El Eliyle, Türk Futboluna Ayar

  • GİRİŞ31.05.2012 09:02
  • GÜNCELLEME31.05.2012 09:35

Ayarın Devamı Gelir

İlk ayar Beşiktaş, Bursaspor ve Gaziantepspor kulüplerine geldi. Devamı gelir mi, gelir. Kulüplerimiz oynattığı futbolcunun hakkı olan paralarını vermemeye devam ettikçe UEFA’da bize kapıyı kapatmaya devam eder. Hiç kimse kusura bakmasın şahsen ben mutlu oldum.  Bir ayar gerekiyordu,  o da elin adamından geldi. Olsun kulağımıza küpe olur da kulüplerimiz ayağını denk alır, herkes ayağını yorganına göre uzatır. Uzun bir süredir sürekli bu konularda sıkıntılar olduğu spor basınına fazlasıyla yansıyor, kulüplerimiz uyarılıyordu. Sonuçta olan bu uyarılara kulak tıkayan kulüplerimize oldu. Aslında bu iş UEFA’ya kalmadan TFF tarafından yapılmalıydı.  Beşiktaş’ı bu hale getiren zihniyet şu an TFF’nin başında. Dünkü karar sonrası Beşiktaş’ın eski başkanı olan TFF’nin başındaki ismin hemen istifasını vermesi gerekirdi. Maalesef şike olayları sonrası bu cezalar uluslar arası arenada Türk futbolunun itibarını kaybettirmeye devam ediyor. İtibarımızı kaybetmesine kaybediyoruz ama bari şu süreçlerden bir ders çıkartıp 5-10 yıl sonrasını hedefleyip temiz futbol, temiz yönetimler, mali açıdan güçlü kulüplerle yola devam edebilsek. Hayal mi bilmem ama gayret etmekte yarar görüyorum.

Abdullah Avcı’nın Milli Takımı

Abdullah Avcı’nın oluşturduğu yeni milli takımın tüm hazırlık maçlarını izlemeye çalışıyorum. Cumartesi günü Portekiz ile yapılacak maçı da ayrı bir heyecan ile bekliyorum. Zira şu ana kadar milli takımın oynamaya çalıştığı futboldan bir şey anlamadım. Üç maçını izledim üçünde de orta sahayı rakip elini kolunu sallaya salaya geçiyor, kaleye şutunu çekiyor. Allah’tan rakipler zayıf. Bu zayıflar arasında Finlandiya kalemizde üç gol buldu. Son Bulgaristan maçında gol yemediğimize aldanmayın, zira rakip sahaya iyi yayılan ama sahasından top çıkartmayı bile başaramayan bir takımdı. Bu takım karşısında bile orta sahamız tam anlamıyla hakimiyet kuramadı. Özellikle ikili mücadelelerde zayıf kaldığımızı gördüm.

Burak Kendine Çok Güveniyor

Milli takım açıkçası santraforsuz oynuyor. Burak oyuna son 15 dakikada dahil olana kadar rakip stoperlerini rahatsız edecek bir oyun tarzı ortaya koyamadık. Burak son 15 dakikada kaleci ile karşı karşıya kaldı, stoperler arasından giderken çekildi ve bir de yine karşı karşıya kalarak golünü attı. Adeta siz topu bana verin ben eze eze geçer golümü yine atarım diyen bir Burak var. Sadece Burak ile bu iş olur mu derseniz hayır olmaz derim. Milli takımın acilen hava topu hakimiyetine sahip, pres yapabilen nokta bir santrafora ihtiyacı var. Solda Sercan, sağda Hamit oynadığı sürece bu santraforun eksikliğini çok yaşarız.

Avcı’nın Zamana İhtiyacı Var

Gözlemim o ki, Abdullah Avcı’nın hala zamana ihtiyacı var. Defans kurgusu ve topu oyuna sokacak isimler konusunda sıkıntılı olduğunu görüyorum. Bu mevkileri dolduracak isim milli takımda çok ama Avcı’nın santrafor konusunu Burak haricin nasıl çözebileceğini bilemiyorum. Zira Burak’tan başka şu an için bir ismi göremiyorum.  Kanımca milli takımın en büyük sıkıntısı bu mevkide olacaktır. Oysa Batuhan gibi isimler kendilerini biraz futbola vermiş olsa çok şey değişecek ama sonuçta insanoğlu bu, ne zaman ne yapacakları belli olmuyor. Türkiye’nin ikinci Hakan Şükür’ü olacak denen ismin durumu maalesef ortada.  Dilerim Abdullah Avcı gönlündeki santraforu bulur ve milli takımımız bir kolej takımı havasında Dünya Kupası finallerine katılır.

Seçkin Çakır - Haber 7

seckincakir52@hotmail.com

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat