi abes görmüyorlardı.
İnanın sigara içmeleri beni ilgilendirmiyor. Ama onca insanın içinde hiç kimse yokmuş gibi davranıp, yasağı ihlal etmelerini bir saygısızlık olarak görüyorum. Ünlü desem sigara bölümündekiler de ünlüydü. Artı ünlü olmak yasakları çiğnemeyi mübah kılmıyor. İnanın sadece ben değil birçok insan ayıpladı. Ama onların umurunda değil zaten ayıplanmaları. Toplumun rol modelleri böyle örnek oluyorlar.
EN ÇOK HUZUR BULDUĞUM DUA GECELERİ
Geçen hafta oldukça hareketli geçti.
Davetler, yemekler, toplantılar… Ama benim için en huzurlusu ayda bir yaptığımız hatim duası gecesi oldu. Daha öncede bahsetmiştim.
Her ay birinin evinde toplanıp hatim duası yapıyoruz. Bu ayki duamız Nur Ertürk’ün evinde oldu. Duayı Mustafa Karataş yapıyor. Hatimi de ekip olarak hep beraber okuyoruz. Bu ay yoğun bir ay geçirdiğim için bana düşen cüzleri okuyamadım.
Yönetmenlerimden Muhammet Geleş sağ olsun benim yerime okudu. Gecede Kızıltoprak Camii imamı Adem Karabey’in okuduğu kasideler hepimizi çok etkiledi. Gecenin ilerleyen saatlerinde herkesin gözü yaşlı idi. Hatta bir ara Nur Ertürk’ün hıçkırarak ağladığını gördüm. Allah dualarımızı kabul etsin.
Nursel TOZKOPARAN / Haber 7
tozkoparan@haber7.com
Yorumlar4