Düellonun galibini MHP belirler
- GİRİŞ27.09.2008 12:28
- GÜNCELLEME27.09.2008 12:28
Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere AKP’lilerin üst üste gelen yolsuzluk iddiaları karşısında durmuş oturmuş ve sonuç alma garanti olan stratejileri olduğu söylenemez. Örneğin bütün olup bitenlerin sorumlusu olarak Doğan Grubu’nu göstermek ve bu grubun CHP ile ittifak halinde hükümete karşı bir karalama kampanyası yürüttüğünü söylemek başta epey iş yaptı. Fakat Başbakan olayı abartıp bazı gazetelerin boykot edilmesini istemekle bu kozunu büyük ölçüde kaybetti.
Dengir Fırat’ın Kılıçdaroğlu ile düelloyu kabul etmesi de ilk bakışta çok akıllıca bir hamleydi. Fırat herhalde Başbakan’ın onayını almıştı. Erdoğan da herhalde Fırat’ın Kılıçdaroğlu’nu alt edeceğine emindi. Böylelikle CHP Grup Başkanvekili’nin Şaban Dişli, Deniz Feneri gibi konularda dile getirmiş olduğu iddialar da karartılmış olacak daha önemlisi bundan sonra yeni dosyalarla kamuoyunun karşısına çıkması engellenebilecekti.
Ama hesaplar tutmadı. Kimin yenip kimin yenildiği tartışmalarını bir kenara bırakacak olursak, önceki günkü tartışma Kılıçdaroğlu’na çok geniş bir meşruiyet alanı tanıdı. Buna bağlı olarak hem bugüne kadarki iddiaları daha ciddiyetle değerlendirilir, hem de bundan sonra gündeme getireceği dosyalar merakla beklenir oldu.
Birçok yazımda Erdoğan ile Baykal’ın birbirlerini beslediklerini yazmıştım. Ama kapatma davasıyla bu “al gülüm ver gülüm” oyunu sona ermek durumunda kaldı. Dava sonrasıysa yeniden bu ikili oyuna dönmeleri pekala mümkündü ancak Kılıçdaroğlu’nun devreye girmesiyle birlikte CHP’liler (ve Baykal) önlerinde alabildiğine geniş bir alanın bulunduğunun nihayet farkına vardılar. Özetle Erdoğan Baykal’dan son derece memnundu, ancak Kılıçdaroğlu’ndan aynı ölçüde rahatsız olduğu ortadadır.
Gözler MHP’de
Peki bundan sonra ne olacak? Yakın gelecekte, yani yerel seçimlere girerken öncelikle iki soru belirleyici olacak:
1) Türkiye’de de bir Deniz Feneri davası açılacak, buna Kanal 7’nin üst düzey isimleri ve Zahid Akman dahil edilecek mi?
2) CHP yeni, aynı ölçüde inandırıcı ve etkili dosyalar bulabilecek mi?
Tabii istim üzerindeki Baykal ve CHP’lilerin zafer sarhoşluğu içinde ipin ucunu kaçırma ve inandırıcılığı olmayan iddialarla bıkkınlık yaratma ihtimallerini AKP’lilerin de CHP’ye yeni dosyaların sızmasını ve tabii geniş kapsamlı bir Deniz Feneri davasının açılmasını engellemek için ellerinden geleni yapacaklarını da akıllarda tutmak gerekiyor.
Fakat yolsuzluk tartışmalarının yerel seçimlerde, AKP’nin oy kaybına neden olacak şekilde etkili olabilmesi için işin içine mutlaka üçüncü bir gücün, bilhassa MHP’nin de girmesi şart. Zira AKP, CHP’nin salvolarının ardında aslında “ideolojik nedenler” bulunduğu, daha açık söylemek gerekirse, kendilerine sırf muhafazakâr kimlikleri nedeniyle saldırıldığı yolunda propaganda yapar ve daha önce defalarca örneği görüldüğü gibi sağa yönelimli seçmenleri büyük ölçüde ikna edebilir öyle ki bu sayede oyu azalmadığı gibi pekala artabilir de.
Ortada “merkez sağ” diye bir şey de kalmadığına göre, AKP’nin oyunu tersine çevirme hamlesini bertaraf edebilecek yegane gücün MHP olduğu görülüyor. Aslına bakılacak olursa MHP lideri Bahçeli seçim kampanyasında AKP’ye sadece terör ve yolsuzluk konularında yüklenmiş ancak somut olarak iddialar dile getiremediği için bu strateji fazla verimli olamamıştı. Seçim sonrasında da Bahçeli istikrarlı bir şekilde “siyasi” çatışmalardan uzak kalıp, hatta türban olayında AKP’ye omuz verip yolsuzluğu ön plana çıkarmaya çalıştı ancak akılda kalacak herhangi bir iddiayı gündeme getirmedi.
Dolayısıyla MHP, CHP ile birlikte iktidar partisini yolsuzluk konusunda köşeye sıkıştırma niyet ve potansiyeline sahip. Ancak CHP ile ittifak ediyor, hatta özdeşleşiyor görüntüsü vermek de istemeyeceklerdir. Çünkü seçim öncesi AKP sürekli olarak “MHP=CHP” diye propaganda yapmış ve hayli de başarılı olmuştu.
MHP’nin önümüzdeki dönem nasıl bir strateji izleyebileceğini de yarın tartışalım.
RUŞEN ÇAKIR - VATAN
Yorumlar8
-
eren istem
17 yıl önce
Şikayet Et
tiyatro. Dediğiniz gibi ikisi de birbirinden besleniyor. mevcut atışmalar 2002'den beri ikisinin de işine geliyor. Ülkede laik-anti laik kutuplaşması özellikle yaratılıyor; bununla da farklı siyasi akımların gelişmesinin önüne geçilmek isteniyor.
Beğen
Cevapla
-
mehmet aslan
17 yıl önce
Şikayet Et
sabodajcı ruşen. ruşen chp nin hangi zafer sarhoşluğundan bahs ediyorsun kılcdar oğlunun elinde gazede güpürlerinden başka bir şey yokdu bir adet mahkeme kararı vartı oda davaları karıştırtı hangi mahkeme hangi karar anlıyamatık aslında kılıcdar oğluda anlıyamadı ve olayı anladamatı anlaşılan dersine iyi calışamadı birde mhp manivelami ki erken ele alan kullanır kerci mhp alışkındır 1991 lerdenerdal ve sülümanın tetikcisi mhp.
Beğen
Cevapla
-
metin yılmaz
17 yıl önce
Şikayet Et
gri. ak parti giderek gri pati oluyor. Yolsuzlukların üzerine gidemedikçe bir başka partiye gerek zaten kendi kendine eriyor!
Beğen
Cevapla
-
Fırat Haspolat
17 yıl önce
Şikayet Et
Hedef Siyaset Kurumu. Türkiye'de yabancı güçler operasyon yapacağı zaman önce siyasiler tasfiye edilir. Şimdi de bir operasyon yürütülmektedir ve operasyon sonucunda AK Parti gider , meydan bize kalır diyen CHP ve diğer partiler yanılıyor. Tabii operasyon ile CHP tasfiye edilmek de isteniyor olabilir!
Beğen
Cevapla
-
burak demir
17 yıl önce
Şikayet Et
el cevabım-2. fakat akp ye yakın medya ve akp nin ileri gelenleri yaklaşık 10-15 tane sosyolog ve psikolog eşliğinde seçimlere çalışmış ve MHP seçmeninin oyunu alabilmek için uğraşmışlardır ve uğraşmaktadırlar...her olayı ve haberi MHP=chp zihniyetine çekme çabasının da bu psikolog ve sosyologların kısmende olsa başarıya ulaşmış bir planı olduğunu görmekteyiz...fakat akp ve şakşakçı madyası şunu unutmamalıdır...madem İslami kesimi temsil ediyorsunuz o zaman oy toplamak için firavuna dahi peygamber gözüyle bakmayın...
Beğen
Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle