Hoşgeldin Diyarbakır

  • GİRİŞ04.05.2009 12:50
  • GÜNCELLEME04.05.2009 12:50

Taksim'den bindiğim metrodan 4. Levent'te indiğimde saat 11'e geliyordu. Bir kış gecesiydi. Metrodan inenler arasında oldukça fazla Galatasaraylı vardı ve hepsi mutluydu. Çünkü kötü günler geçiren takımları haftalar sonra Diyarbakırspor'u "yenmeyi başarmıştı"...  Dünya onlarındı... Bütün dertleri bitmiş, hayat süt liman olmuştu... Diyarbakırspor'un düşme hattında çırpınıyor olması kimsenin umurunda değildi o anda...  

Sarı - kırmızılı kalabalığın içinde adeta kaybolmuş, kendi dünyasına gömülmüş, boynu bükük bir genç ilerliyordu önümde. Sırtına yeşil kırmızı bayrağı bir pelerin gibi geçirmiş üstüne aynı renklerde bir kaşkol sarmış ve kafasında da aynı renklerde bir bere taşıyordu... Takımıyla birlikte dünyasının yıkıldığı her halinden belliydi... Sevinçten uçan kalabalıkları es geçip ona kilitlendi gözlerim. Bütün yıkılmış haline rağmen geniş omuzları ve iri yarı cüssesi ile heybetini fark ettiriyordu. Yürümüyor adeta dev cüssesini sürüklüyordu koridorda.

O önde ben arkada çıkış gişelerine doğru ilerliyorduk ağır ağır. Yanımızdan sarı kırmızılı kalabalık sel gibi akarcasına hızlı adımlarla geçin gidiyordu...

Derken birden hızlandı ve hışımla çıkış turnikelerine bir tekme savurdu... Metronun güvenlik görevlisi öfkeli gözlerle ona baktı. Yanından geçen sarı kırmızılı kalabalık fark etmedi bile onun ne yaptığını.... Sadece turnikeye yakın olanlar, kafalarını çevirip duydukları sesin neden kaynaklandığını anlamaya çalıştılar bir iki saniye, sonra sevinçlerini sürdürdüler.  

Hassas günlerdi... Yer ve zaman olarak oldukça riskli bir yerde dökmüştü öfkesini açığa Diyarbakırlı genç.  Ben çok iyi anlıyordum onu. Ama herkesin anlaması mümkün değildi ki! "Hırtın biri" dönüp, onu yaptığından dolayı kınayacak olsa hiç yoktan bir "etnik" kavga yeşeriverecekti gözlerimin önünde... Allah'tan bir iki sakin yolcu ve güvenlik görevlisinin dışında gören olmadı.

"Düşmesin be Diyarbakır, bu gençlerin umudunu yere düşürmesin" dedim kendi kendime o an.

Çünkü fitnenin gemi azıya aldığı o günlerde bu gençlerin "biz buradayız" dediklerinde "vatan haini" sayılmadıkları tek yer stadyumlardı. Ve onlar Diyarbakır sayesinde "resmi otoriyeteye" kafa tutmanın hazzını toplu olarak tribünlerde yaşayabiliyordu. Ama ne var ki "futbol arenasının",  "güçlü" ve federasyonu arkasına almış glatyotörlerine güç yetirmeleri kolay değildi. 

Aslında  resmi ve siyasi otoritelerce diğer Anadolu kulüplerinden daha fazla korunup kollanıyorlardı ama bunu o günlerde onlara hissettirmek imkansızdı.

Ve malesef o sene Diyarbakır düştü.  Malesef dedim ama belki de olayların gidişine bakılırsa bir açıdan da iyi olmuş sayılabilir. Çünkü daha sonraki yıllarda artan gerilim ve provaskosyonlar sırasında "tribünleri kaşıyan ve siyasete çeken mihraklar" için onlar maselef  "ideal kurban" formatındaydılar...

Yıllar sonra Diyarbakırspor'un Süper Lige döndüğünü işittiğim an o "yıkılmış gencin" sırtındaki bayrağını ellerine alıp kaldırmış sevinen hayali canlandı gözlerimde... En az onun kadar ben de sevindim.

Diyarbakırspor'a bu hislerle hoşgeldin diyor, renklerine gönül verenleri mutlu etmesi için başarılar diliyorum.

Ama hiç kolay değil işleri. İsteseler de istemeseler de siyasi bir misyonun temsilcisi olarak görülmek ve gösterilmek istenecekler... Kimileri pohpohlayarak, kimileri kışkırtarak siyasi duruş sergilemeye zorlayacak onları. Diyarbakırsporlu futbolculara şimdiden Allah sabır ve dirayet versin.

Diyarbakırspor taraftarını ben çok iyi anlıyorum. onların da ülkenin günümüzdeki  hassasiyetinin farkında olduklarını biliyorum. Onlardan daha çok kim isteyebilir ki bu ülkenin huzur ve kardeşlik ortamı olmasını... Yine de biraz tedirginim. Çünkü kitleleri kışkırtmak kolay, sakinleştirmek zordur. O yüzden Diyarbakır Valiliği ve Belediyesi başta olmak üzere pek çok resmi kuruma büyük sorumluluk düşüyor..

Ama inşallah  korktuğum olmaz ve bir avuç "tahrikçi" kalabalıkların sevgi selinde ve sporun kardeşlik ruhunda boğulurlar.

Spor, bugün ülkemizde malesef birbirinden ayrı fikirlere sahip insanların ortak bir amaç uğruna kenetlenip, birlikte sevinebildikleri tek alan. Bu açıdan önemsiyorum Diyarbakırspor'un ülke huzuru ve vatandaşların barışındaki rolünü.

GS ve FB'nin Avrupa'daki galibiyetlerine Kürt, Türk, Laz, Süryani, Rum, Ermeni asıllı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları nasıl birlikte sevindiysek, inşallah bir gün Diyarbakırspor sayesinde de öyle havalara uçacağız.

Umarım, bu kez Süper Ligde kalıcı olur ve kendisine umut bağlayan genc civanların boynunu fazla yere eğmez.

Yaşar İliksiz - Haber 7
yasar.iliksiz@haber7.com  

Yorumlar11

  • yılmaz bahoz 16 yıl önce Şikayet Et
    Only You DİYARBAKIR. Iğdırdan Urfaya tüm memleket insanının seni nasıl sevdiğine bu ömür şahittir.Selam olsun sana.Selam olsun mazine ve asaletine...
    Cevapla
  • yorumluyorum 16 yıl önce Şikayet Et
    çıkmakmı kalmakmı. diyarbakırlı olarak süper lige çıkmak çok sevindirici bir şey ama çıkmaktan daha önemli olan ligde kalabilmektir.kalıcı olmak içinde zengin diyarbakırlı iş adamlarının bu takıma sahip çıkması gereklidir bu onlar için tarihi bir sorumluluktur .ama zengin diyarbakırlılar için daha önemli olan şan ve şöhret için milyarları har vurup harman savurmaktır
    Cevapla
  • Yılmaz Erbatur 16 yıl önce Şikayet Et
    Diyarbakır'lıların dili oldunuz.. Uzun zamandır bu kadar güzel ve bizi anlayarak anlatan bir yazı okumamıştım, tek kelime ile harika. Teşekkürler Sayın Yaşar İLİKSİZ.
    Cevapla
  • engin temiz 16 yıl önce Şikayet Et
    en güzel yazı. son günlerde okudugm en güzel yazı. diyarbakırsporlu değilim. FBliyim. geçmişi de bilirim. ama umrumda degil. bugün nasıl sivası destekliyorsam, yarın da kim bilir belki diyarbakırı desteklerim. hoşgeldiniz diyarbakırsporlular. doguluların kendine has, cömertlik,misafirperverlik,tatlı dil,güler yüz hasletlerini sonuna kadar tüm dünyaya göstereceğinizden şüphem yok. başarılar...dilerim başarılı olur ve kalırsınız ligde.teşekkürler sn.yazar.
    Cevapla
  • murad ateş 16 yıl önce Şikayet Et
    hoş bulduk. cok sevindim diyarbakırın üst lige cıkmasını ama velakin ,hep sıkıntılı olacak deplasmanlarda sorun olacak ,cünkü diyarbakırlının başı büyüktür ,evvel allah üstesinden geliriz,gimedigimiz deplasman yok cok şükür ölümüne tillilillilili
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat