İnsansan Othello, bitkiysen sarmaşık olma
- GİRİŞ19.12.2010 06:04
- GÜNCELLEME19.12.2010 06:04
Bir sarmaşık, bir ağaç bir de güneş varmış. Ağaç ile güneşin birbirlerini sevmesi sarmaşığı kıskandırırmış. Sarmaşık ağacın hep ona bakmasını istermiş ve bu yüzden her gün ağaca sarıldığını zannederek biraz daha sıkarmış.
Ama ağaç güneşi gerçekten sevdiği için sarmaşığa bakmazmış...
Sarmaşık, bir gün uyandığında ağacın onu seyrettiğini görmüş...
Önce sevinmiş... Ama sonra üzülmüş.
Neden biliyor musunuz?
Hani sarmaşık, ağacı her gün sıkıyordu ya… En sonunda boğulmuş ağaç.
Sarmaşık daha sonra ağacın acısına dayanamamış ölmüş.
Kıskançlık onu da kendisini de öldürmüş.
Bir güneş kalmış acılı yüreğiyle sadece.
Ama nefret duymamış hiç sarmaşığa.
Sarmaşığın kıskançlık yüzünden verdiği zararı günümüzde birçok insan veriyor.
Kimileri hemcinslerinin başarısını, güzelliğini, emeğini, aklını kullanma yeteneğini, mutluluğunu… vs kıskanır. Hatta uzaktan kıskandığı kişinin etrafına negatif enerjiyle sarmalamakla kalmayıp gizli bir öfke ve kin duygusuna kapılır. Bu duygular karşıdaki kişiye zarar verme boyutuna kadar bile uzanır. Bazen kendinde olmayan bu özellikleri yok edebilmek adına sinsice planlar kurulmaya başlanır ya da şiddete başvurulur. Ortada kazanılması zorunlu bir yarış varmış gibi… Kıskanılan kişi biraz güçsüzse vay haline…
Kıskanan kişi kendindeki özgüven eksikliğini, çaresizlik hissini kıskançlık ve bunun sonucu ortaya çıkabilen öfke ve kin duygularıyla bastırmaya çalışır. İşin ilginç tarafı güvensizliğini asla kabul etmez…
Bir de ikili ilişkilerde ‘’seven insan kıskanır’’ sözüne anlam veremiyorum.
Aşırı kıskançlığın boy gösterdiği ilişkilerde hayat kıskanan için de kıskanılan için de zorlaşır. Kıskanan taraf kısıtlamalar getirir, takipleri sıklaştırır, kendi kendine senaryo yaratmaya başlar. Bu durumda sebepsiz yere kıskanılan kişi kendisini kafese kilitlenmiş gibi hisseder. Ya susup boyun eğerek kendine olan güvenini yok etmeye başlar ya da tepki göstererek çoğu zaman ciddi boyutlara ulaşan tartışmalar yaşanmasına neden olur. Bu da her iki taraf için zarar verici bir pozisyon yaratır.
Evliliklerde kıskançlıktan söz edildiği zaman aklıma hemen Shakespeare’in sevilen karakterlerinden Othello geliyor. Othello karısına büyük bir aşkla bağlıdır ve aşırı kıskançlığı yüzünden eşinin kendisini aldattığından şüphelenir. Kıskançlığın ateşiyle yanıp tutuşan Othello, önce karısının sevgilisi sandığı kişiyi sonra da karısını öldürür. İş işten geçtikten sonra karısının aslında kendisini aldatmadığını öğrenir ve ardından kendini öldürür…
Sarmaşık mantıklı olsaydı ağacı boğmazdı. Othello’da karısını öldürmezdi…
Mantıklı bir insan kendine güvenir, başkalarda kendince üstün gördüğü nitelikleri kıskanmaz. İlişkilerin kıskançlıkla değil güvenle yürüyebileceğini, kıskançlığın sevgiyle alakası olmadığını bilir.
Kıskançlık yüzünden yapılan kavgalar, yıkılan yuvalar, işlenen cinayetler bu duygunun kontrolsüz ve marazi bir hale gelebildiğinin ve zarar verdiğinin göstergesidir. Verdiği zararı bile bile bu duyguyu hayatımıza buyur etmek ne kadar mantıklı acaba…
Sarmaşığın mantığının sizin cephelere uğramaması dileği ile…
Tülin Elçi - Haber 7
tulinelci1@hotmail.com
Yorumlar3