Her şeyden önce deprem felâketinden ötürü duyduğum derin teessürü okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Ölenlere Tanrı’dan rahmet, yaralılara âcil şifâlar ve bütün felâketzedelere sabır dilerim.

Yabancı muhâbirler kurtarma ekiplerinin “çok profesyonelce” çalıştıklarını bildiriyor. Yıkıntılar altında kalanların kurtarılması bakımından zayıf da olsa bir tesellî kaynağı...

***

Eğer işâretler yanıltıcı değilse Önasya ve Kuzey Afrika önemli değişimler arefesinde. Muammer el Kaddâfî’nin ölümüyle Libya yepyeni bir çağa adımını atdı. Şimdi burada mesele, sivil güçlerin devrim silahşorlarını meşrû sınırlar içinde tutabilip tutamayacakları.

Tunus’da ülkenin ilk serbest seçimleri gerçekleşdi. Bu da yepyeni bir çağın habercisi.

Suûdî Arabistan’da ise Veliahd Sultan bin Abdülazîz’in ölümü ülkedeki kuvvetler dengesini karıştırdı. Veliahd Prens 86 yaşındaydı. Yarı kardeşi (baba bir, anne ayrı) Kıral Abdullah bin Abdülazîz de 86 yaşında. Şimdi ölenin yerine sırası gelen yeni Veliahd Prens Nâyif ise berikilere nisbetle bir nevcivân! Sâdece 78 yaşında! Prens Nâyif sertlik yanlısı bir politikacı. Meselâ Kıral Abdullah, 2013’den îtibâren kadınların da bir tür meclis gibi düşünülen “Şûrâlar”a seçilebilmesini kararlaştırmışdı. Prens Nâyif’in bu karâra uyması pek muhtemel gözükmüyor. Bu ise “ilericiler” ile “tutucular” arasında sert bir hesablaşmaya yol açacak gibi. Tabii burada “ilerici” derken S. Arabistan şartlarına göre nisbî bir ilericiliği anlamak lâzım. Bu ülkede kadınların araba kullanması bile yasak! Cezâsı kırbaç!

Türkiye’nin güney komşuları Sûriye ve Irak da için için fokurdayan birer kazanı andırıyor. Gerek Kuzey Irak’da ve gerekse Kuzey Sûriye’de Arablara karşı nüfus çoğunluğunu teşkîl eden Kürdler ve Türkmenler merkezî yönetimlerden memnun değiller. Bu ise Türkiye’nin bu iki sahnede ister istemez rol alması anlamına geliyor.

Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz

Yağmur Atsız - Star