Ben çocukken, her akşam haberlerde kaç kişinin trafik canavarına kurban gittiğini duyardım. Bunlar terör nedeniyle hayatını kaybedenlerin haberleri ile birlikte arka arkaya haber olurdu. Her akşam ‘cık cık’ sesleri arasında birbirini tekrarlayan görüntülerin karşısında öfke, hayret ve ‘nasıl olacak? nasıl bitecek bu ölümler?’ düşünceleriyle öylece kalakalırdı herkes. Yola çıkılacak her zaman, aile bireyleri birbirine sıkı sıkı sarılır ve bir daha görüşmeyecekmiş gibi vedalaşır, helalleşirlerdi. Direksiyon başında uyuyakalan kamyon ve otobüs şoförleri, hatalı sollamalar, ters yola girdiğinin farkında bile olmayanlar, Bolu Dağı’nda şarampole yuvarlananlar, dağılan otobüs koltukları ve etrafa saçılmış çantalar trafik deyince herkesin zihninde oluşan imgelerdi. Ne çok hayat, yollarda son buldu, ne çok aile darmadağın oldu.

Neyse ki şimdi artık yeni yapılan yollar, tüneller, daha sıkı ele alınan trafik kuralları, bunların peşinde daha da sıkı çalışan trafik polisleri ve daha bilinçli sürücüler sayesinde eskisi kadar korkunç habere rastlamıyoruz trafikle ilgili.

Bu sabah telefonuma Emniyet Genel Müdürlüğü’nden gelen bir SMS şöyle diyordu: EMNİYET KEMERİ, TEKERLEKLİ SANDALYE KADAR BAĞLAYICI DEĞİLDİR.

Bu sms’i okuduğumda mutlu oldum. Bayram üstü trafikte bunca insan alelacele biryerlere yetişmeye çalışırken bu önemli ayrıntıyı hatırlatmaları çok anlamlı. 10 dakikalık mesafede bile emniyet kemerini hemen bağlayan biri olarak, bir saniyenin bile insan hayatını nasıl değiştirebileceğini düşünmüşümdür hep. Bizi ‘sıkan’ emniyet kemeri, belki de, bizi bir ömür tekerlekli sandalyeye bağımlı bir hayat yaşamaktan kurtaracak. Buradaki "belki de" olasılığının varlığı bile yeterli değil midir o kemeri takmaya?

Güzel başlayan bayram tatilinin aynı güzellikte bitmesini diliyorum herkes için. Ramazan Bayramınız kutlu olsun!

Tülay Kazancı - Haber7

info@tulaykazanci.com

www.tulaykazanci.com