İkinci Gezi mi geliyor?

  • GİRİŞ08.07.2025 08:32
  • GÜNCELLEME08.07.2025 08:32

Son zamanlarda tehditlerin dozu iyice arttı malûm.

CHP’nin koltukta “tek kanat” oturan Genel Başkanı Özgür Özel’den “Darbeyle tehdit ediyor değilim ama Tahrir Meydanı’nı da unutmayın!” özetli atarlanmalar gelince, uzun süre evvel yazdığımız “İkinci Gezi’ye dikkat!” başlıklı yazıya atıfta bulunmuş bazı okuyucularımız.

“İkinci Gezi mi geliyor, neler oluyor?” diye soranlar var.

Hemen cevap verelim, sonrasında da gerekçelerimizi ifade edelim:

Gerilim var,  söylemler keskinleşiyor ama karşımızdaki tablo böyle değil.

Gezi’ye yol açacak bir ortam yok yani.

Öncelikle, Türkiye’deki muhalefet iyice dağılmış paramparça olmuş durumda.

Herkesin kendi gündemi var ve bu gündemleri örtüştürmek imkânsız gibi.

Kemal Kılıçdaroğlu ikinci turu HDP’nin oyları sayesinde görebilmişti.

Şimdi, HDP-DEM kendi gündemiyle uğraşıyor, CHP ile ittifakı da epeyce gevşemiş durumda.

CHP’li belediye başkanları gözaltına alındığında, tutuklandığında “tepki” gösteriyor ama gündeminin merkezinde bu meseleler yok.

DEM’liler ağırlıklı olarak “süreçle” ilgileniyor.

Başlarını kaşıyamayacak kadar meşguller.

Biraz da “meşruiyet krizi”ni aşmış olmanın hoşluğu içindeler.

Önce Sayın Devlet Bahçeli daha sonra da Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından muhatap alınmak, az şey değil onlar için.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından bir kez daha Külliye’de kabul edilmek çok önemli.

Sürecin bundan sonrası çok daha önemli.

DEM tarafı böyle,  CHP’ye pek faydası yok artık!

Diğer muhaliflere gelince…

Muhalefetin en keskin temsilcilerinden Ümit Özdağ’ın (gözaltılara, tutuklamalara bir miktar karşı çıksa da) CHP ile arasına “kırmızı çizgi”ler atmaya çalıştığını görüyoruz.

Saraçhane eylemlerine katılmamama gerekçelerini açıkladığı sosyal medya mesajında bu “çizgiler” var, meraklısı dönüp bakar.

 İyi Parti’nin Ümit Özdağ kadar olmasa da “keskin” tarzlı Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu da CHP’ye o kadar da yakın durmak istemiyor, istemez.

Yani, CHP’ye oralardan da pek fayda yok.

Öte yandan, CHP içerisinde de birbirlerine kızgınlıkları Ak Partililere kızgınlıklarından çok daha fazla olan kesimler var.

CHP’nin öncelikli gündemi iktidar ile uğraşmak gibi görünüyorsa da iç meseleler onlar için çok daha mühim.

Ana Muhalefet’in bir başka sıkıntısı da eylemlerine “illegal grupların” karışma  ihtimali.

Ortalık karışık.

 Bu ortamda yapılan her “sıkıntılı” iş,  eylemleri organize edenin sorumluluğunda olur!

 

Kontrolsüz güç güç değildir ve CHP’nin yarım yamalak liderliğinin “sokaklara süreceği” kitleleri kontrol etme imkânı çok sınırlıdır.

Hele de,  Lideri Mursi’nin “darbeyle” devrildiği Mısır’ı örnek göstermiş olması büyük bir hatadır.

Konuşmasında “darbe ile tehdit ediyor değilim” kaydı olsa da, tartışmalar çoktan o noktaya gelmiş ve konu yargıya intikal etmiş durumdadır.

Dosya kabartmanın kimseye faydası yoktur!

*

Gezi Olayları’na gelelim…

İkinci Gezi ihtimaline yani…

Gezi’nin meydana geldiği ortam çok farklıydı.

O zaman muhalefet “Gezi’de birlik” sağlayabilmişti.

AK Parti içinde “çatlak” sesler çoktu.

Devlet’in güvenlik birimleri de zafiyet içindeydi.

Artı, Gezi bileşenlerine dış destek tamdı.

Gezi’nin arzuladığı sonuca ulaşamaması büyük ölçüde zamanın Başbakan’ı Erdoğan’ın sağlam duruşuyla mümkün olmuştu o günlerde.

İktidar sağa sola çeken bir otomobil gibiydi.

Kaptan’ın direksiyonu sağlam olmasaydı, iktidar geri adım atabilir hatta devrilebilirdi.

Erdoğan şimdi Cumhurbaşkanı.

Otomobili sağa sola çekebilecek güçte kimse yok.

Devletin güvenlik birimleri koordinasyon içinde faaliyet gösteriyor.

DEM, Ana Muhalefet’ten epeyce koptu.

İyi Parti, Zafer Partisi, Anahtar Partisi yeni bir “ittifak ” kurabilir.

Bu “ittifaka” başkaları da katılabilir.

Dahası Ahmet Davutoğlu da çok başka oluşumlar için zemin yokluyor…

Yani muhalefet bölük pörçük…

Darmadağın.

İktidara gelince…

AK Parti’deki oy kaybının hızı kesilmiş gibi, hatta bir iki puanını geri aldığı da söylenebilir.

MHP ise oylarını koruyor gibi.

Cumhur İttifakı’nda çatlama belirtisi yok.

Millet ittifakı denilen ve Masa’nın önde gelen liderlerinden Meral Akşener’in zamanında “proje” olarak nitelendirdiği yapı bitti, gitti ama Cumhur İttifakı devam ediyor.

Muhalefet bu kadar dağınık ve iktidar tarafı da bu kadar derli toplu iken İkinci Gezi plânları tutmaz.

Sosyal medyada zaman zaman suni rüzgârlar, fırtınalar estiriliyorsa da bunlar gelip geçici mevzular.

A-sosyal insanlar ve trol grupları orada atışıp duruyor işte!

Sosyal medyadaki insan ile sokaktaki insan bir değil.

*

Bütün bunları yazdım diye “Herkes iyice rahat olsun.” mesajını veriyor değilim.

Dikkatli olunacak elbette.

İktidar, muhalefetin dağınıklığına bakarak “sokaktaki vatandaşın” sesine iyice duyarsız hale gelirse büyük hata yapar.

Yerel seçim sonuçları iktidara çok önemli, çok çarpıcı uyarıydı.

Vatandaş o seçimde “sarı kart” göstermedi, adeta “turuncu kart” gösterdi.

Ben “İkinci Gezi” kalkışmasının olacağını zannetmiyorum ama iktidar sandıkta fena halde zorlanabilir.

Dikkat edilirse her seçim bir öncekinden daha zor geçiyor iktidar için.

İçinde bulunduğumuz durum, her bakımdan ve herkes için çok nazik.

AK Partililer, CHP’liler, diğerleri…

Partililer, partisizler sinir uçlarına dokunacak tavırlardan uzak durmalılar…

Türkiye gerilimleri zorlansa da aşar Allah’ın izniyle…

Aşar da, gerilimlerin ülkeye olumsuz etkileri oluyor.

Her gerçek ya da suni gerilim, ekonomiye darbe indiriyor.

Daha yüksek faizle borçlanmak mecburiyetinde kalıyor ülkemiz.

*

Borçlar Türkiye’nin borcu.

Kabaran borçlar da hepimizin sırtına yük.

Şuuru elden bırakmayalım!

Serdar Arseven / Haber7

 

Yorumlar40

  • Muratty55 6 saat önce Şikayet Et
    Israilin Türkiye yi içeride oyalama meşgul etme zayıf düşürme politikası işlemeye başladı. Gezi benzeri karışıklıklarda israilin mescidi aksa yi yıkacağı batı şeria ve gazze yi ilhak edeceği Suriyede şam dahil işgal planladığını biliyoruz. Bu amaç için seçilmiş siyonist aşıkları ile beraber plan yapılmış. Meşgul etme planı. Tutarsa. Israilin cesareti bundan. Gezinin karargahı Telaviv.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Derya Öner 6 saat önce Şikayet Et
    Her gerçek ya da suni gerilim, ekonomiye darbe indiriyor. Daha yüksek faizle borçlanmak mecburiyetinde kalıyor ülkemiz. * Borçlar Türkiye’nin borcu. Kabaran borçlar da hepimizin sırtına yük. Şuuru elden bırakmayalım!
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Atila 7 saat önce Şikayet Et
    1 ci darbede Kemal tankların arasından kaçtı banyosunda yapıp kahvesini yudumlayarak darbeyi izledi chp belediye başkanının evinde sende 2 ci darbelere Kemal gibi olmaz dikkatli ol Özgür kus olsan kacamazssin
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Vatandaş 8 saat önce Şikayet Et
    Özgür Özel 'in milli güvenliği tehdit edecek konuşmalarının , Türkiye ile İsrail ilişkilerinin zorlu bir döneme girdiği zamana denk gelmesi ilginç geliyor bana !
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Abbas 8 saat önce Şikayet Et
    Serdar abiyi seviyoruz hep kitabın ortasına nokta atışi yapiyor
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat