Türkiye’deki eylem ve saldırılarda MOSSAD izi

  • GİRİŞ13.02.2024 08:02
  • GÜNCELLEME13.02.2024 08:02

Küçükçekmece’de AK Parti’nin seçim çalışması sırasında yapılan saldırıyı medyadan hepimiz takip ettik. Saldırının ipuçlarında ne gizli, bu eylemde asıl hedef neydi? Gelin birlikte analizini inceleyelim.

Eğer hedef dernek ise neden bir siyasi faaliyet sırasında gerçekleşiyor? Ayrıca neden tam seçim üzerinde Çağlayan Adliyesi’nde yaşananlar ve beraberinde bu gibi olaylar artmakta? Şehir içi yüksek ses getiren cinayetler, Kuzey Irak’ta verdiğimiz şehitler ve çok daha fazlası…

Orta Doğu merkezli hiçbir terör eylemi spontane gerçekleşmediği gibi bu tarz eylemler de öncelikli olarak bir keşif-istihbarat ve ön çalışma yapıldığı da biliniyor. PKK, DEAŞ, El-Kaide gibi, terör örgütleri hedeflerini rastgele seçerken, sipariş üzerine kaotik ortam oluşturmak için düzenlenen eylemlerde de adları sık sık geçer.

Mesela DHKP/C gibi Marksist-Leninist terör örgütleri, genellikle uzun namlulu silah kullanır ve mutlaka yabancı istihbarat merkezli destek unsurlarından lojistik ve alt yapı desteği sağlar. Eylem yapılan ülkede istihbarat üzerinden mesaj verirler.

Bu gibi hücresel terör örgütleri çok yönlü destek ve kaynak istihbarat ile sahada yaşam alanları üzerinden zemin bulurlar. Organize örgütlerde, çetelerde de bu tür silahlar vardır. Bu durum saldırganların imkan/kabiliyetleri ile ilgilidir…

Marjinal ve hücre tipi örgütler için, şiddet eylemlerinin birincil önemi “propagandanın” en etkili aracı/yöntemi olmasıdır. Hedefin rastgele seçilmesi; seçilen hedef/hedefler dışındaki insanların etkilenmesinde hassasiyet gösterilmemesi, eylemin toplumda sebep olduğu/olacağı korkunun yaygınlaşıp, derinleşmesi; toplumun bütününün etkilemesinin sağlanmasıdır. Bu eylem yöntemi PKK’ya aittir. DHKP/C gibi terör örgütleri, iddiaları ve amaçları üzerinden -en azından planlanırken- seçilmiş, sembolik hedeflere yöneliktir…

Ne var ki ortada böyle bir eylem varken, Sn. İmamoğlu bu eylemi kendi siyasi zaviyesinden değerlendirerek, hafifletmeye, karartmaya çalışması siyaseten basiretsiz ve sorumsuzca davranmasının karşılığıdır. Siyaset tecrübesi olan akil insanlar, soğukkanlılıkla bilgi merkezli yaptığı yorumla seviyesini belirler.

Terör örgütlerinin ülkemizde, sansasyonel ve daha etkin ve yaygın eylemleri gerçekleştirdiğini unutmayalım. Terör örgütlerinin örgütlü yapısı ve potansiyeli, toplumsal ve politik desteği, lojistik imkan ve insan kaynakları ile zemin bulmasında sıkça tartıştığımız bir konudur. Ne yazık ki bu durumlar karşısında toplumsal bilinç yetersizdir. Bu gibi olumsuzluklar varken örgütün eylem gerçekleştirme ihtimali kuvvetle muhtemeldir…

Bu tür terör eylemleri konjonktürle ilişkilendirilerek, terör uzmanı olmayan kişilerin değerlendirmesi son derece sakıncalıdır. Terör olaylarını magazinleştirmek bu ülkeye yapılacak en büyük ihanetlerin başında geliyor.

Terör örgütleri için, siyasi, ekonomik vs. gibi öneme haiz dönemlerdeki eylemler, sansasyonu yükseltmek, kitlesine ve muhataplarına ve destekçilerine etkili mesaj amacı gütmesindendir. Bir başka amacı da kargaşa, kaos ve kutuplaşmanın derinleştirilmesi için, gizli servislere sahada rahat operasyonel zemin oluşturmasıdır.

Foreign Affairs’in bazı yorumlarını geçtiğimiz günlerde inceledim. Bazı kaynaklarda Orta Doğu merkezli yeni yapılanmaya ihtiyaç duyulduğunu, yabancı makalelerde Türkiye’yi doğrudan hedef olarak gözettiğini görmekteyiz. İsrail merkezli bazı yayınlarda, Türkiye’nin yıpratılması gerektiği ve uzun vadeli yıpratmayla yorgun bırakılması adına, terör üzerinden Türkiye’nin gerilmesi için çalışılması gerektiği açıkça ifade edilmektedir.

Türkiye’nin son saldırılarda çok şehit vermesi ve buna benzer terör olaylarında doğrudan Batı’nın ve İsrail’in sağladığı istihbarat kaynakları üzerinden zemin sağlandığı gözetilmiştir.

Bir başka analiz yazısında, doğrudan Türkiye’de siyasetçi, gazeteci ve aydınların öldürülmesi, kaotik ortamın sağlanması için daha çok eyleme doğrudan destek ve teşvik edilmesi çağrısı yapılmıştır. Bu son saldırılarda birçok ipucu İsrail’i ele vermektedir. Gazze ve Filistin hesaplaşması adı altında doğrudan Türkiye tehdit edilmektedir. Yorumları takdirinize bırakıyorum.

Vesselam…

Yeni Akit

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat