Arada rahmetli Özal'ın cumhurbaşkanlığı olsa da Semra hanımın viskili pozları öfkelerini öyle ya da böyle dindiriyordu! Sonuçta Cumhuriyet'i temelinden yıkacak olan başörtüsü Köşk'e çıkmamıştı!

2007 yılında legal illegal tüm engellemeler, cumhursuz Cumhuriyet Mitingleri'nin ardından Abdullah Gül'ün Köşk'e çıkışı Türkiye'de bir milat olurken Beyaz Türklerin de bir ömür boyu görecekleri kâbusun da başlangıcı oldu.

7 senenin sonunda Çankaya'nın yeni ev sahibini ilk kez halk seçecek. Eski Türkiye sevdalılarının elinde bir şey kalmadığı için polemik konusundan öteye gidemeyecekleri bir seçim bizleri bekliyor.

Muhalefet cephesindeki açıklamalar üçüncü sınıf komedi filmlerinin repliklerinde bile bulunamayacak cinsten.

Şimdiye kadar herhangi bir aday bulunamazken hamasi söylemlerin dışında da elle tutulur bir şey yok.

Sayın Bahçeli, Başbakan Erdoğan için " Senin Çankaya yokuşunu çıkmaya nefesin yetmez" diyor. MHP'nin adayı var mı yok. Herhangi bir isim zikrediliyor mu o da yok! Bahçeli “Köşk adayı olurum.” der mi imkânsız. Sonuç, Bahçeli'nin matematiğinde gizli!

CHP, Köşk'ün bir zamanlar tapusunu elinde tuttuğu, argümanları iflas ettikten sonra Siyaset Müzesi'nde sergilenecek parti.

Önceden olsa işler çok kolaydı. Bir heyet Postal Lostra Salonu'nda “Emredersiniz Paşam!” ile bitecek cümlenin ardından aday belirler, daha sonra bu aday allanıp pullanıp Köşk'e çıkartılırdı.

İşler değişip cumhurun reisini seçme özgürlüğünün gelmesi ve Postal Lostra Salonları'nın kapanmasının ardından CHP için her şey çok daha çetrefilli bir hale geldi.

Tüm bu çok bilinmeyenli denklemin çözümüne yine AK Parti yetişti. Geçen hafta eski genel başkanın "Ne olursa olsun ortak bir aday çıkarmalıyız. Ak Partili olsa da...." diye bir demeç verdiği iddia edildi ve bu haber yalanlanmadı.

Peki Kılıçdaroğlu bir kişiyi işaret ediyor mu? Hayır.

Kendi aday olur mu? Yanından bile geçmez.

Ortak aday çıkar mı? İhtimal dâhilinde.

 Ama iki partinin toplam oy oranı yine bir Ak Parti yapmıyor. Tek başına yarışa girip kaybetmek siyaset içinde daha mantıklı gözüküyor.

Kılıçdaroğlu belki de koltuğa emanetçi gözüyle baktığından görevi devrettikten sonra emeklilik hayatı için Kağıttepe'ye çekilir.

HDP veya BDP'ye gelince kendi adaylarını çıkartmaları hususunda bir karar vermiş değiller. Yerel seçimlerde Doğu ve Güneydoğu'da büyük oranda sağlanan bir başarı söz konusu ama Cumhurbaşkanlığı seçiminde siyasi argümanlar başka şekilde tezahür edecek. Çözüm sürecinin ardından bölgede Erdoğan sevgisi üst düzeyde.

Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses'in detone “Megri Megri” düeti haricinde çözüm süreci bir zarar görmedi.

Yani Kürtler aday bile çıkartsalar Erdoğan Kürt oylarının kahir ekseriyetini alacak gibi gözüküyor.

Çankaya seçimlerine 4 ay var. Şimdilik muhalefetin duruşu, hali pür melali iç güveysinden hallice.

Ak Parti'ye gelince hangi adayla seçimi kazansak siyaset arenasında daha iyi bir hamle yaparız diye istişareler içerisindeler. Görünen köyde Başbakan Erdoğan'ın Köşk'e çıkacağı ve 10 ay da olsa Başkanlık Sistemi'yle ülkeyi yöneteceği gözüküyor.

 serkan.ustuner@haber7.com