Şu Interpol ve Kırmızı Bülten meselesi

  • GİRİŞ24.12.2014 09:37
  • GÜNCELLEME25.12.2014 08:57

Interpol, uluslararası kriminal polis teşkilatının kısaltılmış adı.Uluslararası seviyede suçların önlenmesi, bastırılması, sanıkların izlenmesi, ilişki kurduğu kişilerle irtibatlarının tespit edilmesi, yakalanması, tutuklanması ve iade edilinceye kadar devam eden işlemlerin yürütülmesi ile yetkili bir kuruluş... Suçla mücadele, soruşturma ve cezalandırma konuları her bir ülkenin egemenlik yetkisinin uzantılarıdır. Bu konudaki hassasiyet, ulus devlet olup olmamaya, liberal, muhafazakâr veya çevreci hükümetlerin yönetimde olup olmamasına pek bağlı değil. Her ülke cezalandırma yetkisi konusunda oldukça kıskançtır. 

Hem kendi vatandaşının suç işlemesi sırasında, hem de yabancı uyruklu kişiler devlete karşı suç işlerken buna şahit olabiliriz. 
Bazen yabancı uyruklu bir kişi bir ülkede suç işlemiş olabilir. Veya bir ülkenin vatandaşı kendi ülkesine suç işlerken yurtdışında olmuş olabilir, ya da işledikten sonra yurtdışına çıkmış olabilir. Her durumda o ülke kendi vatandaşının iadesini talep eder. Sanık yabancı uyruklu kişi ise, o ülkenin egemenlik alanına girdiği andan itibaren yakalanır ve yargılanır. Interpol bu konuda kolaylaştırıcı bir uluslararası kurumdur. 
Türkiye bakımından süreç şöyle işliyor. Savcılık Türkiye sınırları dışında bulunan bir sanık hakkında yakalama talep eder. Hâkim bu talep hakkında karar verir. Yakalama kararı çıkarıldığında resmi yazı ile durum Adalet Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne gelir. Oradan resmi yazı Emniyet Genel Müdürlüğü Interpol/Europol Daire Başkanlığı’na iletilir. Kırmızı Bülten çıkarılması için Interpol Genel Sekreterliği’ne talep iletilir. 
Bu talebe olumlu cevap verildiğinde kırmızı bülten çıkarılır. Kırmızı bülten çıkarılması için yakalama kararının ve buna dayanak oluşturan soruşturmanın “politik, dini, askeri ve ırki” saiklere dayanmaması gerekir. 

Kırmızı bültenin çıkarılması o kişinin uluslararası düzlemde yakalanması, tutuklanması ve ardından iade edilebilmesinin imkânı anlamına gelir. 
Kırmızı Bülten rejimi her ülkenin kendi ulusal mevzuatına göre farklı değerlendirmeye tabi tutulabilir. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’da kırmızı bülten sanığın yerinin tespitiyle sınırlı bir fonksiyona sahiptir. Yer tespiti yapıldıktan sonra eğer ABD ile yakalama müzekkeresi çıkaran ülke arasında suçluların iadesine ilişkin bir ikili anlaşma var ise, bu ülkeden iade talebinin gönderilmesi beklenir. Yoksa yakalama veya tutuklama söz konusu olmaz. 

Diğer ülkelerde ise Kırmızı Bülten genelde yakalama müzekkeresi gibi işlem görür. 
Diğer bir husus ise şudur. Sanık, vatandaşı olmadığı bir ülkede suç işlemiş ve kendi ülkesine dönmüş ise, hakkında Kırmızı Bülten de çıkarılsa da, ülkenin kendi vatandaşını iade etmemesi ilkesi gereğince bu bülten pek bir işe yaramaz. Velev ki, bu kişi ülke sınırları dışına çıkmış olsun. 

yazının devamı için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat