15 Haziran neden kritik?
- GİRİŞ14.05.2011 08:20
- GÜNCELLEME14.05.2011 08:20
Ortadoğu'da yaşananları olabildiğince yakın takip ederken fırsat bulup Kürt meselesinde ne olup bittiğine dair bir türlü kapsamlı bir yazı yazamadım. Gelinen noktayı sürecin belki de en kritik aşaması olarak görüyorum. 12 Haziran seçimleri sonrası oluşacak Meclis, yüzde 10 barajı ve siyasi partiler kanunundan ötürü yeni anayasayı yapma yetkinliğine sahip değildir.
Bugüne kadar 'Ben yaptım oldu' diyen kesimin bugün karşısında durabilen tek yapı, Kürt siyasal hareketidir. Bu hareketin içinde ellerinde silah olmayanlarının halini KCK davasında görüyoruz. Malum dinlemelerle onları da hapse attılar. Elbette medya ayağı da sağlam çalıştı ve çalışıyor.
Muhafazakar demokratların önderliğindeki koronun 'Derin PKK' ve 'Ergenekon' bağlantısı üzerinden kurgulamaya çalıştığı tablo mevcut gerçeklik karşısında biçaredir.
Eğri oturup doğru konuşulması gereken bir noktadayız. Öcalan, İmralı'da devlet adına konuşan birileriyle pazarlık masasında.
'Buradaki görüşmeler elbette önemlidir, heyet ciddidir. Heyette devletin ciddi kurumlarının temsilcileri vardır. Devlete etki edebilecek güçte bir heyettir. Heyetin devlete, siyasi partilere, topluma etki edecek nüfuzu vardır. Ama henüz devlete, siyasi partilere, topluma etki etmemiştir.' diyen Öcalan'ın ısrarla 15 Haziran'ı işaret etmesini çok önemli buluyorum.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
(Serdar Akinan - Akşam)
Yorumlar3