Türkiye’nin Dönüşümü ve AK Parti
- GİRİŞ14.08.2025 08:31
- GÜNCELLEME15.08.2025 09:12
14 Ağustos 2001’de kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet tarihinde ülkemizin demokratikleşme, modernleşme ve kalkınma serüveninin en belirleyici mimarı olmuştur.
Kuruluştan günümüze geçen 24 yıllık süre, bir siyasi hareketin başarı hikâyesi olduğu gibi, demokratikleşmeden ekonomik dönüşüme, güvenlikten diplomasiye, savunma sanayi ve kamu hizmetlerinin etkin ve verimli sunumundan sosyal politikalar ve sektörel kalkınmaya kadar geniş bir yelpazede ülkemizin dönüşümünün ifadesidir.
AK Parti’nin yürüttüğü siyaset, geçmişin kırılganlıklarını onarmayı, toplumsal güveni güçlendirmeyi ve Türkiye’yi ulusal ve uluslararası arenada saygın bir aktör hâline getirmeyi amaçlamıştır.
AK Parti’nin iktidara gelmesiyle Türkiye, sivil iradenin güçlendirilmesine öncelik veren bir döneme adım atmıştır. Seçim sistemi reformları, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, kadın ve gençlerin siyasete katılımının artırılması gibi adımlar, demokratik süreçlerin etkinliğini yükseltmiştir.
Vesayet odaklarının tasfiyesi, darbeler ve muhtıralarla mücadele, sivil otoritenin köklü biçimde güçlendirilmesini sağlamıştır.
Bu süreç, yalnızca siyasal istikrarı artırmakla kalmamış, toplumsal güvenin ve vatandaş-devlet bağının derinleşmesine katkı sunmuştur.
AK Parti’nin 24 yıllık iktidarında güvenlik, ulusal kalkınmanın temel ön koşullarından biri olarak ele alınmıştır. PKK başta olmak üzere, FETÖ ve DAİŞ gibi terör örgütleriyle yürütülen kararlı mücadele, bu günkü huzur, güvenlik ve esenlik ortamına bizleri ulaştırmıştır... Güvenlik politikalarında hedef, kısa vadeli istikrar temini değil, uzun vadeli kalkınmanın ve toplumsal refahın da temini olarak ortaya konmuştur.
Günümüzde bir devlet politikası haline getirdiğimiz, PKK terör örgütünün kendisini feshettiği ve silahlarını bıraktığı bir noktaya gelen Terörsüz bir Türkiye yaklaşımı, hem bölgesel barışa hem de toplumsal dayanışmaya hizmet eden stratejik bir vizyonun ifadesidir.
Siyasette ve hükümetlerde AK Partili yıllar, Türkiye’nin savunma ve teknoloji alanında bağımsızlık yolunda atılımlar yaptığı bir dönem olmuştur. Yerli ve milli savunma sanayi projeleri, insansız hava araçları, ileri teknoloji deniz ve kara sistemleri, elektronik harp sistemleri ve uydu programları ile Türkiye, stratejik özerklik kazanmıştır.
Bu projeler, yalnızca askeri güç değil, aynı zamanda ülkenin inovasyon kapasitesinin ve küresel rekabet gücünün de göstergesi olmuştur. Savunma sanayi, ulusal ekonomiyi güçlendiren ve genç mühendisler ile bilim insanlarını geleceğe hazırlayan bir alan hâline gelmiştir.
Üretim, sanayi, tarım, enerji ve hizmet sektörlerinde gerçekleştirilen kapsamlı reformlar, Türkiye’yi sürdürülebilir kalkınma yolunda ilerleten temel faktörler olmuştur.
Tarımda modern sulama sistemleri ve teknolojik dönüşümler, üretim kapasitesini artırmış; sanayi ve teknoloji yatırımları, yerli üretim ve inovasyonu teşvik etmiştir.
Enerji alanındaki projeler, enerji güvenliği ve sürdürülebilirlik açısından kritik kazanımlar sağlamıştır. Yenilenebilir enerji projeleri, enerji bağımsızlığı ve sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştiren kritik adımlar olmuştur. Ülkemiz dünyanın en büyük ve güvenli enerji otobanı haline gelmiştir.
Türkiye, ekonomik dinamizmi artıran ve toplumsal refahı destekleyen bütüncül bir yaklaşımı benimseyerek, krizlere karşı direnç geliştirmiştir.
Dijitalleşme ve e-Devlet uygulamaları, vatandaş ile devlet arasındaki iletişimi dinamikleştirerek karar alma süreçlerine katılımı artırmıştır.
Mega ulaşım projeleri, şehircilik ve altyapı yatırımları, vatandaş odaklı hizmet sunumunu güçlendirmiş; şeffaflık ve erişilebilirlik anlayışını yaygınlaştırmıştır.
Kamu hizmetlerinde kalite artışı, vatandaşın günlük yaşamında doğrudan hissedilen bir dönüşüm sağlamış ve devletin toplum üzerindeki güvenilirliğini artırmıştır.
Her bakanlık kendi çalışma alanında büyük başarılara ulaşmış, dönüşümleri yaşatmıştır… Modern şehir hastaneleri, genel sağlık hizmetleri ve pandemi yönetimindeki etkin uygulamalar, toplum sağlığını koruyup yaşam kalitesini yükseltmiştir.
Eğitim reformları, dijital altyapının güçlendirilmesi ve üniversitelerde Ar-Ge kapasitesinin artırılması, bilgi toplumu yolunda kritik adımlar olmuştur.
Kara, demir, hava ve deniz yollarındaki mega projeler, ekonomik entegrasyonu güçlendirmiş ve Türkiye’yi bölgesel bir lojistik merkez hâline getirmiştir.
Sanayi Bakanlığı faaliyetleri kapsamında, Ar-Ge teşvikleri, yerli üretim ve inovasyon destekleri, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artırmıştır. Ticaret Bakanlığı her ay dış ticarette rekor rakamlar açıklayabilmektedir. Türk turizmi hedeflerin üzerine çıkmıştır…
Türkiye, AK Parti dönemi boyunca diplomasi alanında tarihi bir dönüşüm yaşamıştır. Ülke, bölgesel ve küresel meselelerde çözüm üreten bir aktör hâline gelmiş, barışa katkı sağlayan girişimleri ile saygınlığını artırmıştır.
Cumhurbaşkanımızın liderliği, Türkiye’nin kriz yönetimi, arabuluculuk ve uluslararası işbirliklerinde merkezi bir rol oynamasını sağlamıştır. Türkiye, hem bölgesel güvenliği destekleyen hem de insani yardımlarla uluslararası barış ve istikrarı güçlendiren bir ülke olarak tanınmıştır.
AK Parti’nin 24 yıllık yolculuğu, geçmişten günümüze elde edilen kazanımlarla yetinmeyen, yarınları daha da iyi hale getirmeyi amaçlayan, bunun için çabalayan ve bunu gerçekleştirecek bir vizyoner anlayışla devam edecektir.
Önümüzdeki dönemde yüksek teknoloji, yeşil enerji, eğitimde kalite odaklı reformlar ve bölgesel liderlik kapasitesinin pekiştirilmesi, Türkiye’nin 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşmasında belirleyici olacaktır.
Bu vizyon, yalnızca ekonomik veya siyasi bir hedef değil; toplumsal refah, güvenlik, barış ve diplomaside etkinlik odaklı bütünsel bir kalkınma stratejisinin ifadesidir.
AK Parti eliyle oluşturulan 24 yıllık deneyim, birikim, kurulan altyapı, sektörel başarılar ve kazanılan toplumsal güven, ülkemizin önünde yükselen ufku aydınlatmaktadır.
Bu tarihsel yolculuk, yalnızca bir siyasi hareketin değil, tüm milletimizin gururla sahiplenebileceği bir dönüşüm hikâyesidir.
Gelecek, Türkiye’nin dinamizmi, kazanılan tecrübeler ve kararlılıkla yürünecek yeni yollarla şekillenecek; barış, istikrar ve refahın teminatı olmaya devam edecektir.
Çok yaşa AK Parti…
Teşekkürler Recep Tayyip Erdoğan.
Teşekkürler bu 24 yıl boyunca ülkemizin gelişmesinde ve kalkınmasına omuz veren, destek veren AK Partililer. Teşekkürler istikrar içinde kalkınmanın asil mimarı ve asıl başaranları aziz milletimiz…
Prof. Dr. Zakir AVŞAR / Haber7
Yorumlar15