Görünmek/Olmak
- GİRİŞ17.07.2011 12:22
- GÜNCELLEME17.07.2011 12:22
Temel olarak kimse benden daha hoşgörülü olamaz. Her düşünceyi haklı görebilirim; nedeni, kendime özgü bir düşüncemin bulunmaması değil elbette, yalnızca, benden farklı koşullarda yaşayan birinin, benden farklı düşüncelere sahip olacağını bilmem.♣
Stendhal (Brouillon d'article-1832)
Yazı yazmak zor zanaat-miş. Çok farklı düşüncelerle, son derece kendi halinde kaleme alınmış kelimeler başkalarının kafasında şimşeklere neden oluyormuş. Bunu görmek de, bir bakıma, hayattaki duruşunu daha da dikleştiriyor insanın.
Her insan farklı ortamlarda yetiştiğinden ve kendini de zaman içinde gördükleri, yaşadıkları, okuduklarıyla farklı bir noktaya taşıdığından aynı ailenin çocukları arasında bile farkların ortaya çıkmasında şaşılacak bir durum olmaması gerekir.
Bir konuya bakış açımız, bizi biz yapan temel unsurlardan biri. Bizi güzel kılan, farklı yapan, bizi çevremize tanıtan işte tam da budur. Herkesin tek tip düşünce ile yoğrulduğu kocaman topluluklar içinde birer ruhsuz, kişiliksiz nesneden, aynı üretim bandından çıkan bir eşyadan farksız oluruz. Tabii belki de bir çok insan için bu yeğlenecek bir durum olabilir. Ancak kendini tanıyan ve olduğu gibi ortaya koyan insanlar için Mevlana'nın "ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol" sözü bir kılavuzdur.
Stendhal'in de belirttiği gibi önemli olan herkesin farklı bir ortamda, farklı koşullarda doğup büyüdüğü ve bu koşulların insanları şekillendirdiğinin farkına varılması. Gittikçe daha acımasız, hoşgörüsüz, anlayışsız ve empatiden yoksun olmaya başlayan bir insanlar topluluğunun etrafımızı sardığı günlerde herşeye rağmen insanın kendi özünü koruması ve karşısındakinin de farklı bir birey olarak kendini ifade etmekte olduğunu anlamak önemli. Ne zaman ki insanlar bunu kabullenirse -çok iyimser bir bakış açısı olduğunun farkında olarak- o zaman diyalogdan bahsedebiliriz.
♣ Cees Nooteboom'un Ritüeller (Can Yayınları-2001) adlı kitabının girişinden alıntılanmıştır.
info@tulaykazanci.com
Yorumlar1