Türkiye büyük burjuvazisi ve AK Parti

  • GİRİŞ28.02.2010 09:52
  • GÜNCELLEME28.02.2010 09:52

Bütün bu çekinceleri de ilave ederek bu listeyi önümüze koyup bir tahlil yapmayı deneyebiliriz... Sonuç olarak, bu listenin (tartışmaya açık bir nitelikte olmasına rağmen) ana fotoğrafı büyük ölçüde yansıttığı söylenebilir.

Konunun uzmanı insanlarla yaptığım araştırmaları da göz önünde bulundurarak şunu rahatlıkla söylemem mümkün: 100 Türk zengini içinde ‘AK Parti’ye yakın’ sayılabilecek olanların sayısı 10’u bulmuyor. Kaldı ki, ‘AK Parti’ye yakın’ olarak değerlendirilen kişilerin büyük kısmının servetlerinin AK Parti döneminde değil daha önceden edinilmiş servetler olduğu bir gerçek.

‘AK Parti’ye yakın’ zenginlerin maddi güçleriyle, ‘AK Parti’ye yakın olmayan’ların maddi güçlerini rakamsal olarak karşılaştırdığımızda, AK Parti’ye yakın olmayan kesimin, yüzde 90’dan da daha büyük bir ağırlığa sahip olduğunu görüyoruz.

Bu 100 zenginin 97’sinin İstanbul’da konuşlandığı gerçeğini vurgulamanın da ayrı bir önemi bulunuyor. Bizim yazılarımızda çok sözünü ettiğimiz ‘geleneksel İstanbul burjuvazisi’nin ne olduğunu anlamak bakımından bu listeyi tekrar gözden geçirmekte yarar var.

***

Türkiye’nin en büyük 100 zengini içinde 8 yıldır iktidarda bulunan AK Parti’nin taraftarı olmayanların yüzde 90 gibi bir rakama ulaşıyor olmasından birçok sonuç çıkartmak mümkün.

AK Parti hâlâ ülkenin büyük sermaye gruplarına hükmeden bir durumda değil. ‘AK Parti burjuvazisi’ olarak tanımlanan ve giderek büyüyüp geliştiği, ‘geleneksel İstanbul burjuvazisi’ni tehdit eder nitelik kazandığı söylenen burjuvazi grubunun gücünün (bu grup hakkında sürekli üretilmekte olan tüm şehir efsanelerine rağmen) düşünüldüğü kadar büyük olmadığı da açıkça ortada.

Türkiye’de sanayiye ve ticarete hâlâ ‘geleneksel İstanbul burjuvazisi’ hükmediyor. Sık sık AK Parti’nin sermaye tabanı olarak tanımlanan ‘Anadolu Kaplanları’, bu burjuvaziyle kıyaslanabilecek bir noktada olmaktan uzaklar.

Cumhuriyet yazarı Mustafa Sönmez, geçen yıl yayınlanan bir araştırma kitabındaki değerlendirmesinde bu durumu şöyle tahlil ediyordu: “Sonuçta AKP’nin kendi organik sermayedarlarını yaratmaya çalışmakla beraber, ‘İslami toplum projesi’ne biat etmiş bir fraksiyonun, ekonomik olarak hızla geliştiği ve başta TÜSİAD olmak üzere ‘diğerlerine’ karşı teçhizatlandırılarak ağırlıklı bir güç haline geldiği savı abartılıdır.

‘AKP burjuvazisi’ni olduğundan büyük göstermektir.

Güç hâlâ büyük sermayede TÜSİAD’dadır.”

“...Medyanın da abartmasıyla ortaya sürülen ‘Anadolu kaplanları’ meseleyi niceliksel olarak ölçmeye kalktığımızda bir efsanedir(...) Ama bunların cesametleri, ekonomide tuttukları yer, AKP iktidarı dönemindeki tüm kayırmalara, palazlanmalara rağmen TÜSİAD’a rakip olacak büyüklüğe henüz ulaşmamıştır.” (AKP kitabı, phoenix yayınları s.181-183)
   
***

Yazının devamına bu linkten ulaşabilirsiniz

Oral ÇALIŞLAR / Radikal

Yorumlar1

  • şükrü ertaç 15 yıl önce Şikayet Et
    Bazı yeminli AK Parti düşmanları tersini söyler,. Meydanı boş bulup sallar dururlar yok ikdidara yanaşan köşeyi dönmüş,işte araştırma hiç öyle olmadığını ortaya çıkardı bu zaten belli zengin takımının hemen hemen hepsi laik postalcı,Ak parti düşmanı birçoğu chp,li ondan sonra at kıtırı artık kim yerse yanlız bazı saf halkı kandırıyorlar ona yazık.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat