Mavi Marmara davası ortadan kalkar mı?
- GİRİŞ26.03.2013 09:25
- GÜNCELLEME26.03.2013 09:25
İsrailli yetkililere karşı açılan ceza davası, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam etmektedir. Geçen hafta sonu gündeme gelen, Mavi Marmara gemisi ile ilgili özür ve tazminat sözlerinin duyulmasından sonra, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın son bulacağının söylendiği görülmektedir.
“Hukuk devleti” ve “kuvvetler ayrılığı” ilkelerinin geçerli olduğu ülkemizde, açılan bir ceza davasının ne şekilde son bulacağı, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda gösterilmiştir. İki hükümetin görüşmesi, bir hükümetin diğerinden ve mağdur ülke vatandaşlarından özür dilemesi ve hatta tazminat ödemeyi taahhüt etmesi, birden fazla insanı kasten öldürme iddiası ile açılan ceza davasını ortadan kaldıramaz.
Mavi Marmara gemisinde meydana gelen olayla ilgili ceza davası, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame ve İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan iddianamenin kabulü ile başlamıştır. Bu davanın bitmesi, ancak ilgili Mahkemenin bu konuda vereceği karara ve bu kararın kesinleşmesine bağlıdır.
Yabancı sanıkların sorguları henüz yapılamamıştır. Bu sorguların, ya İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi huzurunda veya adli yardım kapsamında İsrail ile işbirliği yapılmak suretiyle tamamlanması gerekir. Çünkü prensip olarak, sanığın yokluğunda kamu davası açılabileceği halde, sanığın sorgusu yapılıp savunması alınmaksızın hakkında açılan ceza davasının bitirilebilmesi, yani sanığın yokluğunda davanın görülebilmesi mümkün değildir.
Bunun yegane istisnası, Mahkemenin sanıklar hakkında mahkumiyet dışında bir karar verecek olması veya para cezası ve/veya müsadere kararı vermesi halinde gündeme gelebilir ki, bunun da takdir ve değerlendirmesini ilgili Mahkeme yapacaktır. Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 193. maddesinin 2. fıkrası ile 195. maddesinde öngörülen bu istisnai durumlarda, sanıkların sorgularının yapılması beklenmeyip, yokluklarında dava bitirilebilecektir.
Bunun dışında, maddi hakikate ve adalete ulaşmak amacıyla açılan birden fazla kasten insan öldürme suçunun işlendiği iddiası ile açılan bir kamu davasının, özürle ve/veya ödenecek tazminatla ortadan kaldırılabilmesi mümkün değildir. Belki bu konuda yargı faaliyeti dışında akla gelebilecek istisna, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından çıkarılacak bir kanun kapsamında sanık İsrailli yetkililerin affedilmesi olabilecektir.
İsrail Hükümeti'nin, Türk Hükümeti nezdinde Türk Milleti'nden hangi gerekçe ile özür dilediğine ve tazminat ödemeye hazır olduğuna dair siyasi tartışmalar bir yana bırakılıp, hukukun gereğinin yerine getirilmesi engellenmemelidir.
İnsanlarımızı öldürenler bulunmalı ve yargı önüne çıkarılıp hesabı sorulmalıdır. Maddi hakikate ulaşmak ve saldırının sorumlularından hesap sorulması amacıyla açılan ceza davası sonuçlandırılmadan adalet sağlanamayacağı gibi, Türk Milleti ve saldırıda hayatını kaybedenlerin yakınları huzura kavuşamayacaktır.
ersansen@hotmail.com
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol