Başımıza taş yağacak haberimiz yok. Kim kimin ardından kuyusunu kazmak isterse alıyor eline bir çamur, pardon dizüstü bilgisayarı başlıyor atıp tutmaya...
  
Birkaç forum sitesinde nefret ettiğiniz kişinin ismini soyadını yazıp ardından hakaretler yağdırmak inanın kafi.
Bu net ortamında iyi kötü ne var ne yok, ak koyun kara koyun meydanda hem de bir anda. Çocukluğunuza ait bir fotoğrafı, bir başkasının kendisini anlatan sayfasında görmenizin mümkün olabileceini biliyor muydunuz?

Aman ne güzel!

İlkokuldaki sınıf arkadaşlarınızı bile bulabiliyorsunuz ya da hayatınızın doğru insanıyla karşılaşabiliyorsunuz. Peki ya bunun tam tersi ihtimalini düşündünüz mü hiç? Ya YALNIŞ insan kapınızı çalarsa ne yapacaksınız?

İlk başlarda kendinizi tanıtmak için masumca yolladığınız resmi bir yetişkin sitesinde görürseniz ne yaparsınız`? Surat sizin ama vücut sizin değil. Öyle de güzel fotoshop yapıyorlar ki inanın şok geçirirsiniz. İNTERNET MAĞDURLARI' nın bir araya geldiği bir kaç site biliyorum ben ve hala okuduğum şeylerin etkisindeyim.

İki kişinin birbiri ile sohbetinde yani chat'leşmesinde ikisinin de bir arkadaşlık sitesinde kendilerini farklı cinsler olarak tanıttığına şahit olmuş bir dostum, yani bayan olan erkek olduğunu erkek olan da bayan olduğunu söylüyor ve bi kaç ay yazışıyorlar.

Sahte resimler sahte isimler derken buluşmak için gün veriliyor ama gelen giden yok. Boşu boşuna geçen bir kaç ayın geri dönüşü de yok ki... Hatta tarafların  birbirlerine göndermiş olduğu fotoğraflarda kendilerine ait olmayıp başka insanlara ait, hem de haberleri olmadan kullanılıyorlar.

Her zaman masum yalanlara alet olmuyor bu fotoğraflar ve canınızı cidden sıkabiliyorlar.

Kişiler hakkında, kelimeler hakkında, cisimler vs.. vs.. hakkında  yorum yapılan bazı siteler var mesela. İnsanin elinde taş olsa ve kafanıza vursa bu kadar acıtmaz canınızı. Nasıl bir özgür ortam yapmışlarsa düşünün ki  din adamlarından devlet adamlarına kadar herkese küfürler de yağdırılabiliyor.

FACEBOOK denilen ortamın ferahlığından çok bunalımını yaşayanlar iyi bilirler. Sanal bir buluşma ortamı olmakla birlikte kabusa dönen gerçek buluşmalara da firsat veren bu  Facebook çılgınlığı kanımca yakın zamanda tehlike arz edecek.

Bu internet ortamından çok korkmaya başladım. Nasıl kullanacağını bilirsen zararlı değil  diyorlar ama yine de kazın ayağı öyle değil.

Geçen akşam girmek istediğim sitenin isminde bir yalnışlık yaptım ve ardarda bir sürü ahlak dışı yayınlar yapacağını anladığım sitelerin ilk sayfaları ekranımda birer birer açılmaya başladı.  Kapat diyorum ama oda başka bir hile ile değiştirilmiş.

Sağ üstte çarpı gösteren yere tıklıyorum meğer o çarpı kapat çarpısı değilmiş. Sol altta bir yerde bir kapat yazısı var ama onu bulana kadar diğer sayfalar belirdi ekranımda.

Hay aksi diye diye elim ayağım birbirine dolaşmış halde  ama sonunda tüm sayfaları bilgisayarımı tamamiyle fişten çekmek sureti ile kapattım. İnanın ki çok soğuk terler döktüm. Alt tarafı gayet masum ve aydınlatıcı bir siteye giriş yapacaktım.

Banka hesaplarınıza kadar girip kontrol edilebiliyor diyorlar. Yada bazı bilgisayar kurtları bir şekilde bilgisayarınızın şifrelerini kırıp neyiniz var neyiniz yok görebilip kullanabiliyorlarmış. Biz hala gözlerimiz kör dolanalım net sayfalarında... yahuuu adamlar ne tuzaklar kurmuşlar da haberimiz yok. Ya da ben mi çok paranoya oldum bilmiyorum ki.

BİR DE İYİ HABERİM VAR

Neyse bunca kötü haberin yanında bir de iyi haberim var ki o en güzeli.. İşiniz gücünüz yoksa eğer buyrun ermeydanına diyebilirsiniz ve bütün bu çarpıklıklarla mücadele edebilirsiniz.

Nasıl mı? Bir avukatla ve ona verdiğiniz talimatla herşey leyhinize dönebilir. Hakkınızda çıkan yalnış ya da çirkin tanımlamaları mahkeme kararıyla durdurabiliyor hatta manevi  tazminat davası açabiliyor muşsunuz. Yeter ki  asılsızlığı kanıtlansın. SANAT ALEMİNİ yakından ilgilendireceğini düşündüğüm bu haberi sizlerle paylaşmaktan şeref duyuyorum.

İşte bu sanal alemde herşey mümkün. Ama YARGI'nın hükmü herşeyin üstünde.

İsteğiniz dışında size ait bir resmi ya da adresi ya da telefon numarasını kendinize ait olmayan bir yerde görürseniz çok küçük bir ücret karşılığı hakkınızı müdafa edebiliyorsunuz. YALAN dünya derdik şimdi de YALAN SANAL ALEM demek gerekiyormuş.

Bu yazı internet ortamlarını protesto etmek amaçlı YAZILMAMIŞ olup tamamiyle bilgilendirmek amaçlıdır.
Kimse sizin evinizden aile fotoğrafınızı alıp da kendi evine asabilir mi?

Ya da size ait bir telefon numarasını kendi mumarası diye verebilir mi?
 
Bunlara benzer birçok örneği sıralamak yerine  gözünüz kulağınız açık olsun diyorum.

Sevgi ve sahicilikle kalın..