Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kalabalık bir heyetle çıktığı Özbekistan ve Güney Kore seyahati, bir süredir iç siyasetle meşgul olan büyük Türkiye'nin yeni atılımlarla hedef büyüttüğünün de ispatı oldu. Bir gazeteci olarak bu tarihi adımlara ve atılımlara tanıklık etmek de ayrı bir keyifti elbette.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gazetecilere verdiği röportajı haber sayfamızda okuyacağınız için tekrara girmek istemiyorum. Ama, verdiği cevaplar üzerinden birkaç notumu paylaşmak isterim sizlerle. İç siyasete dair en önemli mesajı; 24 Haziran seçimlerine en hazırlıklı tarafın Cumhur İttifakı olduğunun altını çizmesi boşuna değildi Cumhurbaşkanı'nın. Sebebi çok açık; aday belirlemenin son gününe kadar ortak aday belirleyeceğiz telaşındaki muhalefet partilerinin durumu ortada. Daha seçimin "s" si yokken ittifakın adını koyan, çerçevesini çizen AK Parti ve MHP'ye karşılık, son güne kadar ne isimler üzerinde ne de içerik üzerinde anlaşamayan başta CHP olmak üzere muhalefetin çizdiği tablo, hem kendi dağınıklıklarının ispatı hem de ülke yönetimine ne kadar hazır ve hazırlıklı olduklarının da göstergesi oldu.
Erdoğan'ın bir başka dikkat çeken açıklaması çok kısa ama aslında çok net biçimde Abdullah Gül'ün tutumuyla ilgili görüşüne dairdi. "Beni bu konuda hiç konuşturmayın" sözünün arkasından gelen "Neyin ne olduğunu herkes gayet iyi biliyor" ifadesi her şeyi anlatıyor. Erdoğan'ın bu sözlerinden sonra Pazartesi günkü yazımın "vefa" bölümünü tekrar okuma ihtiyacı hissettim nedense....  Buhara'da Nakşibendi tarikatının isim babası Şah-ı Nakşibendi Seyyid Muhammed Bahauddin'in türbe ziyareti, Özbekistan gezisinin maneviyatı en yüksek bölümüydü...

S&P VE FASA FİSO
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 5 günlük Özbekistan ve Güney Kore temaslarında büyük Türkiye hedefinin sınırları nasıl zorladığına bir kez daha tanık olduk derken, "Dünya 5'ten büyüktür" sözüne Türkiye'nin de bu 5'liyi neden bu kadar tedirgin ettiğini de bir kez daha anlıyorsunuz. Bakmayın bunların Türkiye'nin kredi notunu düşürdüğüne. Aldıkları kararı boşa çıkaranlar da kendileri. Karar öyle siyasi ki, not düşürdükleri gün Türkiye, turizmde 40 milyon turist hedefini tutturdu, 29 milyar dolarlık turizm hedefini de tutturdu, bununla da kalmadı Özbekistan ile ticaret hedefini 5 milyar dolara, Güney Kore ile hedefini de 15 milyar dolara çıkardı. Kararlarının ne kadar siyasi olduğuna en güzel kanıt da bu ve bunun gibi onlarca rakam verebilirim size. Dünyanın en büyük 5 projesinin 3'ünü gerçekleştiren bir Türkiye elbette bunların sinirini epey bozuyor. Ama biz işimize bakıyoruz. Hedef koyuyor ve bu hedefleri bir bir gerçekleştirmenin ve her seferinde tekrar aşmanın keyfine bakıyoruz. Bütün bu oyunlara vereceğimiz en güzel cevap da bu zaten. Gerisi fasa fiso...
 

Takvim