15 milyonu aşkın nüfusun yarısına yakını kadın yani anne, ev kadını ,iş kadını, öğretmen, polis, avukat, büyükanne ve dahası... Memkeketin tamamını düşünecek olursak yarısı doğurgan ve geleceğin vatan evlatlarını yetiştirecek, yetiştiriyor.

Kadın olmak mühim mesele yani... Feministler gibi mi yazdım, konuştum sanki? Yok yok alakası yok, insan gibi söyledim, hislerimi  paylaştım hatta paylaşacağım. Bu sebepten iyi kötü ne geliyorsa başımıza, gelende eğitimsiz ve eğitimli annelerin rolü büyük...  Kadın olmak  mühim mesele... İnce hassas kesinlikle iyi işçilik isteyen zor zanaat kadın olabilmek...

Kadın demek bir anlamda anne demektir.

Son zamanlarda birkaç yazı okudum. Masum kader mahkumu olduklarını iddia eden  hapishanedeki kadınlarımızın hayatlarını kaleme alan bu yazılarda kendimi onların yerine koyarak atlattıkları zor hayat koşullarının sonunda kaderlerine nasıl teslim olduklarını düşündüm... Ve okuduklarım genelde eşinden yediği dayaklardan sebep ve içkici kumarcı kocaları tarafından zorla fuhuşa itilmeye çalısılarak çaresiz kalıp cinayet işleyen kadınların hayatlarıydı.

Bİ DE BÖYLELERİ VAR!

Geçtiğimiz aylarda yayınlanan yazılarımdan birinde bazı bayanların cidden sopalık olduğuna inandığımı yazmıştım. Hangi kadınları kastettiğimi de üstüne basa basa vurgulamıştım... Fettan, bile bile yuva yıkan, cinselliğini kullanmayı adet haline getirmiş zavallılardan söz etmiştim ama  sağolsunlar beni kadın düşmanı ilan edip hakkımda onlarca küfür sarfetmişlerdi. Yazının tamamını okumadan bel altı vuran bir sürü akıllı bıdığın bu yazdıkları karşısında anlamıştım ki bizim okuma özürümüz okumama inadımız var.

İşte size çeşit çeşit kadın örneği... O da var bu da var, şu da var. Var da var.

İçinde bulunduğum cinsiyetin açmazları çıkmazları hakkında elbette ki benim de söyleyecek çok sözlerim mevcut... Kimi kadınlar ayağının altına serilmiş bir dünyanın keyfini çıkarırken bazıları da malesef hiçe sayılan bir pula satılan hayatlar yaşıyorlar, yaşatılıyorlar.

Düşmez kalkmaz bir Allah!.

Elbette ki kendi ahlakını savunmak için her yola başvuran kadınlarımızın çilekeş hayatlarını görünce sopalık diye söz ettiğim para avcılarının çirkinliği karşısında hem cinslerimden miğdem bulanabiliyor. Hem bunlar benim şahsi fikirlerim, saygı çercevesinde her türlü itiraz başımın tacıdır.

Şimdi gelelim sadede...

MAHPUSTAKİ HER KADIN AYNI ZAMANDA POTANSİYEL BİR ANNE ADAYIDIR. YA DA ANNEDİR ZATEN!.

Sözünü ettiğim bu mahpushane garibanlarının ve hatta kadın erkek orada bulunan masum ya da değil tüm kişilerin kafesler arkasında yaşamlarını sürerken ihtiyaçları olan ruhsal beslenmenin sağlanabilmesi için bir fikrim var.

Hapishanelerde "Din eğitimi" verilsin. Kur'an öğretilsin, ne bileyim mesela bilir kişi nezaretinde Tasavvufla tanışma fırsatı içlerine ferahlık verebilir düşüncesinden yola çıkılarak musiki ile desteklenen bir takım derinlik katacak saatler yaşamalarına müsade edilsin. Kendi açmazları içinde nefes alabilecek yeni semalar keşfetmelerine izin verilsin. Dış dünyaya atıldıklarında tutunacak görünmeyen dalları olabilsin diye donanımlı hale gelmeye yardımcı olunsun mesela...

Okuma yazma bilmeyenlere okuma yazma, yabancı dil öğrenmek isteyenlere yabancı dil eğitimi verilsin. Bu üç alanda verilecek eğitim onlar için hayatı daha katlanılır hale getirecekken daha iyi ve ileride daha verimli bir birey olmaları için de sebepler verecektir diye düşünüyorum.

BU MEYANDA !

Şu sıralar kocalarından gördükleri şiddet yüzünden çaresizce ortalıklarda sesini duyurmaya çalışan kadınlarımızın sayısı arttı gibi sanki... Ya da biz onları daha net görmeye başladık. Yüce Yargının ve Devletimizin bu konuda sağır ve  dilsiz kalmayacağından eminim. Birşeyler yapmalı ve göz göre göre şiddetin kurbanı olmalarına müsade edilmemeli diye düşünüyorum.

Onların her biri masum mahkum olma potansiyali taşırken her saniye de toprak olma riski ile karşıkarşıyayken bu konuda birşeyler yazmamam mümkün değildi. Hepsine olmasa da kadın motiflerinden bir kısmının sıkıntılarına değildim diye umut ediyorum. İçim rahatlamadı ama varlık gösterdim. Adım Hıdır, elimden gelen budur ve devamı gelecektir evelAllah.

Vaktinizi aldım üzgünüm lakin Rabbim ol der ve okuması gerekenler okur bir de bakmışsınız olması gerekenler olmuş...

Serdem Coşkun Haber7

Serdemcoskun@gmail.com