Bölgede uzun bir süredir mezhepçi politikalarını yaymak için uğraşan İran tam emeline ulaştığını düşünürken çok sevdiği ortağı Rusya’nın kucağına düştü.

Rusya’nın Suriye ve Irak'a yaptığı müdahalelerle belirleyici rolünü kaybeden Persler‘in bundan sonra da yapacağı çok fazla bir hamle de kalmadı.

İran artık Rusya’nın elbisesini  giymiş durumda.

İran’ın başlı başına bölge için bir fitne unsuru olduğu yadsınamaz bir gerçektir.

Bu devletin  bir tek derdi var o da: Irk olarak benimsediği Şia’yı tüm Ortadoğu’da hakim güç haline getirmek.

Suriye'de katil İran askerleri tarafından öldürülen muhaliflerin ve sivillerin sayısı on binlerin üzerinde. Irak'ta keza Sünnilere uyguladıkları zalim politikalar ortada.

Yemen'de de aynı minvalde harekete geçtiler ama Suudi Arabistan buna izin vermedi.

Şu anda Ortadoğu’da Türkiye - Suudi Arabistan bir blok olarak gözükürken öte taraftan Persler ve Rusya’nın bir blok halinde hareket ettiği görülüyor.

Mezhepçi ve soğuk savaş döneminden kalma politikalar yakın zamanda iflas edecek.

İran’ı şimdiye kadar Amerika ve Batı’ya karşı müdafaa eden ve ambargoyu kaldırmak için elinden geleni yapan Türkiye bundan sonra oyunu tam karşı cepheden oynayacak. Rusya zaten ambargoyu yemiş durumda.

Doğalgazdan başka satacak bir şeyi olmayan bu iki ülkenin akıbeti tüm zenginliklerine rağmen halkını acz ve fakirlik içinde yasatmak olacak ve bu da bir zaman sonra sosyal bir patlamaya neden olacak.

Yeni dünya düzeninde ancak kucaklayıcı bir politikayla bölgelere temas edebilir alan hâkimiyeti kurabilirsiniz.

Türkiye’nin yaptığı da budur. Frenk dilinde buna soft power diyorlar.

Nasıl Abdülhamid Han’ı anlamadan Türkiye’yi anlayamazsak. Yavuz Sultan Selim'i anlamadan da İran oyunbozanlığının büyüklüğünü anlayamayız.

Şimdi Ortadoğu’da ne mi olacak? 100 yıl önce çizilen haritalar yok oldu. Toprak asıl sahiplerine geri dönecek hepsi bu!

serkan.ustuner@haber7.com

twitter: sustuner