Sevgili Orhan Çınar,

öncelikle Adana Kızılay Kan merkezimize yaptığınız kan bağışı için tekrar teşekkür eder ve haber7.com’daki köşenizde yayımladığınız objektif gözlemleriniz için size teşekkürü bir borç bildiğimi belirtmek isterim.

Düşünsenize, bağışladığınız kandaki eritrositler (kırmızı küreler) trafik kazası geçirmiş acil bir hastanın ölümden kurtulmasına vesile olmuş ve onun damarlarında halen dolaşıyor olabilir; ya da trombositleriniz(kan pulcuklarınız) kemoterapi almakta olan lösemili bir çocuğun hayati bir kanama geçirme riskini azaltmış olabilir; ya da plazmanızdaki(kanınızın hücresiz kısmındaki) pıhtılaşma faktöleri,pıhtılaşma kusuru bulunan 800 gramlık prematüre bir yenidoğanın hayata tutunmasını sağlamış olabilir;plazmanızdaki antikorlar Kawasaki Hastalığı geçiren 10 yaşındaki bir çocuğun koroner damarlarında gelişecek ve ömür boyu başına musallat olacak bir anevrizmayı(balonlaşmayı) önlemiş olabilir…

Neyse uzatmayayım: Ne güzel bir duygu değil mi muhtaç olan bir insana ihtiyacı olanı vermek,insanların aciz olmaması, filmlerin hep mutlu sonla bitmesi… Evet güzel,fakat ne yazık ki mutlu sonla bitmiyor her zaman!

Çukurova’da yaşamlarını her ay almak zorunda oldukları 1-2 ünite kan ile idame ettiren yüzlerce Talassemi(Akdeniz Anemisi) hastası olduğunu; kemoterapi alan ve sık sık kan tranfüzyonu ihtiyacı olan kanser hastalarını ve çocuklarının hastalığından dolayı zaten bitap düşmüş olan ailelerin,kan temin etme konusundaki,çaresizliğini eşimden (ÇÜTF pediatride) üzülerek dinliyorum.

Hal böyleyken, bağışlanan bir ünite kanın her damlasının ne kadar önemli olduğu bu kadar barizken, kan bağışlama erdeminde bulunan her bağışçı biz Kızılay çalışanlarının olduğu kadar tüm insanlığın da saygısını fazlasıyla hak etmektedir.

Saygılar...

Dr.Nazan Ayana

Sevgili Nazan Ayana ;

Hasssasiyetiniz ve verdiğiniz bilgiler için ben teşekkür ederim. Verdiğimiz veya VERMEDİĞİMİZ bir unite kanın ne kadar önemli olduğunu daha net öğrenmiş olduk.

Peygamberimiz “Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir“ der. Tabi ki bu hadisten sadece yemeği anlamamak gerek. Muhtaçlığın söz konusu olduğu her durumda kardeşlerimize yardımcı olmak ,onların yardımına koşmak dini , vijdani ve insanlık borcumuzdur.

Sevgili okurlarım, bir unite kanın yeri geldiğinde bir hayat kurtardığını biliyoruz. O halde gelin sağlık durumu müsait olanlar, bir unite kan bağışlasın.

Lütfen bunu ukalalık olarak anlamayın. Ben geçmişte iki unite kan bulabilmek için ne zorluklar çekildiğini yakinen bilen birisi olarak . Bağışlanan kanın ne kadar değerli olduğunu bilmekteyim

Inşallah kana muhtaç olmazsınız ama muhtaç olanlarıda unutmayalım.

sevgilerimle

Orhan Çınar'la PAYLAŞIM / Haber 7
orhancinar01@gmail.com