Suya yazdım, olmuyor!

  • GİRİŞ23.11.2011 08:35
  • GÜNCELLEME23.11.2011 08:35

Olmuyor sevdim olmadı, işe girdim olmadı, nereye el atsam elimde kalıyor. Bu sözleri kendinizde ve çevrenizde ne kadar sıklıkla duyuyorsunuz? Gerçekten bütün olumsuzluklar bizi mi buluyor yoksa biz mi gidip onları buluyoruz?

Şahsım adına konuşayım, genelde ben gidip buluyorum. Türküm savaşçı bir soydan geliyorum, korku nedir bilmem, çabuk gaza gelir  frene geç veya hiç basarım. Tevekkülüm çok iyidir, her konuda itinayla hiçbir şey yapmadan bekleyebilir, bütün suçu kadere atabilirim.

Bizim dönemler vereceğim örneği hatırlar. Bir TV kanalının bayan sunucu AIDS hastalığının yoğun olduğu dönemde İstanbul’da röportaj yapıyordu. Birkaç ere “AIDS’li bir bayanla birlikte olur musunuz” diye sorduklarında” Türk Askerine bir şey olmaz, birlikte oluruz” dediler.

Düşünün bir, böylesine süründürücü ve toplum dışına itelenebilecek bir hastalık ve kimin umurunda. Sonrasında acı, hüzün, utanç. Suç, yine kaderin mi ?

İş istiyorum. Geliri bol, çalışması az, makam arabası bir de özel sekreter... Hatta her ay da zam. Niye mi, benim gibisini bulamazsınız ki! Çünkü ben eşsiz ve özelim. Anlayamadığım ise insanlar niye kıymetimi anlayamıyor, niye kapımda sıra olmuyorlar?

Her işi yaparım diyenler acaba niye bir iş yapamadan, yıllarca işsiz geziyorlar, hep mi iş ve işveren suçlu, bu kadar da olmasa gerek değil mi ?

Sevgi ise bambaşka bir facia. Sevgi ölüm ve zulümleri medyanın bitmez konu kaynaklarından. Biz sevdik mi ya ölümüne ya öldürmesine severiz. İlla arabesk tadında olmalı. Acılar olmalı, hüzün olmalı. Esas oğlan gariban, kız zengin ve şımarık olmalı ama sonunda esas oğlan ezmeli kızı. Onun kişiliğinde bizlerde gaza gelmeli, sosyetik haspaları madara etmeliyiz.

Olmuyor, nedense gerçek hayatta böyle olmuyor. Süper iş teklifleriyle gelmiyorlar, yakışıklı delikanlıların lüks arabalarıyla gezmenin sonu, nikah salonunda bitmiyor. Yaşlı erkekleri seven genç kızlar nedense aşkla parayı iç içe seviyor.

Sonrası malum acımasız  patronlar, duygusuz sevgililer, bitpazarına düşmüş duygular. Yok arkadaş bana bir yetki verseler iki günde her şeyi düzeltirim ama birazcık kendime yontarsam kızmazsınız değil mi?

Kimler sulara neler yazmadı ki, ne yalanlar ne vaatler, sonra su aktı inanan öyle baktı. İstemiyorum her vaade inanıp üzülmek yıkılmaktansa, istemiyorum vermeyin de kandırmayın da.

Aslı yok yaylasında binlerce koyunum var. İşime gelen herkese vereceğim derdim ama koyunlarda uyandı artık, gelmiyorlar.

Artık kalemi de suyu da biz elimize alsak nasıl olur ?

Sevgilerimle.

Orhan Çınar - Haber 7
orhancinar01@gmail.com

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat