Moderniteye karşı başkaldırı

  • GİRİŞ04.06.2013 07:49
  • GÜNCELLEME04.06.2013 07:49

Hafta sonunda  İstanbul'da Taksim Gezi Parkı tartışmalarının gölgesinde başlayan kargaşa  çok kısa zamanda  Anadolu'nun  pek çok ilinin de katılımı ile ülke sathına  yayılmış ve  sosyal olaylardaki  kelebek etkisi  baş döndürücü hızla  kendini  göstermiştir.

Meydana gelen hengame kimilerine göre  eski günlerin  özlemini  duyanların  tezgahı; kimilerine göre  çevreyi koruma içgüdüsü ile  toplanan  bir avuç vatanseverin  ateşlemesi ile anlık oluşan bir kalkışma; kimilerine  göre  İktidarın  ben bilirim ve tepeden  inmeci  yaklaşımlarına göre sivil itaatsizlik  hareketi; kimilerine göre ise derin devletin zinde kalmayı  başarmış uzuvlarının tezgahı ve gövde gösterisidir.

Sebebi ne olursa olsun, protestoların aldığı boyuta,  çevreye verilen  tahribata , atılan sloganlara, yapılan konuşmalara, polisle girilen  çatışmalara  bakıldığında  hiç te masum  bir hareket  olmadığı ortadadır. Ancak  burada  kötü niyetli  protestocu ya da provokatörler kadar krizi yönetmekte ve  kamuoyunu  bilgilendirmede  yetersiz kalan  yerel yönetim ve kamu idaresinin de  kabahatini atlamamakta yarar gördüğümü belirtmek isterim.

Sosyal medya  yanlış ve kasıtlı  haberlerle  kaynıyor,  ufacık  ve  üç beş kişi ile  başlayan  bir protesto  boyut değiştiriyor kamu güvenliği için tehlikeli bir hal alıyor ve konu ile doğrudan  ilgili  yerel yöneticiler  pasif bir şekilde sadece olayların  büyümesini ve  yayılmasını  izliyorlarsa  burada  oturup  iyice düşünmek gerekmektedir.

Bir diğer konuda  Taksim ve Beyoğlu gibi kozmopolit yerlerin durumunun  doğru  analiz edilmesidir. Bu bölgeler    gündüz    milyonlarca  insanın  akınına  uğramakta  ve  arka sokakları uyuşturucu ve  fuhuş mafyasının  kurtarılmış  bölgeleri olarak faaliyet göstermektedir. Suç üreten bu bölgeler için  yapılacak  en doğru  proje  buraların  cazibe merkezi olmaktan ziyade  tenhalaştırılması ve  cazibe merkezi olmaktan  çıkartılması  projesi olsa gerek. Oysa  yarım ağız  geri adım  atılsa da  ifade edilen  AVM  yapıldığı takdirde  bölge  dışarıdan binlerce  insanı  bünyesine çekecek ve  bu suç örgütlerinin  ekmeğine yağ sürecektir.

Kana atımca aslında   tepkilerin  bu kadar  hızla ve   çığ gibi  büyümesinin  altında  yatan  en önemli sebep son  yirmi  ve özellikle son on  yılda  ekonomik gelişme ile birlikte  ülke sathına  yayılmış rant anlayışı  ve bunun neticesinde  hilkat garibesi  yapılaşma  ve şehirleşme çalışmalarının  insanlarda  sebep olduğu  bunaltının patlama  noktasına gelmesi  ve  infilak etmesidir. Evet başta  İstanbul olmak üzere ülkemiz genelinde  tüm şehirlerimiz (siyasi bir anlamı  olmadan  ifade edeyim ki)  ehliyetsiz, duygusuz, ruhsuz   ve  liyakatsiz kişilerin  elinde   modernlik adına  tarihinden uzaklaştırılmakta  ve her geçen gün insanoğlu için yaşanılmaz  bir boyut kazanmaktadır.  

Son yirmi yılda  vücuda getirilen yapılara baktığımızda   şehircilik yaklaşımımızın  öznesi  maalesef insan ve insanın tabii ihtiyaçları olmaktan çıkmış, yerini rant anlayışına bırakmıştır. Rantın  egemen bir anlayış olarak  öne çıktığı  şehirler ise trafik keşmekeşi,  yeşil fakirliği, gürültü, beton kirliliği, kargaşa vs. ile  insanlar için  yaşanılması imkansız bir hüviyet kazanmaya başladığından   anlık patlamalara da  zemin hazırlar hale gelmiştir.

Gelinen nokta  itibari ile şehirlerimiz için  iş işten geçmeden  sorunun  çözümü  nedir  dediğimizde  çözümün  adresi insan ve  insani  değerler olacaktır. Evet    halk  ve hükümet olarak bütün tarafların referans olarak  ideolojileri değil, insani  değerleri  alma erdemini  göstermesi  pek çok çözümü imkansız olan  sorunu  çözüme kavuşturacak insanların  yaşama sevincini artıracak, gerginlikleri, aşırılıkları  törpüleyecek   ve  pek çok  cinnet vakasını gündeme gelemeden önleyecektir. Herkes için  yaşanabilir  şehirlerde  insanın daha  mutlu olacağı, daha verimli olacağı  daha başarılı olacağı  herhalde hepimizin mutabık olduğu bir olgu olacaktır. O halde  neyi bekliyoruz harekete geçmek ve hatalarımızı  düzeltmek için...

Şahin Nursaçan/Ekotrent

Yorumlar1

  • zeki hakim 10 yıl önce Şikayet Et
    din düşmanları cami yapılmasın diye . bu olayların vitilini kim ateşle di çok merak ediyoruz.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat