Panama Belgeleri
- GİRİŞ10.04.2016 10:06
- GÜNCELLEME10.04.2016 10:06
Daha önce Avusturalyalı Julian Paul Assange’nin editörlüğünü ve basın sözcülüğünü yaptığı WikiLeaks internet sitesinin sızdırmaları da dünya gündemine bomba gibi düşmüştü.
Aynen Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) ve Ulusal Güvenlik Dairesi (NSA) elemanı olan ABD’li Edward Joseph Snowden’ın gizli NSA belgelerini medyaya ifşa ederek NSA tarafından yürütülen küresel izleme aletlerinin işletme detaylarını, ticari ve uluslararası ortaklarını ifşa eden sızıntıları gibi.
Sızan Panama Belgeleri’nin ilk kurbanı İzlanda Başbakanı Gunnlaugsson oldu. Belgelerde geçen hakkındaki vergi kaçırma iddiaları üzerine ülkesinde meydana gelen protestoların ardından istifa etmek zorunda kaldı. Onu Avusturya’dan 119 yıllık banka Landesbank Vorarlberg’in CEO’su Michel Grahammer takip etti.
Öyle gözüküyor ki küresel bir organizasyonla karşı karşıyayız. Panama Belgeleri sızıntısı ise dünyanın şimdiye kadar tanık olduğu en büyük sızdırma hamlesi.
Şöyle ki; haberlere göre sızıntıPanama merkezli hukuki danışmanlık firması Mossack Fonseca’ya ait toplam 2.6 terabaytlık yaklaşık 11.5 milyon belgeden oluşuyor. Bu belgelerin çapı, WikiLeaks’in 2010’daki ABD diplomatik belge sızıntısından yaklaşık 2 bin kat daha fazla.
Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ), dünya genelinde 130 bin kişinin adının geçtiği Offshore hesaplarının da dahil olduğu belgeleri kısmî olarak açıkladı.
Şimdilik kaydıyla Mossack Fonseca’nın 40 yılı aşkın süredir yürüttüğü işlemlerle ilgili aralarında eski ve halen görevde olan toplam 12 dünya lideri, 143 politikacı, futbolcu ve yönetmenlerin de aralarında bulunduğu binlerce kişi ve kuruluşun vergi kaçakçılığı ve kara para aklama gibi hukuk dışı icraatlarını ortaya döktü.
Arkası gelecek. Dünyanın merak ettiği soru; “Sırada kimler var?” sorusudur. Bu sorunun muhtevasında yapılan bu operasyonun daha başka neleri hedeflediği endişesi vardır. Zira belgeler kontrollü olarak sızdırılıyor.
80 ülkeden 107 haber organizasyonun araştırma birimleri belgeler üzerinde bir seneden fazla bir süre çalıştı. 400 gazetecinin üzerinde çalıştığı belgelerle hazırlanan ilk haberler, 3 Nisan 2016’da eş zamanlı olarak 25 dilde yayımlandı. Panama Belgeleri ile birlikte Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu’nun (ICIJ) önderliğinde dünyanın dört bir yanından gazeteciler, şimdiye kadar eşine rastlanmayan boyutta bir işbirliğine de imza atmış oldu.
Bunlar güzel de, Panama Belgeleri üzerindeki çalışmaları yürüten ICIJ Direktörü Gerard Ryle, belgelerin tamamının yayımlanmasının planlanmadığını açıklamış. Tam da buraya bir mim koymak gerekiyor. Zira özel hayatın mahremiyeti gibi masum gerekçelerin arkasına sığınılarak büyük skandalların üstü örtülebilir.
Ve yine kimler tasfiye edilmek isteniyorsa, hangi ülkelerin kolu bükülecekse onlara yönelik seçme ifşaatlar yapılabilir.
Bu yüzden de Wikileaks önemli bir uyarı yaptı. Wikilieaks, Panama Belgeleri’nin arkasında ABD ile ünlü borsa spekülatörü George Soros’un olduğunu iddia etti. Ayrıca belgelerin yüzde 99’ını açıklamayan gazeteleri de eleştirerek bu şekilde ancak “yüzde 1 gazetecilik” yapıldığını belirtti. Wikileaks, bilgilerin gizlendiğini ve bunun da arkasında ABD olabileceğini ima ederek belgelerde ABD ve İsrail’e ait kurum ve şahısların ifşa edilmemesine dikkat çekti.
Dijital çağın küresel dizaynları da dijital karakterde olmaktadır. Gizli bir elin ince ince çalıştığı bir operasyon var ortada. Yapılan her sızmanın üzerine atlamamak, teenniyi elden bırakmamak gerekir.
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol