Ekrem İmamoğlu ile ilgili devletin tespiti? Radara takılan temaslar!

  • GİRİŞ26.10.2025 09:18
  • GÜNCELLEME26.10.2025 11:28

İBB eski Başkanı Ekrem İmamoğlu ile seçim kampanyalarını yürüten iletişim danışmanı Necati Özkan’ın isimleri “casusluk” soruşturmasıyla ilgili yürütülen dosyaya da dahil edildi. “Casusluk faaliyetinde bulunmak” suçlamasıyla gözaltına alınan Tele1’in kurucusu Merdan Yanardağ’ın da sorgusu aynı dosya kapsamında devam ediyor. Yazıyı kaleme aldığım saatlerde yolsuzluk soruşturmasından tutukluluğu devam eden İBB eski Başkanı İmamoğlu’nun casusluk iddialarıyla ilgili bugün sorguya alınacağı ifade ediliyordu.

FETÖ BAĞLANTILI İSTİHBARAT ELEMANI

Türkiye’nin gündemi bir kez daha üst üste açılan oldukça karmaşık soruşturma dosyalarıyla meşgul… “Ekrem İmamoğlu Suç Örgütü” ifadesi kullanılarak açılan savcılık soruşturmasının kilit ismi FETÖ bağlantılı istihbarat elamanı Hüseyin Gün. Soruşturma, “casusluk” suçundan tutuklu bulunan Hüseyin Gün’e ait kripto dijital materyallerin ele geçirilmesiyle başladı. Gün’ün birçok yabancı ülke istihbarat görevlisiyle yakın temas kurduğu tespit edildi.

MİT ve İstanbul Emniyeti’nin yaz başından beri birlikte yürüttüğü operasyonda İngiliz ve ABD istihbaratına çalışan Hüseyin Gün’ün kripto telefonundan pek çok önemli bilgiye ulaşıldı. Gün’ün kriptolu telefonunda yabancı istihbarat servisleriyle bilgi paylaşımlar yapıldığı tespit edildi. Hüseyin Gün’ün ‘yabancı ülkeler lehine ajanlık faaliyetlerinde bulunurken iç karışıklıkları finanse ettiği de anlaşıldı.

FETÖ DE VAR BYLOCK DA

Bir yabancı istihbarat görevlisi ile FETÖ mensupları tarafından kullanılan Bylock Talk and Chat benzeri dışarıdan erişilemeyen Wickr adlı kripto haberleşme programı üzerinden yazışmaların yürütüldüğü anlaşıldı. Wickr isimli haberleşme programında "jupiter1881" rumuzunu Hüseyin Gün’ün, "Bluestar81" rumuzunu Ekrem İmamoğlu’nun seçim kampanya direktörü Necati Özkan’ın kullandığı bilgisine ulaşıldı.

Kayıtlara göre Gün, İngiliz İstihbarat Servisi MI6’den aldığı talimatları, Ekrem İmamoğlu’nun seçim kampanyasını yürüten Necati Özkan’a iletiyordu.

Elde edilen bilgilere göre Merdan Yanardağ ise yabancı istihbarat servisleriyle görüşüp seçimleri manipüle etmeye yönelik eylemleri yürüten isimdi.

Hüseyin Gün’ün, İBB soruşturması kapsamında Kandıra Cezaevi’nde tutuklu bulunan Necati Özkan ile örgütün amacı doğrultusunda, 2019 Yerel Seçim kampanyasında iş birliği yaptığı, seçim bölgelerine ilişkin analiz yaparak seçmen profili çıkarıp strateji belirledikleri öğrenildi. Dosyadan medyaya yansıyan bilgilerde ikilinin özellikle seçmenlere ait gizli bilgilerin yabancı istihbarat servisleri ile paylaşılmasında rol aldıkları da görülüyor.

Ulaşılan bilgiler sadece bunlarla da sınırlı değildi;

NECATİ ÖZKAN VE HÜSEYİN GÜN'E AİT OLDUĞU DEĞERLENDİRİLEN MESAJLAR'DA İBB’NİN KOPYALANAN VERİ TABANI İTİRAFI DA ÇIKTI

Hüseyin Gün’ün, Necati Özkan’la yazışmaları, Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını aldıktan bir gün sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin veri tabanı kayıtlarının elektronik olarak kopyalanmasıyla ilgili konuşmalar yaptıkları da anlaşılıyor.

Gün’ün telefonundan bazı bakanların toplantılarda gizlice çekilmiş fotoğraflarının da ele geçirilmesi başka planların yapıldığını da gösteriyor.

Soruşturmanın kilit ismi Hüseyin Gün, geçmişi ve oldukça karanlık bağlantılarıyla da dikkatleri çekiyor. Gün aynı zamanda FETÖ’nün elebaşlarından Mustafa Özcan’a da çok yakın bir isim.

ÜVEY OĞLU DEŞİFRE ETTİ, MİT ÇÖZDÜ

Hüseyin Gün’ü üvey oğlu Ü.D.A'nın şikâyeti deşifre etti. Aktarılanlara göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuran Ü.D.A., üvey babasının İsrail, İngiltere ve ABD lehine ajanlık yaptığını söyleyip Gün'e ait kriptolu telefonu ve el yazılı dokümanları savcılığa teslim etti.

Hüseyin Gün’ün yakalanmasından sonra ele geçirilen elektronik cihazlarındaki verilerin güçlü şifre ve kriptoyla korumaya alındığı tespit edildi. MİT’in şifre ve kriptoları çözmesi ile cihazlardaki casusluğa ilişkin bilgi ve belgelere erişim sağlandı. Gün yeniden sorguya alındıktan sonra adı geçen kişilere operasyon başlatıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kampanya direktörü Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ hakkında da “casusluk suçlaması” kapsamında inceleme başlatıldı.

Elbette bu iddiaların her biri yargı sürecinde netleşecek. Olanları detaylarıyla özetlediğimize göre gelelim asıl konumuza;

Türkiye’de siyasetin yabancı ülkeler ve istihbarat servisleri eliyle dizayn edilmeye kalkışılması bugüne özgü bir durum değil. Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı tüm krizlerde, “dış mihrak” operasyonlarının izine rastlamak da tesadüf değil. Kartların bu kadar açık oynanması bir meydan okuma olarak yorumlanabilir. Karşımızda kullanışlı aparatlarımızın, ajanların ve medyanın kesiştiği çok katmanlı bir tablo var.

Hüseyin Gün’ün MI6 ve ABD istihbaratıyla temas halinde olduğu, hatta yer yer “talimat alışverişi” yaptığı, İstanbul’a gerekli talimatları ilettiği yazışmalar ‘patron kim’ sorularını da beraberinde getiriyor.

Kriptolu telefonlar, gizli yazışmalar, seçim stratejileri ve veri sızıntıları…

Peki mesele yalnızca bilgi sızdırmaktan mı ibaret?

Kesinlikle hayır.

Asıl hedef Türkiye’nin yönetimini ele geçirmek toplumu istedikleri gibi dizayn etmek.

Dolayısıyla bu dosyaya öylesine bir “casusluk soruşturması” gözüyle bakmanın imkânı yok. 

Hele dosyada adı anılan kişi Ekrem İmamoğlu’ysa…

İNGİLİZ BÜYÜKELÇİ İLE GİZEMLİ GÖRÜŞME

İmamoğlu’nun 24 Ocak 2022'de yoğun karlı bir İstanbul gününde İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott ile Balıkçı Kahraman restoranında gözlerden ırak buluşmaya bu soruşturma dosyasıyla yeni bir anlam yüklenebilir. Kim bilir. İstanbul’un felç olduğu saatlerde yaklaşık 3 saat süren görüşmeyle ilgili sorular cevabını bulabilir. Ya da Batılı misyonlara İmamoğlu’nun karşılıklı gerçekleştirdikleri ziyaretlerin belki de çok başka anlamları vardı. Gerçekten sıradan bir diplomatik temas mıydı, yoksa yürütülen planın parçası mıydı? Bilemiyoruz. Bu soruların cevabını yürütülen soruşturmaların sonunda öğreneceğiz. Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen yargı süreci bizi nereye götürecek göreceğiz.

Asıl önemli olan Ekrem İmamoğlu ile ilgili devletin neyi tespit ettiği;

EKREM İMAMOĞLU İLE İLGİLİ DEVLETİN TESPİTİ

Siyasi hırsların, dış bağlantıların ve medya ilişkilerinin iç içe geçtiği bu karanlık hikâye, yakın bir zaman önce devletin üst düzey güvenlik kaynaklarına yönelttiğim önemli bir sorunun cevabını da hatırlamamı sağladı:

Geçmişte başka devletler tarafından satın alınan devlet adamlarımız ve siyasilerimizle ilgili bir konuşmanın tam ortasında Ekrem İmamoğlu ile ilgili devletin bu yönde tespitleri olup olmadığını sormuştum.

Ekrem İmamoğlu’nun yabancı devlet adamları ve temsilcileriyle temaslarının mahiyeti toplum kadar benim de merak ettiğim konular arasındaydı.

Bir grup gazetecinin de bulunduğu bir ortamda muhatabımızın cevabı aynen şöyle oldu;

“Bu yönde birkaç temaslarını tespit ettik.

Devletin bazı önemli tespitleri oldu.”

Bu ifadelerden Ekrem İmamoğlu ile ilgili devletin takibi olduğu anlaşılıyor.

Bir taraftan da ulusal güvenliğin korunması adına İmamoğlu’nun devletin radarına takıldığı da teyit ediliyordu aslında... Muhatabımız o gün başka detay vermemişti ama bugün ortaya çıkanlar puzzleın parçalarını tamamlıyor.

Kendi adıma ifade etmeliyim; İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in yürüttüğü soruşturmanın iddianamesinde de bu yönde gelişmeler olabileceğini bekliyordum.

“İddianamenin yazılması niye bu kadar uzadı” diyenler meselenin günden güne dallanıp budaklanmasına baksalar yeter.

‘’Başı İstanbul’da olan ahtapotun kolları daha nerelere kadar uzanacak’’ (RTE) göreceğiz.

Dün Türkiye Yüzyılı Buluşmaları Kapanış Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamdolsun hem içeride hem de sınırlarımız ötesinde yaptığımız hamlelerle ülkemizi tüm tehlikelerden uzak tutmayı başardık. Pek çok oyun oynadılar. Muhalefetteki aparatlarını da kullanarak her yolu denediler.” şeklinde bir ifade kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Muhalefetteki aparatları” diye bahsettiklerinden biri Ekrem İmamoğlu mu?

İngiltere de 50 yıla yakın bürokrasinin ve yargının içinde görev almış Türkiye dostu bir ismin unutamayacağım sözleriyle cevaplayalım; “Bütün planlarını Ekrem İmamoğlu’nun iktidarı üzerine kurdular.

İstanbul üzerinden Türkiye’yi avuçlarının içine alma, ele geçirme planları yapıyorlardı.

İmamoğlu planı bozulunca tüm operasyonu durdurmak zorunda kaldılar. Ama şimdilik…”

Suçlamalar, casusluk soruşturmasına tepki gösteren Dilek İmamoğlu’nun, “Roma’yı da Ekrem yaktı” sözleriyle geçiştirilecek ironik hafiflikte değil.

Roma’yı bilemem ama Ekrem İmamoğlu’nun boyundan büyük işlere kalkışarak kendisini ateşe attığı kesin…

 

Osman Ateşli – Haber7

X: @oatesli

NSosyal: @osmanatesli

Yorumlar22

  • 000 3 saat önce Şikayet Et
    ajan imamo. açığa çıktı . ingilizlere başka ajan lazım ..
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Misafir 3 saat önce Şikayet Et
    Ekrem İmamoğlu ilk tanımaya baslanildigi dönemde çok tehlikeli bir figür demiştim.yanilmadigima sevindim
    Cevapla Toplam 9 beğeni
  • Selim 3 saat önce Şikayet Et
    Hakimlerin ve mahkemelerin hepsi imamoğluna bütün davalardan beraat veriyor.
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • Misafir 3 saat önce Şikayet Et
    Bu işlerden bir şey çıkmayacağını operasyonun ilk günü söylemiştim zamanda beni haklı çıkarıyor bütün davalardan tek tek beraat edip aklanıyor milletin karşısına mağdur kahraman olarak çıkacak korkarım ki
    Cevapla Toplam 8 beğeni
  • Meriç 3 saat önce Şikayet Et
    Bu Ekrem o zamanlar dinlenmeli takibe alınmalıydı.şuan aynı şeyi yeni seçilen Kıbrıs başkanı için de geçerli
    Cevapla Toplam 9 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat