Çinli Mercedes Geely Echo CK - GALERİ

  • GİRİŞ29.06.2009 20:16
  • GÜNCELLEME29.06.2009 20:16
Ne var, beğenmediniz mi? Beğenmeyen beri gelsin. Her şeyin Çinlisi yapılır da Mercedes’in yapılmaz mı sandınız.
 
(CLK+CLS) – SL eşittir ECHO CK. Alın size Çin malı Mercedes. Formül bu kadar basit.
 
Gözler biraz CLS, burun azıcık CLK.
 
Espri bir yana, Çin malı denince bir vurun abalıya modasıdır almış gidiyor.
 
Aman da ucuz ise adidir, güvenli değildir, arıza yapar, başa beladır. Liste uzar gider.
 
Elbette Çin malını temize çıkaracak halim yok fakat mevzubahis Geely olunca söyleyecek birkaç sözüm olacak.
 
Çin malı otomobiller hakkında çok merak edip çok soran çevremde bir hayli insan var. Okuyucular da zaman zaman Çin arabaları hakkında yazmamı istiyorlar.
 
Geçtiğimiz günlerde Anadolu Grubu bünyesinde Türkiye’ye getirilen Geely’nin Echo CK modelini kullanma imkânım oldu.
 
Otomobille ilk karşılaşmam 2008 Autoshow Uluslararası Otomobil Fuarı’nda olmuştu. Stantta boy gösteren Echo CK ve Familia Sedan modelleri tüm heybetiyle Avrupalı rakiplerine göz kırpıyordu. Fuarlar bir anlamda görsel show ise bunu layıkıyla yerine getirmenin gururunu taşıyorlardı.
 
Geely, uzun yıllar motosiklet üreten bir firma. 1997’den beri de Çin ve dünya pazarına otomobil üretiyorlar. Yanlış hatırlamıyorsam şu anda beş farklı modelle arzı endam ediyorlar.
 
Geely, Türkiye’de ise 2008’in son çeyreğinde satışa sunduğu iki modelle yer aldı. Bunlardan biri dışarıda Geely MK bizde Familia olarak geçen orta sınıf modeli, diğeri ise konuğumuz Echo CK.
 
Çin’in üretim yapan en büyük özel sektör kuruluşu Geely ve Türkiye’nin en büyük ticari gruplarından Anadolu Grubu’nun işbirliğiyle Türkiye’ye getirilen bu modeller, Anadolu Grubu’nun kendine güvenini ve cesaretini gösteriyor öncelikle. Bunu 3 yıl 100 bin km garantisiyle zaten ortaya koyuyorlar.
 
Geely Echo nasıl bir otomobil?
 
Kaputunda barındırdığı motoru biraz araştırdım. 16 Valve EGI 2000 Geely motorun Çin üretimi olduğu dışında pek bir malumat edinemedim. Zira 1342 cc motor sakin ve hızlanma bakımından oldukça iyi değerlere sahip. Bunda 1165 kg.lık boş ağırlığında etkisi büyük kuşkusuz.
 
Aracın direksiyon ve vites tepkileri yerinde. Şehir içi kullanımda bir zorluk yaşatmıyor.Yüksek hızlarda bazı Uzak Doğulu muadillerinde hissettiğim güvenlik zaafını da fazla hissetmedim. Aracın en fazla merak ettiğim viraj hakimiyeti ve yol tutuş güvenliği konusunda da ortalama sonuçlar elde ettiğimi söyleyebilirim. Bunu yine muadili bazı Uzak Doğulu rakipleriyle kıyaslayarak söylüyorum.
 
İlk bakışta öne çıkan konfor ekipmanları arasında, manuel klima, radyo- cd çalar, dört camda otomatik kapı açma düğmeleri, yükseklik ayarlı hidrolik direksiyon, kolçak, elektrikli ve ısıtmalı yan aynalar gibi birçok özellik göze batıyor. Hatta gözlük saklama kabına kadar düşünülen bir detay anlayışı söz konusu. Zengin donanım yadsınamaz bir gerçeklik.
 
Tüm bunların harmanlandığı iç mekândaki işçilik ve malzeme kalitesini de beklentilerimin üzerinde bulduğumu söyleyebilirim.
 
Güvenlik ekipmanlarına da bakmak lazım. EBD destekli ABS fren sistemi, darbe emici direksiyon mili ve kapı içi çelik koruma barları. Elbette dikkat çekici özellikler.
 
Euro-NCAP çarpışma testlerini inceledim. Geely MK modelinin kullanıldığı testlerde araç saatte 64 km bir hız ile çelik panele düz çarptığında fazla bir hasar oluşmuyor. Fakat yine önden lokal bir çarpma gerçekleştiğinde hasar biraz artıyor. Yine de ön camın dağılmaması, kaputun kokpite girmemesi, mankenlerin yüz kısmında ciddi bir yaralanma olmaması ve çarpışma sonrası kapıların elle kolaylıkla açılabiliyor olması dikkat çekiyor. Yandan çarpmalar da ise hasar oldukça az.
 
Geely, söylentiler doğru ise, güvenlik sembolü  İsveçli Volvo’yu bünyesine katar ve Ar- Ge çalışmalarına şimdikinden daha fazla bütçe ayırırsa, daha güvenli otomobillere imza atacaktır hiç kuşkusuz.
 
Geely Echo ile yaklaşık bir hafta boyunca çeşitli sürprizlerle karşılaştım.
 
İlk sürpriz otomobile ilk oturduğum anda gerçekleşti. Aşırı derecede rahatsızlık veren ağır plastik kokusunu ilk başta aracın güneşte fazla kalmış olmasına bağladım fakat her defasında camlar açık olmasına rağmen iç mekânı terk etmeyen bu acı koku bana bir hafta boyunca maalesef eşlik etti.
 
İkinci sürpriz benden kaynaklandı. Otomobilime her bindiğimde, gece veya gündüz fark etmez, kısa farlarımı açarım. Böyle yapınca kendimi seyir halinde daha güvende hissediyorum. Geely, beni bu alışkanlığı edindiğime pişman etti doğrusu. Güneşli bir cumartesi günü eşimle birlikte aracı Üsküdar’da bir cadde üzerine park ederek alışveriş merkezine uğradık.
 
Bir saat sonra döndüğümüzde uzaktan kumandalı merkezi kilit anahtarının kapıları açmadığını gördük. Anahtarı ön kapıya sokup kapıyı açtım ve otomobili çalıştırmayı denedim. Elektronik sitemden hiçbir tepki gelmiyordu. Kornaya dokundum gene yanıt yok. Lambalara baktığımda durumun farkına vardım. Açık kalan lambalar aküyü bitirmişti.
 
Hemen, aracın arka kapı camına yapıştırılmış etiketteki yol yardım hattını aradım. Karşıma kibar bir beyefendi çıktı. Sorunun ne olduğunu, adres ve telefon bilgilerimi öğrendi. Derhal en yakın yol yardım servisini arayıp bana yönlendireceğini söyleyerek geçmiş olsun dileklerini iletti. Servis 20 dakika içinde geldi. İşte kurumsallık.
 
Keşke bu kadar zengin donanımın arasına, aracın stop edilip kapıları açıldığında lambaların açık kaldığını hatırlatan bir uyarı sistemi konulmuş olsaydı. Zira gündüz farların açık tutulması konusunda sürücüleri devamlı uyardığımız bir devirdeyiz. Yoksa Çinliler otomobillerinin bagajlarında yedek akülerle mi dolaşıyorlar.
 
Üçüncü sürpriz ise tamamen otomobil kullanıcılarının gözlerini yoldan sonra en fazla yönlendirdikleri yerle ilgili. Hele ki benzin fiyatlarının 3.50 kuruş civarlarında seyrettiği bir dönemde.
 
Geely Echo’yu neredeyse tamamen yoğun şehir içi trafiğinde kullandım. Aracı firmadan yakıt deposu ful almış olmama rağmen otomobille henüz 220 km. yaptığımda yakıt uyarı lambasının yanmış olması karşısında şaşkınlığımı gizleyemedim. Acaba Geely üreticileri montaj esnasında araca yanlışlıkla motosiklet deposu mu monte ettiler diye de düşünmedim değil. Bilgisayarımın başına oturur oturmaz Geely Echo’nun teknik özelliklerine, bunun yanı sıra yakıt depo kapasitesine ve şehir içi tüketim oranlarına göz attım. Depo hacminin 45 litre, şehir içi tüketimi bulamadım ama karışık ortalama tüketimin 7.2 litre olduğunu gördüm. Yazılı olana baktığımda, 1.3 litre ve 86 beygir gücünde bir motora göre sarfiyatın biraz yüksek olması dışında anormal bir veriyle karşılaşmadım. Ortalama tüketim 7.2 litre ise, şehir içi tüketimin, klima ve zaman zaman camların açık olmasını da hesaba kattığımda 100 km’de 10 litreyi geçmemesi lazım. Ki böyle bile olsa 45 litrelik bir depo ile en az 450 km yol kat edebilmem gerekiyor. Benzin lambası yandıktan sonra otomobil 200 km daha gidebiliyorsa sorun yok. Bu en azından kabul edilebilir. Ama bir otomobilin 100 km.’de 20 litreye yakın benzin tüketmesi aklımın ve günümüz Türkiye koşullarının kabul edebileceği bir şey değil. Belki kullandığım otomobille alakalı bir bakım problemi olabilir bu.
 
Geely Echo’nun en eğlenceli tarafı bana nostalji yaşatmasıydı. Çok eski Renault Station 12’lerden de anımsanacağı üzere, sinyal koluna entegre korna düğmesi çok hoşuma gitti. Ayrıca direksiyon üzerinde de bir korna mevcut. Yani çift korna. Çok ilginç. Ne düşünülerek yapılmış anlayamadım.
 
Otomobil dikkat çekmesiyle de ilgi odağı. İlk gün, evin önünde futbol oynayan mahalleli çocukların otomobili gördüklerindeki şaşkınlıklarını ve bir kaçının “Mercedes bu kesin” demesini hiç unutmuyorum.
 
İlgi çekmekten söz etmişken, grup eğer üçüncü bir Geely modelini Türkiye’ye getirmek isterse, bu kesinlikle Panda imajlı mini Geely LC olmalı. Zira markaların ilgi çekme konusunda kıyasıya yarıştıkları klasman mini sınıf. Özellikle bayan sürücüler bu modele bayılacaktır. Benden söylemesi.
 
Henüz yerli bir Türk otomobilinden söz edemediğimiz bu günlerde, Çinli otomobilleri eleştirmeye bu denli hakkımız yok aslında.
 
Kia, Lada, Isuzu gibi köklü markaları da bünyesinde bulunduran Anadolu Grubu’nu, satmış oldukları modellerin arkasında durdukları ve otomobil editörlerinin eline teslim edebilme cesaret ve açıklıklarından dolayı da kutluyorum.
 
Bunu aynı zamanda müşteriye bir saygı ve kurumsallığın bir gereği olarak algılıyorum.
Salih ÖZDERYA - Haber 7 
sozderya@yahoo.com

Yorumlar2

  • yavuz er 5 yıl önce Şikayet Et
    parça sorunu yaşanabilir, servis pahalı olabilir.
    Cevapla
  • Mustafa Koç 6 yıl önce Şikayet Et
    Çok tatminkar bir yorum olmuş. Bir araba hakkında ancak bu kadar isabetli ve gerçek bilgi verilir. Arabayı bizzat incelemiş gibi oldum teşekkürler Salih bey..!
    Cevapla Toplam 9 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat