Leyla Zana ve Suriye düğümü

  • GİRİŞ30.06.2012 09:53
  • GÜNCELLEME30.06.2012 09:53

Leyla Zana, son konuşmasında “Kürt sorunu demeyelim” önerisinde bulunarak, ‘haklar sorunu’ deyimini önerdi. Zana’nın bu gibi noktalardaki bakış açısı farklılığı üzerine analizler yapılabilir, ancak şu an konunun bir diğer boyutu öne çıkıyor.
Çözüm için Başbakan Tayyip Erdoğan’a ilişkin umudunu koruyan Zana’nın Başbakan’la görüşmesi, Suriye ile gerginliğin yükseldiği bir zamanda gerçekleşecek. Bu açıdan bakıldığında, bu görüşme, daha karmaşık, stratejik ve bölgenin geleceğini ilgilendiren bir anlam kazanıyor.
Esad yönetimi, bir açıdan, kendisini baskı altında hissediyor. Miktarı giderek yükselten bazı kumarbazlardaki gibi, çılgınlığa elverişli bir ruh halinden söz edilebilir. Bir başka açıdan baktığımızda ise Esad’ın hâlâ ‘yönetimi sürdürebilir’ bir konumda olduğu düşünülebilir.
ABD ve Avrupa, Esad yönetiminin devrilmesi için ‘düğmeye basmak’ konusunda ciddi tereddütler yaşıyor. Arap Baharı’nın başlangıcındaki kararlılık, süreç Suriye eksenine odaklandığında, yerini bir belirsizliğe bıraktı.
Batı’nın izlediği yolu anlamlandırırken iki etkeni görmekte yarar var: 1) Suriye’de yüzde 10-14 civarında olduğu tahmin edilen bir Hıristiyan topluluk yaşıyor. Irak ve ardından Mısır’da yaşananlar endişe yaratıyor. Irak’ta Saddam döneminde yüzde 4 civarında olan Hıristiyanlar, ABD işgali sonrasında, El Kaide’nin baskı ve saldırılarının da etkisiyle tamamen yok oldular. Mısır’da da, Mübarek’in devrilmesinin ardından kiliselere ve nüfusun yüzde 10’unu oluşturan Hıristiyanlara yönelik saldırılar arttı. Esad’ın yıkılmasıyla birlikte Suriye’de de benzer bir durumun yaşanmasından duyulan endişe, ‘frene basma tercihi’nin temel nedenlerinden biri.
2) Obama’yı ve Avrupalı liderleri endişelendiren bir diğer eğilim, İsrail’in ‘İslamcı yönetimler’ arasında sıkışması. Eski diktatoryal yönetimler, İsrail konusunda uzlaşmacı bir yol izliyorlardı. Şimdi iktidarlara yerleşmekte olan İslamcı partilerin uygulayabilecekleri yeni çizgi, Batı’da ve İsrail’de doğal olarak huzursuzluk yaratıyor.

Köşe yazısının devamını özgün kaynağından okumak için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat