Böyle buyurdu AB!

  • GİRİŞ07.02.2022 09:12
  • GÜNCELLEME07.02.2022 10:03

Avrupa Komisyonu Yapısal Reform Destek Bölümü Genel Müdürü Mario Nava yerel ve taraflı bir gazetemize yaptığı açıklamada “"İki devletli çözüm, BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla uyumlu olmadığı için Avrupa Birliği tarafından kabul edilebilir değil. Bu çözüm, BM çerçevesinde yapılan ve üzerinde anlaşmaya vardan onlarca yıllık çalışmayla tezat teşkil eder. Birleşmiş Milletler göstergelerine göre iki Kıbrıs toplumu eşittir ve öngörülen iki toplumlu, iki bölgeli federasyon siyasi eşitlik ilkesine dayanmaktadır?” açıklamasını yapmış. Daha doğrusu “Buyurmuş.”

Ben doğdum doğalı Kıbrıs siyasetinin içindeyim, hiçte Mario Nova’nın kafadan attığı gibi “siyasi eşitlik” görmedim.

Avrupa Komisyonu Yapısal Reform Destek Bölümü Genel Müdürü olan Mario Nava herhalde Kıbrıs konusu içine zembille inmiş olmalı ki, yıllardır Avrupa Birliği’nin Kıbrıslı Türklere siyasi eşitlik temelinde hiçbir zaman yaklaşmadığını görememiş. Avrupa Birliği’nin her zaman ve koşulda Kıbrıslı Rumları adanın temsilcisi, Kıbrıslı Türkleri de Rumların tanıttığı gibi, adadaki azınlık olarak gördüğünü ve uygulamalarını da Rum tavsiyesine göre yaptığını bugüne değin hiç fark etmemiş maalesef.

Dolayısıyla Genel Müdür Mario Nava’nın açıklaması, tamamen taraflı, gerçeklerden uzak ve yok hükmündedir.

Müdür Nava hamaset yapacağına, koltuğunu garantilemek için abilerinin sözlerini tekrarlayacağına açık ve net olarak, Avrupa Birliği’nin hangi konularda adadaki iki toplumun eşit olduğu gerçeğini ortaya koyarak, siyasi eşitliğe dayalı uygulama yaptığını mertçe, somut örnekler vererek açıklamalıdır.

Avrupa Birliği hellim konusunda bile, Kıbrıslı Türklerin eşitliğini göz ardı ettiğini, Kıbrıslı Türklerin ürettikleri hellimin tescilini, güzel bir ayak oyunu ile Rum tarafının onayı ve denetimine tabi tuttuğunu siyasetle ilgili herkes bilmektedir.

Avrupa Birliği, hellim konusunda Rum Tarım Bakanlığı’nı iki toplumun eşit olduğu ilkesinin dışına çıkarak “yetkili makam” olarak görmesi, Kıbrıslı Türklerin imal ettiği hellimin AB iç pazarına ihracatında Müdür Nava’nın var olduğunu iddia ettiği siyasi eşitlik ilkesinin dışında bir uygulamadır.

Kıbrıs adasında, Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türklere karşı 21 Aralık 1963 günü başlattıkları silahlı saldırılar, katliamlar ve soykırımdan başlamak üzere günümüze değin, aradan geçen 59 yılda ben, Avrupa Birliğinin, Kıbrıslı Türklere “Kıbrıs adasındaki siyaseten eşit iki toplumdan bir tanesi” şeklinde ve düzeyinde hiçbir yaklaşım ve siyasi tavır görmedim.

Nava’nın açıklamasının aksine Avrupa Birliği’nin, Kıbrıs Rum tarafını Kıbrıs Adasının sözde “tek devleti ve temsilcisi” olarak görmesi, Kıbrıs Türk halkına ise sadece bir “toplum” muamelesi yapması, Kıbrıs meselesinin özü ve bugüne değin de sonuçsuz kalmasının en büyük nedenlerinden biri olduğunun en bariz göstergesidir.

Kıbrıslı Rumlar 1 Mayıs 2004 günü Avrupa Birliği’ne yasadışı olarak kabul edilirken, Annan Planı döneminde AB’nin Kıbrıslı Türklere verdiği sözleri tutmaması ve bunun üstüne ilave olarak da Kıbrıslı Türklere sormadan, onayını da almaya gerek görmeden “Adanın tümünün AB’nin toprağı” olduğunu 10. Protokole yazması, Avrupa’nın sömürgeci anlayışına uygun bir durum ve yüz karasıdır…

Dünyadaki en büyük katliamları gerçekleştirmiş, milyonlarca insanı sömürge yönetimi ile ezmiş Avrupa Birliği’ne söylenecek tek söz vardır: Bize gqölge etme başka ihsan istemez!

TRT, "KIBRIS ZAFERE DOĞRU"

TRT, "Kıbrıs Zafere Doğru" dizisi ile Türk halkına mükemmel bir hizmet verdi.  Yıllardır Rumlar tarafından başarılı bir şekilde dünya gündeminden uzak tutulan ve bizlere dahi unutturulmaya çalışılan Kıbrıs'ta,  Rumların Kıbrıslı Türklere uyguladıkları soykırımı, katliamları ve şiddeti gözler önüne sermiş, hatırlatmış, haklılığımızı ortaya koydu.

Bu dizi de önemli olan TRT'nin ortaya çıkardığı, gözler önüne serdiği Kıbrıs gerçeği ve uğradığımız saldırlar ve katliamlardır. Tarihimiz açısından çok önemli olan bu büyük eserin içinde bazı kişilerce var olduğu iddia edilen hatalar, dizinin taşıdığı önem içinde yok hükmündedir ve hiç bir ciddi değeri yoktur.  

1963-1974 arasında bu olayları birebir yaşamış, Mücahitliğini 1970-73 yılları arasında Gazimağusa'da yapmış ve Barış Harekatına Mücahit olarak katılmış bir Kıbrıs Türkü olarak TRT'ye ve bu eserde emeği geçen herkese teşekkür eder, hepsini gönülden kutlarım. 

AB'nin, Yunanlıların ve Rumların KKTC'yi yok etmek ve yıkmak için yıllardır, aramızda satın aldıkları kişilerle birlikte verdikleri çabayı yerle bir eden bu muhteşem eseri, lekelemek ve kötülemek için çalışanlar bilmelidirler ki, bilerek veya bilmeyerek Kıbrıs davasına büyük zarar vermektedirler.

İyi ki varsın TRT’miz, iyi ki varsın anavatanımız Türkiye’miz.

İzleme adresi: https://www.youtube.com/watch?v=ILGxzOlYitU

Prof. Dr. (İnş Müh), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN

Akademisyen, Kıbrıs İlim Üniversitesi

KKTC III. Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı

Yorumlar1

  • Cafer Öztürk 2 yıl önce Şikayet Et
    İyi ki sizde varsınız çok değerli Ata Atun hocam. Kuzu postuna bürünmüş kurt misali hergün başka bir yalan ortaya atan AB yetkilileri ve Rumların maskelerini düşürüyorsunuz.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat