İftarda hurma mı kayısı mı?

  • GİRİŞ15.08.2010 23:09
  • GÜNCELLEME15.08.2010 23:09

Türkiye’de yaşayan Müslümanların evine, Ramazan ayı dışında neredeyse hiç Hurma girmez. Ramazan ayında ise her sofrada Hurma bulunur.

Hurma ile iftar açmanın yanlış olduğunu iddia etmiyorum. Ancak birkaç yıl önce bir arkadaşım bana öyle bir soru sordu ki, şaşırıp kaldım.

“Peygamber efendimiz, Mekke – Medine’de değil de, Malatya’da yaşasaydı, iftarını Hurma ile mi açardı, kaysı ile mi?”

Bu soruyu soran arkadaşımdan, buna benzer birçok şaşırtıcı soru ve bakış açısı dinlediğim için, cevap vermedim.

Şaşkınlığımı anlayan arkadaşım, sorunun cevabını kendisi verdi. “Peygamberimiz Malatya’da yaşasaydı, iftarda kaysı yerdi. Çünkü O, yerel ekonomiyi desteklerdi! Malatya halkının alın teri ve geçim kaynağı olan kaysı çöpe atılırken, yurt dışından Hurma getirip iftar açmayı sevap görmek, İslamı’ın vermeye çalıştığı mesajları doğru okuyamamaktır.”

Aldığım cevap karşısında sustum ve güldüm. Yıllar önce başka bir hocamdan dinlediklerim aklıma geldi. “İslam düşmanları, İslam’ın her emrine karşı gelir ancak hac ibadetine karşı gelmezler. Çünkü Müslümanların hac ibadetinden en büyük parayı onlar kazanır” demişti. Sonra, halen kulaklarımda çınlayan örnekler vermişti. “Hac’dan getirilen seccade, takke, tespih gibi hediyelerin markalarına bir bakın. Kore’nin takkesi, Japon’un tespihi, Çin’in seccadesi gelir. Böylesi bir ekonomik kazanç sağladıkları hac ibadetine tabi ki karşı gelmezler.” Bunları anlattıktan sonra da, “Parmaklarınızla tespih çekmeniz daha hayırlıdır” demişti.   

İsrail, Ramazan ayında Hurma satarak çok iyi para kazanıyor. Dünyada ki Müslümanlar, İsrail’den gelen Hurmalara para vermez diye, sattıkları Hurmanın adını Kudüs Hurması koymuş.

Ramazan gelince, tüm reklamlar iftar merkezli oluyor. Coca-Cola firması, birkaç yıl önce reklamlarını “Sordum sarı çiçeğe” ilahisinin fonuyla yaptı. 

Üretemeyen taklit eder.

Dini bilgilerimizden üretemediğimiz için, var olan bilgiyi taklit etmekten başka bir şey yapmıyoruz. Sayın Ali BULAÇ, taklit etmenin kötü sonuçlarıyla ilgili ilginç bir örnek veriyor.

Önceki yılarda Türkiye’deki dindar muhafazakarların Coca-Cola’ya karşı rezervleri vardı. ColaTurka, yani bize ait olan kola geldi ve kola tüketiminde yüzde 60 artış oldu. Fakat bu yüzde 60’lık artış, Coca-Cola’nın tüketiminde oldu. Çünkü insanlar önceleri ColaTurka içtiler, sonradan iki sebepten dolayı Coca-Cola’ya döndüler. Birincisi bize ait olan kola diğeri gibi kaliteli olmuyor, insanlar alıştıktan sonra daha kalitelisini istiyorlar. İkincisi, insanlar markete veya bakkala gittiklerinde ColaTurka istiyorlar, yok ise, “ver bir Coca-Cola” diyorlar; çünkü alışmışlar. Coca-Cola’yı ColaTurka’dan başka hiçbir şey meşrulaştırmazdı. Nitekim Coca-Cola firması, “ColaTurka’nın piyasaya girmesi bizim için iyi oldu pazarımızı genişlettik” diyor. Dindar muhafazakar zihin, üretici değil tüketicidir. Hiçbir şey üretmiyor, her şeyi İslamileştirip yeşile boyuyor, sahte bir meşruiyet sağlıyor. 

* * * * * *

Konumuz ne Coca-Cola ne de Hurma. Müslümanların yaşadıkları yüzyılın, yaşadıkları bölgenin şartlarına göre değil, ezberledikleri, alıştıkları din üzerine yaşamalarıdır. Mübarek Ramazan ayında elimize daha çok Kur’an alıyoruz. Daha çok Kur’an okuyor ve dinliyoruz. Kur’an’ın en çok üzerinde durduğu, “Atalarınızdan öğrendiğiniz din!” ve “Düşünmez misiniz? Akıl etmez misiniz?” uyarıları, Kur’anı anlama çabamızda yolumuzu aydınlatmalı.

Kur’anı anlamaya çalışırken, büyüklerimizden öğrendiklerimizle yetinmemeliyiz. Ana kaynak, en temiz kaynak, en saf kaynak, Kur’an’da anlatılanlar hakkında düşünmeliyiz. 

* * * * * * 

Peygamberimiz, yerel ekonomiyi desteklerdi diyen arkadaşım bana çok farklı ufuklar açmış nadir dostlarımdan birdir. Bu ve benzeri sorularla bana ufuk açan arkadaşım, evlenince eşiyle de dini konuları konuşmaya başlamış. Eşi, geleneksel olarak aileden, hocalardan duyduğu dini bilgilerin bir çoğunun, eşi tarafından farklı yorumlandığını görmüş.

Bir gün dayanamamış ve eşine, “Din adına ezberlediğim, öğrendiğim, okuduğum birçok bilginin yanlış, eksik veya abartılı olduğunu fark ettirdin bana. Seninle evlendikten sonra imanım sarsıldı!”

Bu soruya arkadaşım okkalı bir cevap vermiş:

“İman, sarsılmaktır hayatım!”

Sait ÇAMLICA / haber7
www.saitcamlica.com
saitcamlica@gmail.com

Yorumlar9

  • seyyid ali battal 13 yıl önce Şikayet Et
    sayın yazar teşekkürler. nihayet PEYGAMBERİ ANLAYAN BİRİNİN YAZISINI OKUDUM.tekrar tekrar teşekkürler. İSLAMI bez ve yiyecek dini yapan gafillere cevap olsun .birilerine sorma ihtiyacı hisseden kıralık beyinler,sizde iyi düşünün islam hiç peygamber gelmedende kavranabilecek kadar fıtri bir dindir.ancak hz.peygamber herkonuyu tamamlayarak aramızdan ayrıldı. İSLAM SOSYAL ADALETTİR .GÜZEL AHLAKTIR. Gerisi teferruat.
    Cevapla
  • abdullah 13 yıl önce Şikayet Et
    gereksiz bir yazı. çok saçma bir yazı olmuş bunu ancak islamdan sünnetten bi haber olanlar yazar
    Cevapla
  • veysel 13 yıl önce Şikayet Et
    Hurma/Kayısı -1. Peyagmber efendimiz (sav) malatyada yaşasaydı öncelikle malatya efendimize göre hazırlanırdı. kaysıya hurmadaki bütün üstün meziyetler verilir. KAyseriye tarihi süreç içinde bir kutsiyet verilir. oranın çeşitli kültürler arasında ezilmemesini sağlardı Allah. Yani dünya yaratıldığından beri kayserinin tozu bile Allah resuluna göre düzenlenir hazırlanırdı. Ondan sonrada efendimiz kaysıyı ümmetine tavsiye ederdi. Hiç bir olay bir öncekindne vyea sonrakindne bağımsız bağlantısız değildir
    Cevapla
  • yusuf dursun 13 yıl önce Şikayet Et
    ORUÇU HURMA VEYA SU İLE AÇMAK SÜNNETTİR.. İYİ bir fetva hocası oruçu hurma veya su ile açmak sünnet olduğunu beyan etmiştir müslüman kardeşlerimiz eğer hurma bulamıyor iseler mutlaka su ile oruçlarını açsınlar böylece sünnete uymuş olurlar tüm islam aleminin hayırlı ramazanlar geçirmesini dilerken zor durumda bulunan pakistanlı kardeşlerimize ALLAH sabır versin pakistanlı müslüman kardeşlerimiz yardım bekliyor lütfen duyarlı olalım yardımlarımızı esirgemeyelim.
    Cevapla
  • veysel 13 yıl önce Şikayet Et
    zihni bulanık müslümalar. Bu Kayısı / Hurma işi bizim zamnada gelse Takım elbise giyer Kıravat takar düşüncesine benzemiş peygamberimiz (s.a.v) efendimiz ile ilğili uygulamaları, tavsiyeleri ile ilğili bir takım yorumlar icap ediyorsa Ehline sormak lazım Arkadaş ve dostlar bu konuda ne kadar ehil Mesela Nureddin Yıldız,Ebubekir Sifil,Emin Saraç hocaefendi,Hali İbrahim Kutlay gibi ilk akılma gelen hocalarımız var iken onlardan istifade etmeli zihnimizi ve kalbimiz yormamalıyız.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat