Ekmeleddin İhsanoğlu nam-ı diğer Ekmaleddin, Ekmel ya da tövbe estağfurullah Ekmek bey!

Adaylığıyla beraber başlayan tirajı-komik olaylar zincirinin son halkası da birkaç gün önce Edirnekapı Şehitliği'nde vuku buldu.

Önce bir hafızamızı tazeleyelim. Adaylığı açıklandıktan sonra ilk demecini Hac'da Zem Zem Tower'da ağırladığı kadim dostu hacı Aydın Doğan'ın kanalında verdi. Eş başkan olarak görülen Taha Akyol'a Filistin meselesiyle ilgili şunu söylüyordu "Filistin davasında, İsrail politikasında tarafsız kalmalıyız"

Genel sekreterliği döneminde hiçbir hayrını görmediğimiz Ekmel beyden fazlasını beklemek hataydı ama insan yine de Filistin, Gazze, Müslüman, katliam, İsrail ne bileyim işte bir şeyler bekliyor.

Başörtüsüyle ilgili sorulan soruya "Ya gelenektir anneannelerimiz takardı" diyerek sahillerdeki laik kesime bakın ben de sizin gibi düşünüyorum. dedi. Ardından şu cümleyi çok bekledim aslında "Yaşasın ikna odaları, Türkiye laiktir laik kalacak" daha bunun gibi içi boş birçok sloganı ardı ardına sıralayıp ardından tencere tava eylemi başlatmaya ramak kalmıştı ki aklına muhafazakar kesim geldi.

Bu arada Yeeeee kuşağına da methiyeler düzmeyi Gezi denen terörist eylemi desteklemeyi de ihmal etmedi.

Sonrasında hükümetin Türkmenlere yardım etmediğini falan ağzında geveledi. Önüne konulan metne sadık kalarak hükümete çakmak aynı zamanda milliyetçi kesime şirin gözükmek adına böyle bir hamle yaptı.

Kızılay, AFAD ve TİKA'nın fotoğrafları önüne konulmuş olmalı ki bu ısrarından vazgeçti.

Her gün dini değerlerimize aşağılıkça hakaret eden gazeteye verdiği röportajında Kürt oylarına göz kırpmak için Öcalan'ın serbest bırakılmasını bile söyledi.

Eldeki bütün verileri kullandıktan sonra iş son hamleye geldi. Türkiye'deki oyların büyük kısmını oluşturan muhafazakâr kesime de bir şey vermeliydi. Türkiye'deki milliyetçi-muhafazakâr kesim için büyük bir değer olan merhum Akif'i ziyaret etmeli buradan prim yapılmalıydı.

Bir de rahmetli babasının yakın arkadaşı olması işin balı kaymağıydı. Aslında bu ziyaretten bir şey çıkmayacaktı ama yine de haber olmak açısından fena bir iş sayılmazdı.

Önce bir gazeteci ordusuyla Edirnekapı Şehitliği'ne girildi. Sonrasında istiklal şairinin mezarında bir Fatiha okundu. Her şey normal  giderken mezar taşında İstiklal Marşı'nın bir kıtasını okuması 6 dil bilen, dünyaca ünlü öğretim görevlimizin aslında bu topraklarla uzaktan yakında ilgisinin olmadığının en büyük kanıtı oldu.

"..Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda,
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda,
Canı, cânanı, bütün varımı alsın da Hüdâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.."

Bu dörtlüğü de mezar taşından okuduktan sonra gazetecilere dönüp "Herhalde Çanakkale Şehitleri şiirinden" yok canım olur mu  Pablo Neruda’nın Umutsuz Bir Şarkısı değil mi o!

Tekrardan sıralamakta fayda var

1- Filistin konusunda tarafsız olmalıyız

2- Başörtüsü gelenektir

3- Öcalan serbest kalmalı

4- Milli Marşımızı bilmiyor

5- Türkmen deyip Tel Afer'i haritada gösteremiyor

serkan.ustuner@haber7.com

@sustuner