‘Üçbuçuk soysuza’ pabuç bırakmamak…
- GİRİŞ29.10.2025 09:22
- GÜNCELLEME30.10.2025 08:58
“İsrail’in gücü dünya Yahudilerinin yoğun bir şekilde dayanışmasının sonucudur. Bizim zayıflığımızın sebebi ise tam tersidir. Bölünmüşlüğümüzün ve anlaşmazlıklarımızın sonucudur. Birlik her zaman bölünmüşlükten etkilidir.”
Bu söz, Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç’e ait…
Bugün yeryüzünde hangi tefrik kuyusunu eşelesek altından mutlaka ama mutlaka bir Yahudi lobisi veya onun vekâletçisi Evanjelistler çıkar.
Bu gerçeği sarsılmaz bir ‘kader’ olarak görüp teslim olmak büyük bir ahmaklıktır. İsrail dediğimiz en küçük Anadolu şehrinden bile ufak bir devletin sekiz milyarlık dünyaya hükmediyor olmasının sebebi ortada; Aliya’nın da dediği gibi, “bölünmüşlük ve anlaşmazlıklarımız.”
Siyasetten ekonomiye, medyadan kültüre, spordan yapay zekaya, dijital platformlardan en kılcal sivil toplum hareketlerine kadar Siyonizmin sızmadığı bir alan yok.
İran’ın eski Cumhurbaşkanı Ahmedinejad itiraf etmişti: “MOSSAD operasyonlarına karşı koymak üzere istihbarat servisimizde bir karşı birim kurmuştuk ancak bu birimin liderinin İsrail gizli istihbaratına da çalıştığını yani çift taraflı ajan olduğunu öğrendik.”
***
Cumhuriyet’in ilk yıllarında Ankara’yı etkisi altına alan Yahudi lobisi baskısını hatırlayın...
Dünyanın önde gelen Siyonist liderleri, “Yahudiler için en uygun vatan toprağı Anadolu’dur, yeni Türk yönetimine bağlılıklarımızı bildirmeliyiz” mealinde açıklamalar yapıyor hatta en bilinen isimlerden Moiz Kohen, “Kemalist din telakkisi” fikrine uygun olarak “Türk’ün Yeni Amentüsü”nü yazıyordu.
Diyeceksiniz ki, “köprünün altından çok sular aktı…”
Öyle değil!
İsrail’in Gazze’ye yaşattığı barbarlık ve soykırım ortada iken…
Ve dünyanın bütün vicdanları bu vahşete karşı kenetlenip Siyonizm karşıtı tavırlarını haykırırken…
Hemen yanı başımızda, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, 3-6 Kasım tarihleri arasında “Avrupa Hahamlar Konferansı” düzenleneceği açıklandı. Konferansta, İbrahim Anlaşmaları ve bütün dünyada yükselen Siyonizm karşıtı faaliyetlere karşı alınacak tedbirlerin görüşüleceği bilgisi verildi. Düşünün, tarihinde, “İslâm Konferansı”nı düzenleyen şehir şerhi bulunan Bakü –bile- ne hale getirildi! Fakat çok şükür, yükselen tepkiler üzerine, konferansın “güvenlik gerekçesiyle” başka bir tarih ve başka bir yerde yapılacağı bilgisi verilerek iptal edildi.
Çok şükür…
***
Şunu söylemek istiyorum…
Diyelim ki, siyasî irade tepkilere aldırış etmese idi, ne olacaktı? Tarihin hiçbir döneminde hiçbir İslâm beldesinde yapılamayan bir ihanet tiyatrosuna kardeş bildiğimiz Azerbaycan ve onun nazlı şehri Bakü ev sahipliği yapacaktı…
Dünyanın en büyük Yahudi göçü 1492’de Osmanlı’ya geldi. Kabul. Hata mıydı? Evet. Çünkü bunun bedelini 1917’de acı bir şekilde ödedik…
Şimdi başka bir gündemimiz daha var:
Papa 14. Leo, 27-29 Kasım tarihlerinde Türkiye’ye geliyor. Hristiyanlık tarihinde önemli bir yeri olan birinci İznik Konsili’nin 1700. yıldönümü törenlerine katılacak. İznik’teki törenin ardından İstanbul’a geçerek Sultanahmet Camii’ni -lütfen- ziyaret edecek. Aynı gün Volkswagen Arena’da düzenlenecek ayini yönetecek!
Papa 14. Leo, ülkemizi ziyaret edecek beşinci papa… 2014’te Papa Franciscus, 2006’da Papa 16. Benediktus, 1979’da Papa 2. Ioennes Paulus ve 1967’de Papa 6. Paulus’un ziyaretleri var.
Bu ziyarete turistik bir seyahat olarak mı bakmamız gerekiyor yoksa teopolitik bir hedefi var mı? Elbette var!
***
Birinci İznik Konsili, Hıristiyanlık tarihinin önemli dönüm noktalarından biri. M.S. 325 yılında Roma İmparatoru I. Konstantin tarafından Bithynia’da (İznik) toplanmıştır. Hem teolojik hem de siyasî sonuçları vardır. Hıristiyanlığın temel inançları bu toplantıda belirlendi; “İsa Mesih’in Tanrı’nın oğlu olduğu” inancı resmen bu konsilde ilan edildi. Böylece Teslis (Baba, Oğul, Kutsal Ruh) inancı resmiyet kazandı. Toplantı sonunda “İznik Akidesi” (Nicene Creed) adı verilen inanç bildirgesi hazırlandı. Kiliseler arasındaki ‘iç birlik’ ve otoritenin sağlanması açısından önemli olan bu bildirge bugün Katolik, Ortodoks ve Protestan kiliseleri tarafından okunur ve tatbik edilir. En önemlisi ise bildirge ile Hıristiyanlığın “ortodoks” yani “doğru inanç” çizgisi benimsenmiş oldu. Kilise hiyerarşisi burada tanımlandı, devletin de din üzerindeki etkisi başladı.
***
Bütün bu detayları neden anlatıyorum?
Elbette, konsildeki Arius-Athanasius tartışmalarına, Doğu ve Batı kiliseleri arasındaki görüş ayrılıklarına, teolojik ve teopilitik sonuçlarına dikkat çekmek için değil…
Çok basit ifadeyle…
Yeni bir düzen arayışı, Siyonist yeniden yapılanma, Evanjelist tahakküme esir olma gibi bütün insanlığı tesiri altına almaya başlayan Yeni Dünya Düzeni’nin kodlarına dikkat çekmek istediğim için…
Hepi topu Fatih Kaymakamlığına bağlı Fener Rum Patrikhanesi’nin hiç olmadığı kadar büyük bir özgüvenle ‘ekümenlik’ sıfatını nasıl kullandığına bir cevap olsun istediğim için…
Gazze turnusolu ile bütün niyeti açığa çıkan ve ayağına kurşun sıkan İsrail’in gerçek hedefinin ne olduğuna dikkat çekmek için bundan söz ediyorum.
Trabzon’da düzenlenen Uluslararası Horon Festivaline en çok neden Yunanlıların katıldığını ve sonuç itibariyle bu etkinliğin Pontus-Rum ideolojisini yükseltmek tuzağıyla nasıl aleyhimize döndürülmeye çalışıldığına dikkat çekmek için yazıyorum.
(Romantik bir milletiz. Dünyada örneği görülmeyecek denli hoşgörülü, tahammüllü, sevgi dolu bir milletiz. Öyle ise şimdi sıra bizde… Rumeli’nde, Batı Trakya’da.. daha da Batı’da, Türk’ün olduğu bütün coğrafyalarda…)
Bizlere, “UFO görmüş masum Türkler” gözüyle bakanlara karşı bir tepki oluşturmak muradıyla söz ediyorum.
O sebeple, “üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık” yapmayı reddeden bir millet olduğumuzu hatırlatmak için söz ediyorum.
Ey mütekabiliyet!
Geldinse üç kere vur…
Özcan Ünlü / Haber7
Yorumlar6
-
Orhan
2 gün önce
Şikayet Et
İçimizdeki soysuzlarla baş edemiyoruzki
Beğen
Cevapla
Toplam 1 beğeni
-
Zafer
3 gün önce
Şikayet Et
Yüreğinize sağlık
Beğen
Cevapla
Toplam 3 beğeni
-
Ayşe Sağır
3 gün önce
Şikayet Et
İbrahim anlaşmaları, İznik Konsili, teopolitik, evanjelist, ekümenlik, zağarlık, mütekabiliyet kelimelerini araştırıp meseleyi iyice anlamamızı sağlayan dikkat çekici, okuru silkeleyen bir yazı. Kaleminiz daim olsun.
Beğen
Cevapla
Toplam 5 beğeni
-
Türk
3 gün önce
Şikayet Et
Hocam çok güzel anlatmışsınız. Allah sağlık versin. Rabbim bizlere birlik , kuvvet ve dirayet versin.
Beğen
Cevapla
Toplam 5 beğeni
-
Aga
3 gün önce
Şikayet Et
Ağzına sağlık
Beğen
Cevapla
Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle