Melekler ve şeytanlar ile fikri sabitler!

  • GİRİŞ18.06.2009 12:19
  • GÜNCELLEME18.06.2009 12:19

Melekler ve Şeytanlar filmine yaş sınırı getirilmiş! 13 Yaşından küçüklere yasak. Oysa asıl 13 yaşından küçüklerin seyretmesi gerekiyor.  

13 yaşından büyük olup da; siyasete, sosyal olgulara, yaratılışa ve varoluşa dair sorunlar karşısında sorgulama yapabilen, kendisinin yanılıyor, karşısındakinin fikrinin doğru olabileceğine ihtimal veren, gerçeğe teslim olmaya hazır kaç yürekli insan var bu memlekette!

Herkes kafasındaki tüm sorunları çözmüş ve "kurtuluş reçetesini" bulmuş! Reçetesine uymadığı sürece "Gerçek", ortaya çıkıp "bas bas bağırsa" bile bizim 13 yaşından büyükler için hiç bir kıymeti harbiyesi yok!

Akıl, bizim 13 yaşından büyük neslimiz için, sadece inandıkları "kurtuluş reçetesine" iman etmeye yardımcı araçtır!

Her biri kendi çapında bilim uzmanı veya evliya olup, onların dışındaki herkes sapkın,  zavallı, şaşkın, gafil, hain ve hatta kafirdir! Tek kurtuluş reçesi vardır: bizim 13 yaş üstü kuşağın bulduğu doğru ve gerçeklere inanmak!

Oysa "sadece benim ipime sarıl" öğüdü veren Yaratan insana akıl vermiş; "sorgulasın, araştırsın, düşünsün, taşınsın gerçeği görsün, O'nu bulsun" istemiş. Hz. İbrahim'i de model olarak sunmuş. Geçmişte akıl geçer akçe olduğundan İslam düşünürlerinden İbn-i Tufeyl kalkmış bu modeli örnek alarak "Hay bin Yakzan" adlı kahramanı şekillendirmiş ve "Vahiy olmasa dahi insan aklı eninde sonunda gerçek Yaratacı'yı bulur" demek suretiyle felsefik olarak bunun mümkün olmadığını savunanları susturmayı denemiş!

Ama ne kadar susturabildiği meydanda! Kendisine "sofu" diyenlerin gazına gelen Fatih Sultan Mehmet'in oğluna bile babasının Fıkıh imtihanından geçirdiği alimleri "sapkın" ilan ettiren "töre"nin akıl cinayetlerine son verdirebilmek ne mümkün! 

Neticede günümüzün 13 yaş üstü kuşağı, (ve ne yazık ki daha çok da nüfus cüzdanının din hanesinde Müslüman yazanlar) akıldan ürkmeye devam ediyor.  

Bari bırakın da 13 yaş altı  yeni nesil sorgulamaktan korkmayarak büyüsün ve kamil imana ulaştıracak en büyük anahtar olan merak duygularını alabildiğine geliştirsin.

Belki o zaman bir "belge" ortaya çıktığında,  "gerçek - sahte" diye birbirinin gırtlağına sarılan insanlar yerine, o belgeyi ortaya çıkartan ahlakı yargılayacak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına sahip olabiliriz...

Yaşar İliksiz - Haber 7
yasar.iliksiz@haber7.com

Yorumlar5

  • tacticalsavageX 16 yıl önce Şikayet Et
    dogru. dogru söze ne hacet...dogru soyluyor adam...ama oyle bir seviyede olmaliyiz ki ne sorgulanir ne sorgulanmaz; haddimiz nereye varır onu da bilmek gerekir...İslam teslimiyettir aynı zamanda...
    Cevapla
  • Hakki Bekar 16 yıl önce Şikayet Et
    Limana Geldik. Akıl bir gemiye benzer. Mesela Amerika'ya gitmek istiyorsanız gemiye binmek zorundasınız. Ama ille de akıl, sonuna kadar akıl demek Amerika sahiline eriştiği halde gemiden inmeme inadıdır. Hasılı, iman için akıl şarttır. Lakin iman ettikten sonra (aklı çöpe atmayacaksınız tabii ama) kalbe ağırlık vermek gerekir. Yaşar Bey, bu arada biraz takıntılılık hali seziyorum sizde. Eleştirildiğinizde bazen eleştirenlerin haklı olabileceği ihtimalini de getirin aklınıza. Bu da aklın bir gereğidir.
    Cevapla
  • Aziz Tekin 16 yıl önce Şikayet Et
    akıl - rota. akıl Kur'an rotası olmadan yolunu kaybeder. Araştıralım,soralım çocuklarımızda araştırsın,sorsun ama heva-heves-hezeyan dolu havai bir akılla değil,Kur'an'da Allah'ın istediği şekilde akl-ı selim özelliklerinde bir akıl oluştuktan sonra,çayıra salalım çocuklarımızı..
    Cevapla
  • abdusselam 16 yıl önce Şikayet Et
    iki. bak şimdi akıl dediğin o yeteneği beş duyunun verileri şekillendirir. ve beş duyunun beşide eksik kusurlu ve sorunludur. bunların verdiği bilgiler güvenli değildir ki bunların bilgilerini kullanan akıl güvenilir olsun. senin yetiştiğin çağdaş laik seküler eğitim düzeni sana atanı babanı geleneğini dinini sorgulayasında inkar edesin diye bunu yaptı. ve sen bunu yaptığının farkında bile değilsin. yazılarına bakıyorum illde yeni bir şey söyleyecekmiş gibi bir tını var. yaşar efendi adaşının durumuna düşme
    Cevapla
  • Mücahit YURT 16 yıl önce Şikayet Et
    ama!. Filmi izledim. Filmde bastan sona hristiyanligi sorgulamasina karsi bastan sona hatta filminde sonunda bile hristiyanlik propanagndasi yapiliyor. Ben danimarkada yasiyorum. Buradaki sinema salonlari dolup tasiyor. 1 defa bu filme gittigimizde salondaki tek müslüman ben ve esim bizdik. Sanki sizin ne isiniz var burda bu bizim dini filmimiz der gibi bakiyorlardi. Yasaklansin diyorsaniz asla. Hristiyanlikla ilgili iyi bir genel kültür olabilir. Ayrica Italyanlar bizden de igrenc ingilizce konusuyorlardi:).
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat