Ben O’yum!

  • GİRİŞ03.06.2025 08:37
  • GÜNCELLEME03.06.2025 08:52

Rivayet olunur ki…

Birlikte büyüyen, birlikte okuyan, birlikte yaşayan üç arkadaş varmış…

Yedikleri içtikleri ayrı gitmezmiş, birinin derdi diğerlerinin de derdi olurmuş…

Fakirlermiş, kıt kanaat geçinirlermiş ama huzurluymuşlar…

Günlerden bir gün, biri “Ya kardeşlerim, bu hayat hep böyle gitmeyecek. Allah ömür verirse hepimiz meslek sahibi olacağız ve ayrı ayrı yerlere dağılacağız, ya birbirlerimizi kaybedersek?” demiş…

O böyle deyince, içlerine “ayrılık” acısı düşmüş…

Kasvetli havayı dağıtmak için bir teklif ortaya atmış biri…

Demiş ki;

“Biz ayrılsak da gönüllerimiz bir olsun. Bize özel bir parola belirleyelim.

Nereye gidersek gidelim, bizi bu parola birleştirsin.”

Düşünmüşler taşınmışlar ve nereye giderlerse gitsinler onları birleştirecek olan bir parola üzerinde anlaşmışlar:

“Ben O’yum!”

Bu “muhteşem üçlü”nün ortak parolası, sloganı, buluşma noktası:

“Ben O’yum!”

Aradan yıllar geçmiş…

Bu üç güzel arkadaşın her biri bir yerlere gelmiş.

Biri müderris olmuş, biri tüccar, biri de bürokrat.

*

Kader onları ayrı diyarlara düşürmüş…

Koşturma, gaile, mücadele derken, birbirlerinden kopmuşlar...

Üç yakın arkadaştan tüccar olanı diyar diyar gezer, alış veriş yaparmış…

Böyle ticaret için dolaşırken, yolunun geçtiği şehirlerden birinin valisinin ismini işitmiş.

O vali, aynı evde kaldığı, aynı okula gittiği, bütün dertlerini döktüğü arkadaşlarından biriymiş.

Muhteşem Üçlü’den biri, en yakın dostlarından biri…

Sevinçle, heyecanla hemen valilik binasına koşmuş tüccar.

Kapıdan girecekmiş ki…

 Görevli, “Kime gelmiştiniz beyefendi?” diye sormuş.

“Efendim ben Vali Bey ile görüşecektim!” cevabını verince, görevli “Randevunuz var mı?” sorusu da gelmiş.

“Hayır, yok efendim ama çok yakın arkadaşımdır, birlikte büyüdük!”

Görevli şöyle bir bakmış…

Başını sallayarak…

“Beyefendi, takdir edersiniz ki böyle olmaz bu işler… Her randevusuz geleni, her ‘Vali Bey yakınım olur!’ diyeni alamayız” demiş.

Tüccar arkadaş, “Bu akşam üstü de şehirden ayrılmam şart,  size ne yapmam lâzım?” diye sorunca…

Görevli, “Dışarıda bekleyin lütfen; Vali Bey nasılsa çıkar, yakınıysanız size gördüğünde yanına çağırır zaten.” demiş.

Tüccar, çaresiz beklemeye başlamış…

Bir saat, iki saat, üç saat…

 Vali Bey bir türlü binadan çıkmamış…

Vakti daralınca tüccarın, yine kapıdaki görevliye gitmiş…

“Efendim, Vali Bey çıkmayacaklar mı?” diye sormuş…

“Onu bilemem, işi uzar çıkmaz, uzamaz çıkar, onu biz bilemeyiz…” cevabı gelince de…

“Efendim” demiş;

“Uzun yoldan geldim, yine uzun yola gideceğim kısmetse. Vaktim daraldı. Sizden istirham etsem, bir not kağıdını ulaştırabilir misiniz Vali Bey’e?”

Görevli şöyle bir düşünmüş…

Anlayış göstererek, “Tamam, siz yazın ben Özel Kalem’e ulaştırayım!” demiş…

Tüccar, küçük bir kâğıda, üç arkadaşın birlikte kararlaştırdıkları “parolayı” yazmış:

“Ben O’yum!”

Görevli kâğıdı almış, Özel Kalem’e yollamış…

Bir süre sonra…

Kâğıt geri gelmiş…

Tüccar,  üzerinde “Ben O’yum!” notunun olduğu kâğıdın olduğu gibi geri geldiğini görünce şaşırmış…

Esas şaşkınlığı ise kâğıdın tersini okuyunca yaşamış…

Vali Bey kâğıdın diğer yüzüne bir cümlelik not düşmüş:

“Ama artık ben O değilim!”

Serdar Arseven / Haber7

 

Yorumlar13

  • Ubeydullah Kara 2 gün önce Şikayet Et
    İmtihan dünyası...
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • İzmirli öğretmen 2 gün önce Şikayet Et
    Serdar bey Süleymancılarla ilgili bir yazı yazar mısınız. Nedir bu CHP aşkları. Kuriş bunları kandırıyor
    Cevapla
  • Sadık Uysal 2 gün önce Şikayet Et
    Makam mevki imtihan zor işler hazmetmek hiç kolay değil
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Beyza nur bursa 3 gün önce Şikayet Et
    Ahzab Sure-i celilesi 72.ayeti mucebince. HafazanAllah
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Mehmet Aytekin 3 gün önce Şikayet Et
    Makam mevki para şöhret ve nisa ile imtihan zor
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat